AYLİN'İN DÖNÜŞÜ -1
-Hakan gece devriyeden gelmiş öğlene kadar izinliydi. İşe gidene kadar uyumak istiyordu. Ama üst kattan gelen sesler buna izin vermiyordu.
Hakan: Sabahın köründe bu ne arkadaşım? Hiç mi aklınıza gelmez uyuyor olacağımız?
-Hakan kapıya çıkıp baktığında üst kata taşınan eşyaları gördü. Merdiven çıkan gençlerden birini durdurdu.
Hakan:Kardeşim ne oluyor sabah sabah? Ne bu gürültü?
Genç:Eşya taşıyoruz abi.
Hakan:Biri mi taşınıyor? Niye sabahın köründe?
Genç:Bilmem abi bize taşı dediler taşıyoruz. Saatte dokuz ayrıca.
Hakan:Hadi hadi işine bak sen. Dokuzmuş..
-Hakan içeri girer yatar ama uyuyamaz. Hazırlanıp merkeze geçer.
...
-Rıza Baba toplantı odasında herkesi toplamıştı. En son çaylaklarda geldiğinde konuşmaya başladı.
Rıza:Sinem başlat videoyu.
Hüsnü:Ne oluyor baba?
Rıza:Sadullah Sancak kısaca Sado İstanbul'da.. Tanıyan var mı bu adamı?
Emre:Hangi suçu ararsan var kaçakçılık, uyuşturucu,silah ticareti.
Rıza:Aynen öyle.. Şimdi de İstanbul'da yeni avlarını arıyor. Yeni piyasaya sürdüğü uyuşturucuyu satmak için geldi.
Hüsnü:Yani baba.. Alıyor muyuz adamı?
Rıza:Direk baskınla almamız mümkün değil.
Emre:Bildiğim kadarıyla iş adamı olarak tanınıyor. İşlediği suçlar ispatlanmış değil hep bir adamı var önünde.
Rıza:Aynen öyle. El altından ilerleyeceğiz. Sado İstanbul'da bir mekan satın aldı gelir gelmez.
Hakan:Malı daha kolay yaymak için..
Rıza:Evet.. Bizde bu mekandan doğru ulaşacağız Sadullah'a.
Hüsnü:Birisi sızacak yani.
Rıza:Evet.
Arda:Ben yaparım müdürüm.
Alper:Bende.
Hüsnü:Aklında biri var mı baba?
Rıza:Gençler olmaz, Sado tehlikeli de bir adam.
Hakan:O zaman?
Rıza:Sen gidiyorsun Hakan. Bu tür görevler için biçilmiş kaftan olduğunu biliyoruz zaten.
Hüsnü:Herkese bakınca tip olarak da en uygun sensin kardeşim.
Hakan:(gülerek) Eyvallah abi. Ne zaman başlıyoruz baba?
Rıza:Hemen bu akşam.. İş adamı olarak gideceksin mekana uyuşturucu almak isteyeceksin o an kullanmak için. Sado ordaysa ya da adamları varsa seni bulurlar zaten.
Hakan:Hı hı..
Rıza:Şimdi git hazırlan. Akşama doğru geçeceksin mekana. Emre, Alper, Sinem siz de normal müşteri olarak içeridesiniz.
Emre:Anlaşıldı..
...
-Akşam olduğunda Hakan hazırlanmış mekanın iki sokak arkasında ekip minibüsü içindeydi.
Hüsnü:Hakan verici takmıyoruz sana her ihtimale karşı. Emre hemen yan masanda olacak zaten konuşmaları ondan doğru duyarız.
Hakan:Anladım abi.
Rıza:Hepiniz dikkatli olun. Ters bir harekette önce siz müdahale edeceksiniz çocuklar.
Alper:Merak etmeyin müdürüm.
Rıza:Hadi çocuklar siz gidin önden. Hakan sende ilerideki arabayı al onunla gidiyorsun.
Hakan:Tamam baba.
...
-Hakan mekana geldiğinde pistte dans eden gençler vardı. Etrafa bakıp göz gezdirince Sado'nun adamları olduğunu anladığı birkaç adam vardı. Adamlar Hakan'ı mekana göre farklı bulunca biri yanına yaklaştı.
Adam:Hoşgeldiniz ne alırdınız?
Hakan:Viski en iyisinden ama. Bakalım nasılmış.
Adam:Tüm içkilerimiz en iyi kalitedir. Sizi ilk defa görüyorum, gençler genelde takılır bu mekanda.
Hakan:Yeni mekan olduğunu duyduk gelelim görelim dedik. Az da kafamız dağılsın maksadıyla.
-Adam,Hakan'ın yanına oturur.
Adam:Dertlisin herhalde abi kafam dağılsın dediğine göre.
Hakan: Aynen dert büyük kafa dağıtacak büyük şeyler arıyor insan o yüzden.
Adam: Hayırdır yenge meselesi mi yoksa?
-Hakan adamı baştan aşağı süzer.
Hakan:Adın neydi kardeşim? Mekanın sahibi sen misin yoksa?
Adam:Yok abi, sahibinin en has adamlarından biriyim. Sende klas bir abisin anladığım kadarıyla.
Hakan:Sayılır.. Hakan Çınar ben iş adamıyım.
Adam:Memnun oldum abi ne işle meşguldün.
Hakan:Altın falan filan..
Adam:Oo sağlam iş.
Hakan:Tabi tabii. Hadi sen ordan kafa dağıtacak bir şeyler ver bakalım bana.
Adam:Hemen abi.
-Adam barmene bir şeyler söyleyip içecek bir şeylerle Hakan'ın masasına gelir. Hakan bardağı birkaç yudumda bitirir.
Hakan:Ooo ne bu çok iyiyimiş. Normal bir şey değil.
Adam:Beğendin mi abi?
Hakan:Bayıldım bayıldım. Getir bir tane daha.
Adam:Beğendiysen direk ondan vereyim abi.
Hakan:Nasıl?
Adam:Bekle hemen geliyorum.
-Adam içeriye girer. Elinde bir paketle Hakan'ın yanına gelir.
Adam:Abi gel sen böyle.
-Adam Hakan'ın önüne bir paket koyar. Küçük haplar şeklinde uyuşturucudur.
Hakan:Vayy, o tadın kaynağı bu demek ki.
Adam:Tabi abi, tamamen bizim imalat.
-Hakan birkaç tane tadar.
Hakan:Çok iyi bir şey bu. Diğerleri gibi değil.
Adam:Kullanıyorsun galiba.
Hakan:Sadece kullandığımı kim söyledi?
Adam:Abi sen kimsin bir anda ya? Polis misin yoksa?
Hakan:Tövbe de aslanım. (Göz kırpar) Bizim işler de sağlam işler.
Adam:Abi ben hemen geliyorum sen keyfine bak.(garsona bağırır) Hakan abiye bakın Ergin!
Hakan:Hadi bakalım.
-Adam içeriye girer. Birkaç dakika sonra yanında spor giyimli bir kadın ve genç bir adamla geri çıkar. Kapının önünden Hakan'ın oturduğu masayı gösterir. Kadın bakışlarını çevirdiği an donar kalır. O esnada Hakan da bakışlarını oraya çevirir ve ne gördüğünü anlayamaz.
Hakan:A-Aylin! Sen misin o? Hayır hayır.
-Hakan gözlerini açıp kapatır ama fayda etmez, karşısında Aylin vardır.
Aylin:(sessizce)Hakan.. Ne işin var burada senin?
Adam:Abla bir şey mi oldu?
Aylin:Kimmiş bu adam Gencay? İyice soruşturdun mu? Yamukluk çıkmasın?
Adam:Sağlam abla sağlam.. İşin içinde aynı Sadullah abi gibi. Sanırım satış da yapanlardan. İşimize yarar diye düşündüm.
Aylin:(sessizce) Gerizekalı! İstanbul'un en iyi polislerinden karşındaki. Yarar işine bekle sen..
Tuna:Bir şey mi dedin Aylin abla?
Aylin:Yok, bir de ben göreyim şu adamı bakalım. Ona göre gideriz Sado abiye.
Gencay:Bende öyle düşündüm abla.
-Aylin, Hakan'a yaklaşırken Hakan ayağa kalkar. Hakan bakışlarını hiç Aylin'den ayırmıyordur. Aylin'e baktığı her saniye gözleri daha da dolar.
Aylin:Merhaba Hakan Bey.
-Aylin elini uzatır.
Hakan:M-Merhaba..
Aylin:Gencay bahsetti sizden. Gelip görmek istedim.
-Hakan Aylin'in de görevde olduğunu anlamıştır,hiç bozmadan devam eder.
Hakan:Çok memnun oldum,buyrun lütfen.
-Hakanla Aylin karşılıklı oturur. İki adam yanlarında duruyordur.
Aylin:Ömer içecek bir şeyler getir bana.
Ömer:Her zamanki mi abla?
Aylin:Evet.. (Hakan'a döner) Kimsin sen? Burayı nerden buldun? Polis misin yoksa?
