AyHak Hayali Senaryolar✨

Aylin'in Dönüşü - 2

-Hakan karşısında Aylin'i görmenin şaşkınlığını attıktan sonra söze girdi.
Hakan:Sen burada mı oturuyorsun? Ne zamandan beri?
Aylin:Dünden beri.. Sende mi burdasın?
Hakan:Dün sabahın köründe taşınan sendin yani. Devriyeden gelmiştim uyku uyutmadılar.
Aylin:Kusura bakmayacaksın artık. Saati olmuyor maalesef.
Hakan:Ya ya olmuyor. Çocuklar başkomiseri bekliyoruz demişti?
Aylin:Doğru demişler..
Hakan:Nasıl yani? Sen şimdi başkomiser misin?
Aylin:Evet.
Hakan:Neden söylemedin daha önce?
Aylin:Fırsat mı verdin Hakan? Her lafa atladın dün akşam.
Hakan:Onun da suçlusu benim.
-Aylin, Hakan'a ters bir bakış atar.
Aylin:Hadi çocuklar gidelim..
-Aylin arabaya binerken Hakan'a döner.
Aylin:Aynı yere gidiyoruz gidelim birlikte.
Hakan:Teşekkür ederim BAŞKOMİSERİM. Arabam var onunla giderim.
...
-Bir saat sonra ayhak aynı anda emniyete gelir. Otoparkta arabadan yan yana inerler.
Aylin:Katı biliyorum çocuklar, teşekkür ederim.
Hakan:Buyrun başkomiserim önden buyrun.
Aylin:İnadına mı yapıyorsun?
Hakan:Yoo, başkomiserim değil misin? Amirim oluyorsun saygıda kusur etmemek lazım.
Aylin:Allah Allah ya.. Çattık sabah sabah.
Hakan: Yukarıya çıkınca çocuklar hemen kahvenizi de getirirler hiç merak etmeyin. Ben söylerim nasıl içtiğinizi. Tabi damak tadınız değişmediyse.
Aylin:Hakan susar mısın? Sabah sabah inadına mı yapıyorsun?
Hakan:Yoo..
-Kata geldiklerinden herkes toplantı odasında Aylin'i bekliyordu. Aylin içeri girdiğinde Engin, Rıza, Hüsnü ve Arda hemen sarıldılar.
Hüsnü:Hala inanamıyorum gözlerime ya. Kız aynı rütbeye mi geldik biz şimdi?
Aylin:Sana yetişmek imkansız abi ama öyleyiz.
Hüsnü:Çok güzel çok.
Rıza:Nasıl bir gurur bizim için biliyor musun kızım.
Aylin:Sağolun müdürüm..
Engin:Müdür olduğunu gördüğümüz günlere de inşallah Aylincim.
Aylin:O günlere yetişmeyiz ben abi...
Rıza:Neyse şimdi konumuza dönelim.. Aylin senden dinleyelim Sadullah meselesini. Bundan sonra İzmir Organize ile birlikte devam ediyor operasyon.
Aylin:Dört ay oldu ben Sadullah'ın yanına gireli baba. Sadullah'ın adamlarından birkaçı ele geçmişti ordan doğru bir şekilde girdim güvenini kazandım.
Emre:Nasıl hızlı oldu bu kadar? Sadullah çok zor ve tehlikeli bir adam.
Aylin:Oldu işte.
Hakan:Tebrübe Emre tecrübe. Aylin Başkomiser baya iyidir böyle işlerde. (İmalı imalı) Başkomiser olmuş o kadar aslanım.
Aylin:Hakan!
Hakan:Yalan mı söyledim başkomiserim?
Rıza:Tamam atışmayın yine.. Bundan sonrasını konuşalım şimdi. Hakan'ı içeriye sen varken daha rahat sokarız Aylin.
Aylin:Elimden geleni yaparım baba. Sadullah sonsuz güveniyor bana. Bitsin bu iş artık.
Hakan:(sessizce) Adama nasıl yakınsın da güveniyor acaba sana?
Aylin:Efendim?
Hakan:Yok yok bir şey..
Engin:O zaman şöyle devam edelim...
-Operasyon hakkında konuştuktan sonra Rıza, Hüsnü ve Engin,Aylinle yemeğe gidecektir.
Engin:Hakan hadi gel sende. Gençler burda zaten.
Hakan:Yok abi gelmeyeyim ben. Siz bakın keyfinize.
Engin:Aslanım sonra baş başa konuşacak konularınız vardır belki. Hadi yürü.
Hakan:Yok abi akşam görev var zaten. Hem konuşacak an buluruz biz malum üst kat komşum oldu Aylin.
Engin:Vayy, o da iyiymiş. Hadi acil bir şey olursa ararsınız.
Hakan:Tamam abi..
-Akşam olduğunda Aylin çoktan mekana gitmişti. Birkaç saat sonra da Hakan gelecekti. O gün mekana Sado'da gelmişti ve Aylinle toplantı yapıyorlardı.
Sado:Durumlar ne Aylin?
Aylin:Çok iyi gidiyor. Mekanda verdiğimiz içkiler deli gibi içiliyor zaten. Ayrıca dağıttıklarımız da pek talep gördü.
Sado:Sokaklarda durum ne?
Aylin:Hiç sıkıntı yok tam gaz devam. Bir de büyük alıcı olabilir şu aralar.
Sado:Nasıl?
Aylin:Dün akşam bir adam geldi,iş adamı. İş adamı ama uyuşturucu ticaretinde aynı zamanda.
Sado:Araştırdın mı? Yamukluk çıkmasın fena patlarız biliyorsun.
Aylin: Araştırdım hiç merak etme. Dün iki parti mal verdik aramış Gencay'ı bu akşam tekrar geliyor.
Sado:İyi gelsin ben göreyim bakalım.
Aylin:Güvenmiyor musun yoksa bana?
Sado:O nasıl söz kız? Burda bütün adamlara değişmem seni.
Ömer:Abi geldi dün akşam ki eleman.
Sado:Getirin bakalım.
Aylin:Üstünü arayın,silah falan sokmasın.
Ömer:Tamam abla..
-Hakan içeriye gelir ve Sadoyla tanışır üçü birlikte konuşurlar. Hakan'ın gözü Sado ve Aylin'dedir sürekli. Ne kadar yakın olduklarını çözmeye çalışıyordur.
Sado:Ee Hakan kardeş nasıl olacak peki? Verdik diyelim malı ödemeyi kaç günde alırız?
Hakan:Ödemede sıkıntı yok. Aynı anda veririz parayı. Siz ne kadar mal çıkarırsınız?
Sado:Sen vereceğin parayı söyle mal kolay.
Hakan:İlk seferde bi 20-30 milyon çıkar. Olursa eğer devamı hemen gelir.
Sado:Güzel teklif.. Bak Hakan kardeş sen yarın akşam benim misafirim ol detaylı konuşalım.
Hakan:Olur.
Sado:Aylin alsın numaranı o arar seni verir adresi.
Hakan:Peki..
-Sado odadan ayrılır. AyHak başbaşa kalmıştır.
Hakan:Bende gideyim artık. Merkeze gelirsin herhalde adresi de verirsin orda.
Aylin:Numaranı almama gerek yok diyorsun yani.
Hakan:Engelliyorsun ya da açmıyorsun. Gerek var mı?
Aylin:Ne alaka şimdi Allah aşkına?
Hakan:Yalan mı söyledim?
-O esnada Gencay odaya girer.
Gencay:Abla, Sado abi seni çağırıyor.
Aylin:Geliyorum. İyi akşamlar Hakan Bey, görüşmek üzere.
Hakan: İYİ AKŞAMLAR AYLİN HANIM.
...
-Hakan mekandan ayrıldıktan sonra eve geçip durumu Rıza'ya anlatmıştı. Eve gelip duş aldıktan sonra kendine kahve yapıp balkona geçti. Gece yarısı olmuştu ancak hala uyumamıştı. Gözü sürekli üst katın ışıklarına ya da kapıya bakıyordu. Ama Aylin gelmemişti.
Hakan:Neden gelmedi ki..? Saat ikiyi de geçti. Hayır ben duştayken falan girdi içeri desem ışıkları yanmadı hiç. Karanlıkta durmaz sevmez... Aman sanane Hakan, gelmek istememiştir eve. Sado'nun yanında rahatı iyi demek ki..
...
-Ertesi sabah Hakan evden çıkarken de sürekli pencereye bakmıştı ama Aylin hiç gelmemişti eve. Emniyete gittiğinde ise Aylin Rıza, Hüsnü ve Enginle toplantı odasındaydı.
Hakan:Aylin ne zaman geldi?
Alper:Biz geldiğimizde burdaydı abi, başkomiserim.
Hakan:Erkenden gelmiş yani. (Sessizce) İyi de eve niye uğramadı?
Emre:Bir şey mi dedin?
Hakan:Yok yok.
Arda:Ha abi sende git,gelince gelsin yanımıza demişti Engin abi.
Hakan:Tamam...
-Hakan da odaya gider.
Hakan:Günaydın herkese.
Rıza:Günaydın günaydın.
-Hakan tam Aylin'in karşısına oturur ve göz göze gelirler.
