Yağız Kılınç'tan: Çağan ve Tuana 2 gündür yoklardı. Girmeleri iyi olmuştu.
Leya sayesinde hapishaneden çıkmıştım. Şuan çay bahçesinde çay içiyorduk.
"Nasılsın Yağız? 2 gün kaldın içerde. Bunaldın mı hiç?" Sıkıntılı nefes verip manzaraya baktım. Daha sonra kafamı tekrar leyaya çevirdim.
"Zaten yeterince bunalmıştım. Çok bir şey değişmedi" "Anladım" diyip çayından içti. "Alisa ile ne yaşadınız?" Dedi birden. Gözlerine bir kaç saniye bakıp hemen kaçırdım.
"Alisa şey.. alisa ile arkadaştık. O polisya, böyle bir şey yapmamı beklemiyordu herhalde" dedjm tedirgince. Kaşlarını yavaşça havaya kaldırıp, dudaklarını bastırdı. Tıpkı abisi gibi. "Oda öyle dedi" "Kim ? Alisa mi?" Dedim şaşkınca.
"Baska kim olucak sapsal" diyip güldü. Gülüşü çok özeldi.
Çağan efe tiryaki'den: Tuana şuan duştaydı. gelen bildirimler ile telefona uzandı elim. Bir sürü fotoğraf atılmıştı. Açtığımda gözlerim büyüdü birden. Tuana ile benim denizde, havuzda, yemek yerken, sarılırken, birbirimizi öperken, gülerken, dans ederken, yürürken yani neredeyse her anımızin olduğu bir çok fotoğrafımız vardı.
Tuana & Çağan ;
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.