-Gencay ayakta Hakan'ın başında duruyordur. Bir yandan silahıyla oynar.
Hakan:Ne polisi ya? İşim olmaz. Hakan ben Hakan Çınar.. İş adamıyım, altın ticareti yapıyorum ama görünürde. Detayını siz iyi bilirsiniz.
Aylin:İyi bilirsiniz derken?
Hakan:Mal diyorum baya iyi. Sağlam kafa yapıyor tadı on numara zaten. Bu aslan överken pek inanmamıştım.
Aylin:İnanmalı mıyım sana? Ya bizi kandırıyorsan?
Hakan:Al ara üstümü. Polissem eğer vardır bir iz değil mi?
Gencay:Abla arayalım mı?
Aylin:Hayır dur.. İşin detayı derken satıcı mısın alıcı mı?
Hakan:İkisi de.. Aslında burası yeri değil sanki. İçerisi çok kalabalık, ya sızıntı varsa müşteri adı altında?
Aylin:Buyrun geçelim daha sakin bir yere. Gencay hadi aslanım.
Gencay:Hemen abla.
-Gencay ve Ömer önden giderler. Aylin önden Hakan arkasından giderken kapıdan girince Aylin arkasını döner ve Hakan'ı durdurur. O an göz göze gelirler. Göz göze geldikleri an Hakan'ın kalbi hızlanmaya başlamıştır. İçinden kendine sakin olmasını söyler.
Aylin:Ne işin var senin burda?
Hakan:Ne?
Aylin:Ne işin var dedim? Neden geldin?
Hakan:Senin ne işin varsa benimde o işim var.
Aylin:Ne zamandan beri görevdesin? Ya da biliyor muydun benimde olduğumu?
Hakan:Yeni başladık daha ayrıca nerden bileyim?
Gencay:(bağırır) Abla burası sakin.
Aylin:(bağırır) Geliyoruz.
Hakan:Sen ne zamandan beri içindesin? Çok yakın hepsi sana.
Aylin:Uzun zamandır.
Hakan:Ne kadar uzun?
Aylin:Seni ne ilgilendirir? Sakın ters bir şey yapayım deme. Berbat etme görevi.
Hakan:Saçma sapan konuşma ya. Niye batırayım? İki günlük polis miyim ben? Yürü hadi anlayacaklar.
Aylin:Atar yapıp durma bana.
Hakan:Ben mi atar yapıyorum ya?
Aylin:Bana bak senin karşında..
Hakan:Ne karşımda ne? Hadi işimize bakalım.
-Aylin sinirle önden yürür Hakan'da peşinden gider. Gencayla birlikte biraz konuştuktan sonra Aylin, Gencay ve Ömer'i mal almak için gönderir. AyHak odada baş başa kalmıştır. Hakan hala kalbinin atışlarını duyabilecek durumdadır.
Hakan:Ne kadar oldu gireli? Kaç yıl?
Aylin:Birkaç ay..
Hakan: Bayağı yakınsın Sadoya galiba.
Aylin:Sayılır.
Hakan:Ne kadar derecede? İlgisi mi var?
Aylin:Seni ilgilendirir mi?
Hakan:Doğru banane ki.. İşimiz bittiyse çıkmam lazım benim artık.
Aylin:Bencede git git de yanlış bir hareket olmasın.
Hakan:Taktın sende ha.
Aylin:İyi tanıyorum seni ne yapalım.
Hakan: Tövbe Estağfurullah ya..
-Hakan ayağa kalkar, kapıya yöneldiğinde Aylin kolundan tutar ve durdurur.
Aylin:Hakan!
-Hakan derin bir nefes alıp verir ve Aylin'e döner.
Hakan:E-efendim..
-Aylin birkaç saniye Hakan'ın gözlerinin içine bakar, yüzünü inceler. Çok özlemişti onu. Ama kendine geldi.
Aylin:Başka biri var mı içeride?
Hakan:Ardayla birlikte dört kişi var benden sonra çıkacaklar.
Aylin:Tamam gözüm onlar çıkana kadar kapıda. Ters durum olmasın diye yani.
Hakan:Tamam, sağol.
Aylin:Ekibin yanına gelicem. Yani görevi konuşmak için.
Hakan:Hı hı..
-Hakan çıkar ve kapıyı kapatıp kapıya yaslanır. Gözünde biriken yaşları tutmaya çalışır. O da Aylin'i çok özlemişti. Aylin'i gördüğünden beri kalbi bir farklıydı hisleri değişmişti.
...
-Hakan bardan arabayla ayrıldıktan sonra ekip arabasının yanına geldi ve olanları ekibe anlattı. Onlar da şaşırmıştı Aylin'in olmasına.
Rıza:Ben hemen Arifle konuşup öğrenmeye çalışıyorum. Neresiymiş ortak olan bizde bilelim.
Hüsnü:Aylin olmasa başkası olurdu içeride o daha tehlikeli.
Hakan:Ne olacak şimdi?
Rıza:Öğrenelim detayları.
Hakan:Adamlar her emrini uyguluyor Aylin'in. Sadoyla pek yakın belli yani. Birkaç aydır içerideyim dedi.
Engin:Öğreniriz hepsini. Siz ne yaptınız karşılaşınca?
Hakan:Hiçbir şey abi.. Ne yapacağız ki?
Hüsnü:Kaç sene sonra karşı karşıya geldiniz oğlum.
Hakan:Olsun abi. Görevdeki iki polisiz biz sonuçta. Görevi tehlikeye atacak bir hareket yapmadık ama merak etme.
Rıza:Onu biliyoruz Hakan. İkinize de güvenimiz sonsuz.
Engin:Aslında şimdiden sonrası daha kolay olur baba. Aylin'de içerideyse Hakan'ın ilerlemesi kolay ve hızlı olur.
Rıza:Aynen öyle. Daha çok delil elde edebiliriz.. Ama şimdi herkes evlerine dağılabilir. Yorulduk bütün gün.
...
-Hakan bir saat sonra eve geldiğinde direk buzdolabına gitti ve içki aldı. Balkona çıkıp içmeye başladığında saatler geçti. Aylin'i yıllar sonra görmek iyi mi olmuştu kötü mü bilmiyordu.
Hakan:Hiç değişmemiş hala aynı. Hala ilk gün ki gibi. Of Aylin.. Neden geldin bu kadar yıl sonra? Bir anda değişti tüm hislerim... -Hakan gece geç saatlere kadar içtikten sonra uyuyup kalmıştı. Aylin ise evine gelmiş hala Hakan'ı düşünüyordu. O da Hakan'dan farksız değildi. Çekmecede duran fotoğrafı eline aldı ve uzun uzun baktı ve kanepeye oturdu. Aylin:Seni tam dört yıl sonra görmek. Ne kadar değişmişsin.. Bıraktığım gibi değil. Ama bakışların aynı hala...
-Sabah erkenden Hakan uyanmış ve hazırlanmıştı. Her sabah ki gibi kendine acı bir kahve yaptı ve kendine geldi. Aylin gittikten sonra kahvaltı yapmayı dahi bırakmıştı. Bardağı yıkayıp yerine koyduktan sonra televizyon ünitesinin önünden silahını alıp beline yerleştirdi. O esnada aklına gelenle çekmeceyi karıştırdı ve buruşuk bir fotoğraf çıkardı. Fotoğrafı düzeltip uzun uzun baktı. Aylinle birlikte çektirdikleri son fotoğraftı.. Aylinden sonra baktığı her fotoğrafı buruşturup çekmeceye atmıştı. Hakan fotoğrafa uzun uzun baktıktan sonra düzgünce masaya bıraktı.
Hakan:Artık daha çok görüşeceğiz galiba..
-Hakan apartmandan çıktığında evin önünde sivil bir araç ve iki memur vardı. Ne olduğunu anlayamadı. Memurlar asayiştendi. Hakan:İnanç, Selim hayırdır çocuklar?
İnanç:Günaydın komiserim. Hakan:Günaydın günaydın. Selim:Başkomiserimi bekliyoruz komiserim.
Hakan:Başkomiserim derken? Kimden bahsediyorsunuz?
İnanç:Bizde tanımıyoruz komiserim. Engin Müdür adres verdi alın gelin başkomiseri dedi. Bekliyoruz gelecekmiş az sonra. Hakan:Allah Allah ya.. Apartmanda benden başka polis yok ki.. Yeni taşınan mı acaba?
-Hakan kendi kendine konuşurken memurların beklediği başkomiser gelmişti.Hakan ayak seslerine dönüp baktığında bir kez daha şoka uğradı. Kaşları çatık bir şekilde karşısında durana baktı.
Hakan:Aylin! Aylin:Geldim çocuklar geldim. Beklettim kusura bakmay-... HAKAN!
-1. BÖLÜM SONU-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AyHak Hayali Senaryolar✨
Short StoryAylin ve Hakan için hayal ettiğimiz ancak gerçekleşmeyen hayali senaryolar 🍁