Engin:Dün akşamı konuşuyorduk bizde.
Hüsnü:Aylin erkenden gelmiş yine tabi. Koskoca başkomiser oldu hala erkenci.
Aylin:Alışkanlık abi biliyorsun.
Hüsnü:Vazgeç kızım vazgeç. Her alışkanlık sonsuza dek devam etmez. Ağırlığını koy biraz.
Aylin:Yok abi, yurtdışında bile erkenden mesaiye gidiyordum ben.
Engin: Yurtdışı ha? Vayy neresi?
Aylin:Fransa Büyükelçiliği abi. Bir buçuk yıl ordaydım.
Hüsnü:Ee İzmir'e ne zaman geldin sen?
Aylin:Yedi ay oldu abi. Başkomiser olarak atanmıştım oraya da. Dört aydır da bu görev işte. Başkomiserliği pek tadamadık senin gibi ama.
Rıza:Dönecek misin görevden sonra?
Aylin:Nasıl baba?
Rıza:Ekipte Hüsnü'ye yardımcı birisi lazım. Hazır sende burdasın.
Aylin:Ekibe mi yani?
Rıza:İstiyorsan eğer. Tayin işi kolay biliyorsun.
-O an aylinle hakan aynı anda birbirine bakar. Hakan Aylin'in cevabını bekliyordu.
Engin:Şahsen bizim seni bırakmaya niyetimiz yok. Yıllar sonra bulmuşuz bir kere.
-Aylin birkaç dakika susar. Hakan, Aylin konuşmadan ayaklanır.
Hakan:Kusura bakmayın. Dün akşamla ilgili her şeyi anlatmıştır başkomiserim. Ben izninizi istiyorum.
-Hakan toplantı odasından ayrılır. Aylin arkasından bakar.
Hüsnü:Onu da anlamak lazım.
Aylin:Anlamaya çalışıyorum abi de ne bu tavırlar? İstemiyor mu beni?
Hüsnü:Saçmalama kızım...
...
-Akşam Hakan, Sado'nun evine yemeğe gelmişti. Hakan salona geldiğinde Sado ve Aylin masada onu bekliyordu. Ayağa kalkıp Hakanla tokalaştılar.
Sado: Hoşgeldin Hakan sefalar getirdin.
Hakan: Hoşbulduk Sadullah Bey.
Sado:Ne Sadullah'ı Bey'i ya? Sadece Sado Sado.
Hakan:Peki hoşbulduk Sado.
Aylin:Hoşgeldiniz Hakan Bey.
Hakan:Hoşbuldum Aylin Hanım.
Sado:Geçin hadi geçin.
-Aylin Sado'nun yanına Hakan da karşılarına oturur. Hem yemek yerler hem iş hakkında konuşurlar.
Sado:Demek altın da kaçırıyorsun Hakan ha. Uyuşturucuya benzemez o.
Hakan:Hemde nasıl.. Yani yıllarımızı verdik yapıyoruz bir şekilde.
Sado:Güzel güzel bakarsın işimiz düşer.
Hakan:Her zaman beklerim Sado.
Sado:Hadi ben şu işler yüzünden bulaşmadım evliliğe. Ya sen? Sen biraz daha tertiplisin benden. Yok mu çoluk çocuk?
Hakan: Çocuk yok.. Bu işler içindeyken olmaması iyi zaten. Ama bir karım vardı.
-Hakanla Aylin göz göze gelir.
Sado:Vardı? Rahmetli mi oldu?
Hakan:Yok çekip gitti.
Sado:Vayy terkedildin yani kardeşim.
Hakan:Öyle oldu. Yıllar oldu tabi..
Sado:İşleri mi öğrendi yoksa?
Hakan: Biliyordu zaten. Yediğim her haltı biliyordu.
Sado:Ee o zaman? Para var mal mülk var. Neden kaçırdın kadını?
Hakan:Zora gelemedi diyelim. En ufak zorlukta çekip gitmeyi seçti. Hâlbuki kalsa atlatılabilirdi.
Aylin:Belki de zorluğa geldiği için gitmemiştir Hakan Bey. Başka bir sebebi vardır belki. Hiç karınız yani eski karınız açısından düşündünüz mü?
Hakan:Düşündüm Aylin hanım çok düşündüm ama bulamadım başka bir sebep.
Aylin:Bir kadın gitmeyi seçtiyse zorluğa gelemediği için gitmez. Sebebin altında yatan birçok sebep daha vardır.
Sado: Neyse bırakalım aşk meşk işlerini bize uzak zaten.
Hakan:Çok uzak çok...
...
-İki gün sonra Aylin akşam saatlerinde Sado'nun yanından ayrılmış eve gelmişti. Hakanda devriyeden dönmüştü. İki gündür ikisi de birbirini hiç görmemişti ama Hakan, Aylin eve gelene kadar yolu gözlüyordu. Hakan salonda oturmuş kitap okurken kapı çaldı.
Hakan:Bu saatte?
-Hakan kapıya gidip baktığında kapıda Aylin vardı.
Hakan: Aylin?
-Hakan kapıyı açtığında Aylin elinde bir kupayla duruyordu.
Aylin:İyi geceler.
Hakan:İyi geceler iyi geceler. Bir şey mi oldu?
Aylin:Evde hiç kahve kalmamış daha doğrusu almamışım. Sende vardır diye düşündüm. Bugün de hiç içmedim bilirsin işte..
Hakan:Bilirim bilirim.. Gün içinde bir kahve içmediysen uyku uyuyamazsın. Gelsene içeri.
Aylin:Teşekkür ederim..
-Aylin salona geçtiğinde Hakan da mutfağa gider. Aylin olduğu yerde etrafa göz gezdirir. Televizyon ünitesinin üstünde duran birkaç fotoğraf dikkatini çeker. Tam bakacakken Hakan elinde iki kupayla gelir.
Hakan:Bitmeden alıyorum neyse ki..
-Hakan'ın sesini duyan Aylin durur ve Hakan'a döner.
Aylin:Teşekkür ederim. Bitmeden alıyorum derken sen pek sevmezdin kahve.
Hakan:Artık seviyorum... Al bakalım. Değişmediyse damak tadın kahvesi koyu şekeri az hazırladım.
Aylin:Hala aynı, unutmamışsın.
Hakan:Bazı şeyler yer ediyor hafızaya.
-Aylin kahvesini yudumlarken Hakan masanın üstündeki fotoğrafları hemen çekmeceye koyar.
Aylin:Güzelmiş evin. Zevklerin yani.
Hakan:Pek zevke bakarak döşediğim söylenemez. Kafama göre almıştım eşyayı.
Aylin:Öbür evden ne zaman ayrıldın?
Hakan:Çok oldu,sen gittikten sonra.
-Aylin salonun içinde birkaç adım atar ve pencereye gelir.
Aylin:Geçen gün neden öyle tepki verdin?
Hakan:Neye?
Aylin:Rıza Baba ekibe dönmemi teklif ettiğinde çıkıp gittin ya hani. Keşke direk söyleseydin gelmeni istemiyorum geri diye.
Hakan:Öyle bir şey istediğimi kim dedi?
Aylin:Yapma Hakan, bakışlarından ve tepkinden belliydi istemediğin.
Hakan:Bak Aylin dönmeni istediğim ya da istemediğim yok. Karar senin ben istemiyorum diye gelmeyecek misin?
Aylin:Yan yana aynı ekipte olmak seni rahatsız edecekse evet.
Hakan:Bak işte ben bundan emin değilim. Yani yeniden ekipte de olsa hayatımda bir yerde olacaksın bundan emin değilim. Ha sana gelme demiyorum. Sonuçta koskoca başkomiser olmuşsun kararı sen verirsin. Zaten Rıza Baba bırakmaz bu saatten sonra. Benim demek istediğim seneler sonra seni görmek bile içimde bastırdığım öfkeyi gün yüzüne çıkardı.
Aylin:Öfke..? Öfke duyuyorsun bana değil mi? Haksız da değilsin zaten. Ama kaç defa dedim Hakan ben senin.
Hakan:Evet Aylin sen benim iyiliğim için gittin. Sen benim mutluluğum için gittin. Benim yoluma devam edip hayatıma bakmamı istedin. Ama bak bunu başaran sen olmuşsun. Benim iyiliğim için gittin ama bu sana yaramış.
Aylin:Nerden çıkardın onu?
Hakan:Nerden mi çıkardım? Aylin yurtdışına gitmişsin gelmişsin. Başkomiser olmuşsun ya. Hayatına bakmadıysan eğer nasıl başardın bunları? Bak bana ben sen gittikten sonra ne hale geldim biliyor musun? Bakma sana inat gittiğime. Ben senden sonra kaç tane soruşturma geçirdim aç bak dosyama Başkomiserim! Neler ne hatalar yapmışım aç bak! Sen gitmekle benim iyiliğimi istedin ama yapabileceğin en büyük kötülüğü yaptın bana.
-İkisi de birbirine sırtını dönüktür ve ikisinin de gözleri dolmuştur. Aylin hiçbir şey demeden kapıya doğru yürür.
Aylin:Kahve için teşekkür ederim..
Hakan:Git en iyi bildiğin şey kaçıp git Aylin.

2.Bölüm Sonu