__________________
Aradan 1 hafta kadar geçmişti. Jay hariç hepsi Jake ile mükemmel bir biçimde anlaşıyordu. Jay ise mümkün olduğunca onunla konuşmaktan kaçıyor veya onunla bir araya gelmemeye çalışıyordu. Elinde olsa gidip müdüre oda değiştirmek istediğini söyleyecekti. Evet, ayrıcalıkları olabilirdi ama onların ayrıcalıkları da bir yere kadardı. O yüzden müdüre ne derse desin boştu.
"Jay-ah!"
"Ne var hyung?" Jay, Jake geldiği günden beri Heeseung'a sinirliydi. Bu yüzden çoğunlukla tersleyerek konuşuyordu.
"Jake bir şeyler dedi ama pek anladım sayılmaz. Yardım ets-"
"Koskoca Uluslararası okulda okuyup nasıl İngilizce bilmiyorsunuz?" dedi Jay sinirle.
"YA NE YAPAYIM AMERİKA'DA MI YAŞADIM SENİN GİBİ!"
Jay pes etmiş bir şekilde Jake'i dinleyip dediklerini tek tek onlara çevirmeye başlamıştı. Yakında maaş alsa iyi olacaktı. Bir tercüman bile bu kadar çok çeviri yapmıyordu çünkü.
"Şimdi gidiyorum. Bir daha beni boş şeyler için uğraştırmayın!" Heeseung ona durdurmak istese de yapmadı. Eninde sonunda Jay her türlü gidecekti çünkü.
...............................
"BİRDE ONUNLA YEMEK Mİ YİYECEĞİZ? KAFAYI MI YEDİNİZ SİZ?" Jay hiçbir şeyden habersiz bir şekilde yemekhaneye gelmiş ve yemeğini almıştı. Artık neredeyse tapulu malı gibi oldukları masaya oturacakken Jake'i görmesi ile...
"JAY OTUR!" Heeseung sinirle konuştuğunda Sunghoon sırf kavga çıkmaması adına Jay'i oturması için çekmişti.
"Sunghoon sen dur Sunghoon. Hele bir dışarı çıkalım seni anandan çıktığına pişman edeceğim." Jay sadece onun duyabileceği bir tonda konuştuğunda Sunghoon aldırmadan yemeğini yemeye başlamıştı bile.
Jake bu okulda olduğu sürece muhtemelen bunları yaşamaya mecburdu. Sahi okuldan attırmayı denese miydi? Rüşvet verip iftira atabilirdi sonuçta. İmkansız bir şey değildi onun için. Ama kendi insanlığına yakışmazdı bu. Gerçi insan değildi ama...
"Onları tutamıyor, baksanıza." Niki parmağını çubukları tutmakta hâlâ zorlanan Jake'e doğrulttu.
Jay hariç herkes kafasını ona çevirmişti.
"Jake hyung, öyle olmaz. Beni izle."
Sunoo kendi çubukları ile ona yapması gerekenleri adım adım göstermişti. Jake adımları dikkatle takip edip uygulamıştı. Şimdi eskisine nazaran daha iyi yiyebiliyordu.
"Teşekkürler Sunoo."
"Yine de neden bu çubukları kullanmak zorundasınız ki? Çatal daha mantıklı..."
Heeseung açıklama yapmak için uygun kelimeleri aklına getirmeye çalışırken Jungwon konuştu.
"Kültür farkı diyelim." Heeseung ona hayretle bakarken Jake sadece kafasını sallamıştı.
"Sunghoon-ah şunu yemeyeceksen alabilir miyim?" Jay aniden gözlerini Sunghoon'un tabağındaki kimchiye dikmişti.
"Veremem! Bir kere onları yiyeceğim ben."
"Kaba çocuk." Jay her zamanki gibi ona göz devirmiş ve önündeki tabağa dönmüştü. Tabak bomboştu ama kendisi hâlâ açtı.
"Jay, istersen benimkini alabilirsin." Jake gülümseyerek kendi tabağındaki kimchileri işaret etti.
Jay bir ona bir de tabağındaki güzelim kimchiye baktı.
"İstemez." Jay ayağa kalktı ve kantine gitti.
Jake dudağını büzüp önüne döndü. Kötü bir amacı yoktu halbuki. Sadece onunla iyi arkadaş olmak istiyordu.
