Oy verir misinizz?
Şarkıyı dinleyerek okumayan çok şey kaybeder (:Tuana naz ak'dan:
Gözlerimi açtığımda akşam olmuştu.
Aklımda şuan sadece ege vardı."Ege" dedim mırıldanarak. Daha sonra başımın çağanın göğsünde olduğunu gördüm.
"Çağan" Dedim bu sefer. Hareketlenmeye başladı yavaşça.
"Efendim güzelim" Dedi gözleri kapalı.
"Ege, egeyi okuldan almam lazım, çoktan çıkmıştır" dedim telaşla.
Gözleri kapalı konuşmaya devam etti.
"Ege şuan Başka şehirde yatılı bir kolejde" şaşkınca kafamı kaldırıp yüzüne baktım. Elini çıplak göğsüne koyup dogruldum.
"Ne?" Eli ile başımı tekrar göğsüne yatırdı.
"Uyu naz"
Leya tiryaki'den:
Doktor ile konuşmuş, rica etmiş hatta üstüne para verip sessiz sedasız alisanın mezarını farklı şehirde olması için yonlendirmistim, ama tabii polis arkadaşları buna karşı çıkmıştı. Yarın cenaze vardı.
Yağızın yanına gidip oturdum. Öylece oturmuş yere bakıyordu. Arkada ise
Anıl berke-zor çalışıyordu.Onu dinle, Sakince. Bitiremedim seni içimde.
Gözümden yaş düştü yavaşça. Elimi sırtına koydum.
"Hâlâ seviyorsun onu" Hemen bana döndü.
"Leya, sen ne zam-" sözünü kestim. Titreyen sesim ile zorla gülümsedim.
"Konuşma yağız, ben alisaya hâlâ aşık olduğunu hissediyordum ama bebeğim için sustum." Dedim elimi karnıma götürerek.
Yağız bana sıkıca sarıldı birden. Başta afalladım ama bende sarıldım.
"Ben alisaya aşık değildim, ben seni ilk gördüğüm günden beri sana aşığım, seni herkesten çok seviyorum, seni ve bebeğimizi. Ben sadece vicdan azabı çekiyorum. Eski kız arkadaşımın benim için ölmesi kötü, bana hak ver. Yemin ederim ona aşık değildim leyam. Ben seni her şeyden ve herkesten çok seviyorum"
Gülümsedim.
"Bende seni çok seviyorum"
Tuana naz ak'dan:
İçimde çok kötü bir his vardı.
Uyuyamıyordum.Gözlerimi her kapattığımda önüme alisanın görüntüsü geliyordu.
Birden doğruldum.
Çağan hızla kalktı.
"Naz, iyi misin yavrum?" Dedi eli ile önüme düşen saçlarımı geriye atarak.
Kafamı hayır anlamında salladım.
"Benim alisayı görmem lazım"Çağan efe tiryaki'den:
Merkeze gelmiştik. Hızla içeriye girdik.
"Bakar mısınız!?" Dedi tuana.
Elini tuttum."Buyrun" Dedi bir polis.
"Alisa komiser nerede?" Dedi tuana.Polis afalladı.
"Cevap verir misiniz lütfen?"
"Siz kimsiniz?" Dedi polis."Ben tuana naz ak, alisa sezen severin kardeşi kadar yakınıyım"
"Yakını olduğundan emin misiniz?" Dedi garipçe."Ne diyorsunuz beyefendi?" Dedim garip şekilde.
"Buyrun oturun" diyip yönlendirdi bizi.
Oturduk yavaşça."Alisa nerde?" Dedi naz. Elimi sıkıca tutuyordu. Korkuyordu.
"Efendim, alisa komiser.. " Diyecekken baş komiser geldi.
"Sen dur uğur" Dedi ve gönderdi polisi.
"Ben murat, alisanın yakın meslek arkadaşıydım" Dedi titreyen sesle."Değil misiniz şuan? Aranız mı kötü?" Dedi naz.
Yutkundu yavaşça.
"Haberiniz yok galiba" Dedi yere bakarak.
Naz birden bağırmaya başlayınca elinden sıkıca tuttum."Ya bir şey desenize! Alisa nerde!"
Son bağırışında ayağı kalktı. Bende beraber kalktım. Komiser yavaşça ayağı kalkıp konuşmaya başladı."Alisa sezen sever hayatını kaybetti, başımız sağolsun"
Duyduğum şey ile nutkum tutuldu. Dona kaldım. Elini tuttuğum naz'a baktım.
Gözlerinden yaşlar Düşüyordu ama hissizdi. Elimi tuttuğu el hafifledi birden.
"Ne?" Diyecek oldu. Bana baktı yavaşça.
"Çağan, Çağan ne ölmesinden bahsediyor komiser?"Gözlerimi titredi, hızla ellerini sıkıca tuttum.
"Naz, bak sakın ol. Öğrenicez simdi"
Birden ellerini cekti bağırmaya başladı."Ya ne sakini! Nerde alisa! Ne demek öldü! Nasıl öldü!" Dedi çığlık çığlığa.
Attığı çığlıklar kalbime hançer gibi saplanıyordu.
Sırtını bana döndü, tam çıkacakken birden afalladı. Düşecek olduğunu anlayınca hızla arkasına geçtim. Dusecekken sıkıca kollarından tuttum.
Kendini yere bırakınca bende yere oturdum.
Sırtına sıkıca sarıldım, Göz yaşlarıma engel olamadım. Bir sürü insan etrafımıza toplanmıştı.
Naz çığlık çığlığa ağlıyordu. Ben ise sadece ona sarılmıştım.
Efe & Naz ;