KAÇIŞ .BÖLÜM

12.6K 596 16
                                    

#Bölüm düzenlenmiştir.

Ne demişler; ne oldum demeyeceksin, ne olacağım diyeceksin. 20 yıldır bir yalan yüzünden geceler boyu kendime eziyet etmişim, geceler boyu sırf annem sesimi duymasın, benim üzüntüm onu üzüntüye mahkûm etmesin, canı yanmasın, canımın acısı canını yakmasın diye yastıkları ısırarak ağlamıştım. Her şeyi geçtim ben anneme güvenmiştim. Acısını acıma katarak acısını hafifletmek istemiştim. Ama babam zaten yaşıyordu. Çektiğim bunca acı, bunca azap hep boşuna mıydı?

Bir kız çocuğu annesine dahi güvenemiyorsa, o kız ne yapsın? Nasıl nefes alsın, nasıl insanlara, çevresine güven duysun?

" Sana soru sordum anne! " elleri omuzlarımdan düştü, ellerini avuçladı ve ne diyeceğini bilemeyerek avuçlarını ovuşturdu, usulca geriledi ve duvarın dibine çöktü. Yerdeki günlüğü çaktırmadan alıp şala sardım, bu iş böyle bitemezdi.

" Evet baban yaşıyor, " dedi sesi ayazda kalmış bir mum ışığı gibi tiril tiril titrerken. " Hatta 1 ay sonra doğum günü, 44 yaşına girecek. " usulca ayağı kalktım.

" Sen benimle dalga mı geçiyorsun? "

" Ben özür dilerim, " deyip gözlerimin içine parçalara ayrılmış duygularla baktı, gerçekten üzgündü ama üzgün olması beni yıllarca babasız bıraktığı gerçeğini değiştirmiyordu. İçimde ki acı, nefret, öfke o kadar fazlaydı ki biraz daha konuşacak olsak büyük bir ihtimal annemin kalbini kıracaktım, bundan adımın Mihrimah olduğundan emin olduğum kadar emindim üstelik.

" Özür mü? " histerik bir kahkaha attım. " Anne, sen benden oyuncağımı değil, babamı sakladın babamı! " bir yandan gülüyor, bir yandan deli gibi ağlıyordum. Bu o kadar katlanılmaz bir acıydı ki, kesinlikle artık annem olacak şahısla aynı evde kalamazdım. Bulacaktım. Güneş denilen o adamı bulacaktım! Bulup, aşık olduğu kadını neden aramadığı hesabını soracaktım. Bu iş böyle bitmeyecekti, bitemezdi.

" Her şey babaannen olacak kadın yüzünden oldu, bana yapmadığı kalmadı! İlk çocuğumu o düşürdü, ben, biz b-iz ilk çocuğumuz için çok heyecanlıydık..." annem ayağı kalmış, olanları hatırlayarak ağlamaya başlıyordu. O ağlarken sanki kalbime görünmez bir el tarafından kezzap dökülüyordu. Ah annem, keşke her şeyi babama anlatsaydın, belki anlatsaydın, her şey çok daha güzel olacaktı, böyle olmayacaktı. En azından böyle olmayacaktı...

" Ama o beni hiç istemedi, anlıyor musun! " son cümleyi söylerken sanki içindeki nefreti kusuyordu. " Beni hiçbir zaman sevmedi. İstemedi. Bana o kadar kötü davrandı, benden o kadar çok nefret etti ki, bunun ağırlığını kaldıramıyordum artık! Beni, bir şey söyleme bahanesiyle üst kata çağırdı, merdivenin başındaydı. " yüzündeki ifade öyle bir azabın gölgesi altında çarpıldı ki, gözlerinin içerisinden ruhunun yaralarının kanı akacaktı sanki. " Tam merdivenin sonunda itti beni! Ama baban bana inanmadi inanmadı, ben ağladım gecelerce 17 yaşıma girecektim, ben küçücüktüm ama aşkım dev gibiydi. Baban hep annesine inandı, hep, her zaman bana aşıktı ama o kadın zehirli bir yılan gibiydi hatta akrep evet! " Yüzünde ruhsuz bir sırıtma oldu ama bu sırıtış öylesine acılıydı ki dudaklarının altında yüzlerce iğne varmış da, gülümsediğinde o iğneler acımasızca diş etlerine batmıştı. Geçmişi aniden hatırlamak anneme iyi gelmemişti.

" Siz evliydiniz, nasıl boşandı senden? "

" İmam nikahı ile evliydik, ailem kaçınca beni reddetti. Onların izni olmadan da resmî nikah kıyamıyorduk, biz de yaşım dolana kadar imam nikahı ile durduk. Ben 18 olacağım zaman baban 24 yaşına girecekti, o zaman yapmaya karar verdik resmî nikahı ama babam ve o bir iş gezisine gitti. Meydan kaynanama ve kaynım olacak şerefsize kaldı! Bulut Sonay, her günüm ona ve Firuze Sonay'a beddua etmekle geçiyor, her namazımda seccadeden ağlayarak kalkıyorum! " yine gözleri doldu yere çömeldi. " Bir gün amcan olacak it odama geldi, kapı normalde kitliydi ama yedek anahtarı bir yerden bulmuştu demek ki, bağırmak istediğimde, 'odasına kendi çağırdı' derim, demişti. Bu ne demek! Ben Güneş'ime nasıl ihanet ederdim? Ardından babaannen olacak kadın girdi odaya, eğer babanı bırakıp gitmezsem, beni rezil edeceğini söyledi. " ellini yüzüne koyarak ağlamaya başladı, ona sarılmalı mıydım? Acısını paylaşmalı mıydım? Ama benim acım ne olacaktı? İçimdeki mikrop kapmış yara ne olacaktı, nasıl iyileşecekti? 

Baba Tarafı ( Tamamlandı.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin