Housemate ✓

20. Bölüm

Çin'den hep birlikte dönmüştük. Dördümüzün de yüzünden ne kadar mutlu olduğu belli oluyordu. En yakın arkadaşlarımız evleneceklerdi. Biz de mezun olduktan hemen sonra evlenmeye karar vermiştik.

Günler eskisinden bile güzel geçmeye devam ediyordu. Sevgilim sürekli Yixing'i sakinleştirmeye çalışıyordu. Normalde sevgilisinin kucağından inmeyen insan neden bu kadar heyecanlıydı bilmiyordum. Ama gerçekten çok komik görünüyordu.

Normal zamanda Yixing'den çok daha heyecanlı olan sevgilim Yixing'i nasıl olduysa sakinleştirmeyi başarmıştı. Yi Fan çok mutluydu ama cool duruşundan bir şey kaybetmemek için belli etmiyordu. Ne olursa olusun konu Baekhyun olunca her şeyden ödün verebiliyorum sanırım.

~~ // ~~

Heyecan ve hareketlilik dolu günleri çoktan atlatmıştık.Yixing ve Yi Fan evlilerdi ve biz de mezun olduktan 2 hafta sonra evlenmiştik. İşten de ayrılmıştık. Onew abiden ayrılmak gerçekten zordu ama işten ayrılacağımız gün çok komik bir şey yaşamıştık.

Kafeye gittiğimizde içerde Jonghyun abi vardı. Daha yeni geldiği belliydi. Biraz sinirle bir şeyler söylüyordu. Olayı anlamak için oturup bekledik. Jonghyun abi, Onew abinin kardeşi Taemin'i kız kardeşi ile öpüşürken yakalamış. Onew abi yanına geldiğinde Jonghyun abi biraz daha sakinleşmiş ve tuhaf konuşuyordu. Baekhyun gülerek kulağıma eğildi.

"Sanırım ondan hoşlandı. Baksana hemen konuşmaları değişti."

Sonra Onew abi bizi görüp konuşmak istediğinde Jonghyun abi birbirimizi tanıdığımızı öğrenmiş oldu. O gün konuyu tatlıya bağladılar ve Jonghyun abi oradan ayrıldı. Meğer ufaklıklar birbirlerini çok seviyorlarmış.

Biz işten ayrılacağımızı söyledik ve o da esprili bir şekilde kabul etti.

"Burada flörtleşmenizden bıkmıştım. Gidin de yeni elemanlar alayım değil mi ama." demişti. Aslında üzülüyordu ama bizim iyi bir işte çalışmamızı istiyordu.

Bir düzen kurmak ve iş için bir şeyler düşünmek istiyordum. Ama öncesinde Baekhyun'la tatile gitmeye karar verdim. Hem balayı hem de kafa dinlemek için fırsattı.

Benim sevgilim Japonya'ya da gitmemiş ve çok gitmek istiyormuş. Bu nedenle oraya gitmeye karar verdik. 6 gün boyunca Japonya'da vakit geçirdik. Harika bir tatildi. En azından Baekhyun çok eğlendiği için ben de mutluydum. Artık evli olduğumuz için ona karşı daha rahattım. Önceden çok fazla korkum vardı ama bunları onunla konuşup aşmıştım. Ona istediğim gibi dokunabiliyordum. Hiç bir şeye değişemeyeceğim bir his..

Eve döndüğümüz gün Yixing ve yi Fan bizi ziyarete gelmişti. Yixing eve girer girmez yine biricik eşimle ilgilenmeye başladı.

"İnanamıyorum Baekhyun yine bir yığın şey mi götürdün? Yoksa oradan aldıklarınla mı dolular."  dedi.

"Bu sefer oradan alacağıma ikna ettiğim için çok bir şey götürmedim. Görmelisin Yixing sana ve şu cool adama da bir şeyler aldık. Harikalar." dedi. İkisi eşyaları kurcalarken biz biraz sohbet ettik.

Yeni geldiğimiz için yiyecek pek bir şey yoktu ve dışarıdan yemek siparişi verdik.  Kahrımızı çekmekten bıkan büyük sehpamızın etrafına oturduk ve yiyeceklere gömüldük.  Yixing konuşmaya başladı.

"Biz çocuk evlat edinmeye karar verdik. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?"

Baekhyun da büyük bir heyecanla atıldı.

"Gerçekten mi? Çok sevindim. Bir çocuk istiyorsanız neden olmasın. Sadece desteklerim."

Sevinmesinden istediğini düşünebilirdim ama eğer istiyorsanız dediği için istemiyor olabilir diye düşündüm. Uzun zamandır aklımdan geçen bir şeydi bu ve sormaya çekiniyordum.

"Biz bunun için bir gün yetiştirme yurduna gitmeyi düşünüyoruz. Bizimle gelir misiniz?" diye sordu Yi Fan.

"Tabi ki geliriz dostum." dedim. O kadar zamandır tüm önemli anlarımızı birlikte yaşamıştık. Bu nedenle yine yanlarında olacaktık.

Evlerine döndüklerinde ortalığı toplayıp yatağımıza gittik. Baekhyun biraz kıpırdandıktan sonra bana doğru döndü. Bir şey sormaya çalışıyordu. En sonunda derin bir nefes alıp gözlerime baktı.

"Chanyeol biz de yapamaz mıyız?" diye sordu. Sesi o kadar kısık çıkıyordu ki odaklanamamıştım bile

"Neyi hayatım?" diye sordum.

"Aslında çekiniyorum. Belki istemiyor olabilirsin ama ben bir çocuğumuz olmasını istiyorum. Biz de evlat edinemez miyiz? Ama bak sadece ben istiyorum diye evet dersen bu beni mutlu etmez. Çünkü çocuğumuzu ikimizin de sevmesi gerekiyor." dedi.

"Aslında Baekhyun ben bunu çok isterim. Seninle konuşmaya çekindiğim için soramıyordum. Ama sanırım biz de bunu yapabiliriz. Yixing'lerle gideceğimiz güne ne dersin?" dedim.

Bana sımsıkı sarıldı. Huzurla uykuya dalmasından bunu ne kadar çok istediğini anlamıştım. Uykusunda bile gülümsüyordu.

Evliliğimizi ailesi öğrendiğinde çok mutlu olmuştu ve bizi desteklemişlerdi. Hala sık sık annesi evimize gelir bizimle kalırdı. Çocuk konusunu da onunla bir ara konuşmaya karar verdim.  İkimiz de mutlu olmuştuk. Onun da istediğini bilseydim kesinlikle daha önce söylerdim.

İkimize ait olmayacaktı belki ama bizim çocuğumuz olacaktı. Baekhyun daha evlat edinmediğimiz halde 'Çocuğumuzu ikimizin de sevmesi gerekiyor.' demişti. Onu hemen benimsemişti bile.

Bu kadar iyi kalpli birine sahip olduğum için çok mutlu ve huzurlu hissediyordum.

Baekhyun haklıydı. Çocuğumuzu ikimizin de sevmesi gerekiyordu. Eğer bizim bir çocuğumuz olursa sadece Baekhyun onu sevdiği için bile sevebilirdim.

Tabi Baekhyun'un sevgisini paylaşacak olmak içimi kemirse de bunu asla ona söylemeyecektim.

Meleğimin huzurlu kollarında uykuya daldım. Aşkım her geçen gün büyüyordu..