"Sen ona bakma Jake. Bazen cidden iyilikten anlamayacak kadar kaba oluyor." dedi Heeseung.
____________________
"Çocuklar turnuva 1 hafta sonra. ODAKLANALIM LÜTFEN!"
Jay heyecanlı bir şekilde oyunu başlatmıştı. Bu sefer hiçbir güç kullanmayacaklarına karşı yemin etmişlerdi. Tabi bu Niki için geçerli sayılmazdı. Çünkü insanlar onun hızlı koştuğunu gerçekten inanıyordu.
"Sunoo biraz daha kendinden emin bir şekilde oynayamaz mısın, neyin var senin?"
Sunoo üç seferdir kalenin tam dibinde olmasına ve topun kendi elinde olmasına rağmen bir türlü atış yapamıyordu. Heeseung ise haliyle sinirlenmişti.
(Pratik yaparken takımları hep değiştiriyorlar kendi aralarında.)
"Üzgünüm, elimden geleni yapıyorum."
Jay oyunu durdurdu ve Sunoo'yu yanına çekti.
"Sunoo, turnuva 1 hafta sonra. Ve kazanmak zorunda olduğumuzu biliyorsun. Bir an önce kendini topla, yoksa müdür seni çok güzel toplar haberin olsun."
Jay her zaman gerçekçi konuşurdu. Doğası gereği böyleydi.
Tekrar oynamaya başlamışlardı. Ve Sunoo yine aynıydı.
"Oyun dursun!"
Bu sefer oyunu Niki durdurmuştu
"Ne yaptığını sanıyorsun hyung?" Niki yerine Jungwon konuşmuştu. 5'i birden Sunoo'nun üzerine gelmeye başlamıştı.
"B-ben... Belki de bugün oynamasam iyi olur."
Jay sinirli bir şekilde iç çekti.
"1 HAFTA DİYORUZ SUNOO! VE KARŞI TAKIMDA YENİ OYUNCULAR OLACAK." Jay aniden bağırdığında hepsi yerinde sıçramıştı.
"Biliyorum. Neden bağırıyorsun?" Sunoo gözleri dolmuş bir şekilde büyüğüne bakıyordu.
Jay dudaklarını birbirine bastırdı. Amacı asla onu üzmek değildi.
"Üzgünüm... Ama bağırmazsam ciddiye almayacaksın. Tek sen değil. Diğerleri için de geçerli bu. Hiçbiriniz dikkatinizi vermiyorsunuz. Elinizden geleninin en iyisinin bu olmadığını hepimiz biliyoruz."
Ortam Jay'in sert konuşmaları ile iyice gerilmişti. Herkes ne yapacağını bilmeyen bir şekilde birbirine bakıyordu.
"Bakın biz diğerleri gibi değiliz. Liseden önce hepimiz okulda değişik isimlerle anılıyorduk, bunu hatırlatmama gerek yok. Çünkü yani ne kadar belli etmesek de bizler birer vampiriz."
"Ve eğer Nightball takımına seçilmeseydik muhtemelen yine aynı şeyleri yaşayacaktık. Ama şu an elimizde bir şans var. Ve bunu kaybedemeyiz çocuklar. Çünkü okul için bu kadar önemli olmasak bizi burada barındırmaz bu salak öğrenciler."
Jay ne kadar sert konuşsa da haklıydı. Sırlarını saklamak onlar için zaten yeterince zordu. Ve eğer maçı kaybederlerse tüm okulun onlara cephe alacaklarını biliyorlardı.
"Pekâlâ şöyle yapalım o zaman. Hepimiz bu günlük güzelce dinlenelim. Ve yarın devam edelim düzgün bir şekilde. Ne dersiniz?"
Heeseung'un teklifini herkes onaylamıştı. Ardından ise herkes kendi odasına dağılmıştı.
•Bölûm Sonu•
Chaewaery for you!
Umarım beğenirsinizz
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tamed-Dashed (Jayke)
FanfictionOkulun kaderini kökten değiştiren 6 'normal' genç. Sırlarını Jake gelene kadar kendileri hariç kimse bilmiyordu. Ama Jake'in okula burslu gelmesi ile hayatları kökten değişmişti... Cover Desing by:sakuranisy Başlangıç: 09.08.2023 Bitiş: 08.12.2023