21. BÖLÜM

22.7K 744 384
                                    

Selamm inşallah herkesin keyfi ve sağlığı yerindedir, hayatında her şey çok güzel gidiyordur.

Bütün yorumları okuyorum ve bazılarına gerçekten kahkaha atıyorum. Harikasınız yorumlarınız için teşekkür ederim.

Bu bölüm harika şeyler yazdım. Çok mutlu olacağızzzz.

Keyifli okumalar. ♡

MEHİR

Bugün haftasonuydu. Sabah erkenden uyanıp mutfağa inmiştim.

Beni gören Luna, yattığı yerden kalkıp ayaklarımın dibine gelmişti. Onunla biraz oynadıktan sonra yukarıda uyuyan iki beye börek açtım, patates kızarttım ve omlet yaptım.

Kendimce mükellef bir kahvaltı hazırlamıştım.

Luna'yı öptükten sonra onu yerine yolladım. Yukarı çıkıp Emre'nin kapısını tıklattım ve onu uyandırdım.

Sıra sevdiğimiz beydeydi. Yavaşça kapıyı açıp içeri girdim. Hâlâ uyuyordu.

Gidip üzerine atladım.

"Günaydıınn sevgilim." Bütün harfleri uzatarak konuştum. Rüzgar gözlerini aralayıp ellerini belime doladı.

"Günaydın bebeğim günaydın. Bir an üzerime Luna atladı sandım."

"Ha ha çok komiksin hayatım." Yanağından öptüm. "Hadi kalk kahvaltı hazır."

"Yanaktan öpmeyle beni kandıramazsın." Yavru kedi bakışlarımı atıyordum.

"Bana bak artık bu bakışları yemem çünkü alıştım. Ah hadi ama çek şu bakışlarını üzerimden. Tamam kalkıyorum tamam." Gülümseyip üzerinden kalkmaya yeltendim.

Fakat yeltenmeyle kaldı Rüzgar beni geri üzerine çekti.

"Kalkacağım ama önce güzel dudaklarını öpeceğim. Uzun zamandır öpüşmüyoruz." Gözlerimi devirdim.

"Uzun zaman dediğin bir gün falan Rüzgar."

"Tamam işte gayet uzun. Keşke her an her saniye öpebilsem seni."

"Ay öpte gideyim işim gücüm var. Karnım aç yemek yiyeceğim." Kaşları çatıldı.

"Öpmüyorum tamam git." Ne ?

"Ne ?"

"Madem bana vereceğin bir öpücük senin için bu kadar meşakkat gerektiriyorsa şuan seni öpmeme gerek yok sen in ben de geleceğim." Yataktan kalkıp banyoya gitti.

Kırılmış mıydı ? Yoksa yine beş yaş sendromu mu yaşıyorduk ? Sanırım biraz kırılmıştı.

Rüzgar'ın çıkmasını bekledim. Sanırım duş alıyordu. Kısa bir süre sonra altındaki havluyla çıkınca neye uğradığımı şaşırdım.

Salak duştan çıktı tabii ki havlu olacak çıplak mı çıksaydı ? Diye soran iç sesime vereceğim cevap çok manidardı.

Şaşkınlığımı görmüş olmalı ki gülüşünü gizlemeye çalıştı.

"Neden inmedin ?"

"Seni beklemek istedim."

"Sen bilirsin." Rüzgar bana yine trip atıyordu. "Burada mı duracaksın üzerimi giyineceğim."

"Ha şey pardon arkamı döndüm."

"Giyindim dönebilirsin." Döndüğümde üzerinde tişört olmadığını görünce derin bir şekilde yutkundum.

ÖĞRETMEN VE MAFYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin