ANILAR 15. BÖLÜM

9.8K 521 6
                                    






Ne kadar süre sarılarak ağladık bilmiyorum ama en son annem sabah ezanı okunuyor diyerek yanımdan ayrılmıştı. Kalbimin gürültülü sesiyle başbaşa kalmıştım. Kalbimin kırıkları babam yüzünden mi yoksa siyah inciler yüzünden mi ? buna bir türlü karar veremiyordum. Babamı görmek ona sarılmak bir kere baba demek için çıktığım yolda kalbimi karıştıran biriyle karşılaşacağım aklımın ucundan geçmezdi.

Asaf Azer Miran.. her kötü anımda yanımda duran bana laf sokmakta geri adım atmayan siyah incilerin sahibi..

Anılarımız aklıma gelince sırıtmadan edemedim..

Astım krizim tutmuştu bana nasıl bakmıştı, sonraki atların altından kurtardığı gün aklıma geldi ;

Siyah incileri tuhaf bakıyordu benim için endişelenmişmiydi. Vücudumuz birleşmiş gibiydik kısa bir an göz göze geldik o kısa an bana asırlar gibi gelmişti. Şaşkınlıkla ona bakarken kalbim tekrar can çekişmeye başladı yüzümüz çok yakındı. İşte o an yoğun portakal kokusu burnuma geldi ve ben ondan sonra nefes alamadım.

Zar zor nefes almaya çalışırken kalçalarımdan tutarak ben üstünden itti. Koca elleri neredeyse belimi kaplamıştı.

" Sakinleş sakinleş Allah'ın cezası sakinleş " böyle dediğinde kalp atışım hızlandı ciğerlerim oksijen için çıldırdı.

" İlacın nerde "

" Ce hııııııı ce hıııı bimde hıııı " ellerini cebime sokup aramaya başladı. " Burda yok sakinleş " desiğinde gözlerim birtek benim için endişelenen siyah incileri takip ediyordu.
" Siktir ! " diye bir küfür döküldü etli dudaklarından. " İlacın atların altında kalmış " dedi endişeli ve hızlı bir biçimde. " Diğeri nerde yedek tüp yokmu "

" Ihhhh çan hııııııı tamda ıhhhhh" derin derin nefes aldım gözlerim sanki yerinden çıkacak gibiydi. Göğüs kafesim olmasa kesinlikle kalbim çıkmıştı dışarı geçirdiğim en kötü krizlerden biriydi.

" Çok uzak dayanamazsın kahretsin " dedi asi dağınık saçlarına parmaklarını geçirdi koparır gibi çekti.

" Bana bak gözlerime odaklan sanırım kalbin yavaşlarsa nefesinden düzene girer "

Artık nefes için yerdeki toprakları kazıyordum. şuan tırnaklarımın için toprak dolu olması umrumda değildi sadece bi nefes istiyordum.

Elleri yüzüme değdi dizini başımın altına koydu.

" Mihrimah gözlerime bak nefesini düzenle " sesi çok sakin çıkmıştı bu halde olmasam kesin mayışırdım.

Tuhaf olan dediği az da olsa işe yarıyordu. Eli tersiyle yüzümü okşadı " Sakin yalvarırım sakin dizginle şu kalbini derin nefes al bak benim gibi " dudakları o şeklini alınca aklımdaki edepsiz düşünceyi kenara attım. Doğum yapan kadınlar gibi nefes alıyordu şuan haline hönkürerek gülmek vardı ama azıcık nefes almam gerektiği aklıma geldi.

" Evet işte böyle gözlerimin içine bak nerde olduğunu unut kalbini yavaşlat " sesi ninni gibi gelmişti. Nefes alışım yavaşlamıştı sesi kalbimi sakinleştirmişti.

" Aferinn böyle işte" dedi sakince gözlerini gözlerimden ayırmadan.

O günü anımsayınca onu şimdiden özlediğimi farkettim, siyah atlı prensimin siyah incilerinde çoktan kaybolmuştum. Artık çok geçti herşey için.
biz diye bir şey olmayı bırak , onun adı ve benim adım yan yana gelemezdi artık.. O anneme aşıktı bense .. Neyse

Baba Tarafı ( Tamamlandı.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin