31. BÖLÜM

18.3K 614 231
                                    

Selam, inşallah herkesin keyfi ve sağlığı yerindedir. Hayatınızda her şey yolundadır.

Elim yandığı için bölüm yazarken zorlanıyorum, yazamıyorum bu sebeple gecikiyor lütfen kusura bakmayın.

Bölüm şarkımız:Dolu Kadehi Ters Tut-Gitme 🌻

Keyifli okumalar.

MEHİR

"Rüzgar, bunlar..." Konuşmama müsaade etmeden devam etti.

"Annem ve babam." Dolu gözlerimi ona çevirdim. "Seni onlarla tanıştırmak istedim. Keşke burada olsalardı ve senin gibi bir güzelliği görselerdi, beni nasıl değiştirdiğini görselerdi." Yüzü kızarmıştı. Yine kendini tutuyordu.

Elimi tutup biraz öne takdim etti. "Gelininiz...Yani çok yakında tam anlamıyla gelininiz." Derin bir nefes alıp sanki gerçekten karşımdalarmış gibi konuşmaya başladım, onlar bizleri duyardı biliyordum.

"Merhaba ben Mehir. Aslında keşke şartlar farklı olsaydı ve farklı şekillerde tanışsaydık. Ben de sizi ailemle tanıştırmak isterdim ama olmadı. Bazı şeyler olmayınca olmuyor işte." Tebessüm ettim.

"Siz gittikten sonra Rüzgar ve Emre yalnız kalmış..." Rüzgar dikkatle beni dinliyordu. Gülümseyip parmaklarını okşadım.

"Rüzgar'ı o kadar iyi yetiştirmişsiniz ki o tıpkı bir baba gibi Emre'yi çekip çevrelemiş üstelik kendisi de daha küçük bir çocukken. Erken yaşta sizi kaybettiği için erken büyümek zorunda kalmış ama içindeki çocuk hâlâ oralarda biliyorum. O bana hep çok iyi geliyor ruhumu iyileştiriyor. Ben de onu iyileştirmek istiyorum, içindeki çocuğa ulaşıp onunla ilgilenmek istiyorum çünkü bunu en çok o hak ediyor. Ben çok küçük yaşta annesiz babasız kaldım." Burnumu çekip göz yaşlarımı sildim.

"Hayır, hayır henüz ölmemişlerdi. Onlar ölmeden beni annesiz babasız bıraktılar. En başta ruhumu öldürdüler sonra benim gözümde kendilerini öldürdüler. Çocuklarınız çok şanslı çünkü sizin gibi ebeveynlere melek olarak gelmişler. Rüzgar'ın o kadar büyük bir kalbi var ki içimdeki darmaduman kız çocuğunun elinden tutup yürütmeye çalışıyor ve başarıyor. Benim bir arkadaşım dışında kimsem yoktu ama Rüzgar ve Emre bana aile oluyorlar. Oğullarınız çok iyi insanlar. Özellikle Emre o kadar yufka yürekli o kadar sevecen ki insanın alıp içine katası geliyor ama Rüzgar için aynı şeyi söyleyemeyeceğim o biraz ketum ve abus." Rüzgar'dan sitem dolu bir ses geldi.

"Kızım annemle babama beni mi şikayet ediyorsun ya ?" Omuz silktim.

"Hayır canım daha çok kaynanama şikayet ediyorum. Çünkü baban seni tutardı." Gülümseyip başını iki yana salladı.

"Babam hep bir kız çocuğu olsun isterdi o yüzden seni tutardı. Gerçi annemde seni fazlasıyla severdi. O kadar cana yakınsın ki sana hemen ısınırdı. Bir de bazı huylarınız çok benziyordu." İçimden keşke dedim. Keşke burada olsalardı.

"Öyleyse iyi, ailenin benim yanımda olduğunu bilmekten keyif aldım. Canımı sıktığında şikayet edeceğim bir mercii var." Güldük.

Rüzgar derin bir nefes alıp konuşmaya başladı.

"Keşke ne yaparsam yapayım arkamda dağ gibi duran bu kadını görseydiniz. Benim kalbimin büyük olduğunu sanıyor ama onunki benden de büyük. Size layık bir evlat oldum mu bilmiyorum ama ona layık bir eş ve çocuklarıma layık bir baba olacağım. Sevdiğim kadına sizin karşınızda söz veriyorum." Gözlerini bana çevirip alnımdan öptü.

"Ne olursa olsun ben senin daima yanındayım Rüzgar'ım." Kollarımı bedenine sardım.

"Yanımda olmama gibi bir şansın da yok zaten güzel kadınım. Aksini düşünürsen seni ısırırım." Güldüm.

ÖĞRETMEN VE MAFYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin