'Görev1'

525 23 6
                                    

Rıza:Evet kızlar neler topladınız Semihle ilgili?
Arzu:Her şey önünüzde ki dosyalarda müdürüm.
Sinem: Aylin Komiserim sağolsun çok yardım etti. Bilmediğimiz şeyleri de öğrendik sayesinde.
-Aylin hafif kızarıp gülümserken Hakan çaktırmadan bakarak tebessüm ediyordu.
Hüsnü:Ee yıllarını verdi Aylin bu yolda.
Engin:Yerini devretti size ama boş durmuyor işte. Hepimizi cebinden çıkarır.
Aylin:Estağfurullah abi.. Ufak tefek şeyler.
Rıza:Neyse konumuza dönelim..
Sinem:Semih Arslan, Erzincan doğumlu iş adamı. Ama Akdeniz taraflarında yürütüyor işlerini.
Arzu:Altın işiyle ilgileniyor, kuyumcu zincirleri var. Türkiye'nin her yerinde bir şubesi var neredeyse.
Aylin:Görünürde tabi bu zincirler falan. El altından altın, mücevher kaçakçılığı yapıyor. Gürcistan üzerinden her ay kaçak yollarla altını sokuyor ülkeye.
Sinem:Tezgah altı kurduğu yerde de işlemesini yapıyor. 3'e aldığını 300'e satıyor müşteriye. Bunun yanında Semih'in işini bilen büyük müşterilerde var. İş adamı çoğunlukla onlar da..
Arzu:Kolay yoldan para kazanmak için Semihten aldıkları altınları, mücevherleri yurtdışında satıyorlar.
Engin:Semih'i bir an önce almazsak daha çok yapacak bu işleri.
Rıza:Onun için Semih'e müşteri olacak birileri lazım.
Hüsnü:Görev yani.. Çift olarak mı baba?
Rıza:Evet.
Kadir:Biz oluruz onaylarsanız müdürüm.
-Rıza herkese tek tek bakar.
Rıza:Siz değil..
Birce:Kim?
Rıza:Aylin ve Hakan.
-İkisi de aynı anda önce Rıza'ya sonra birbirine bakarlar.
Aylin:Biz mi?
Engin:Evet siz. Semihle öyle genç,çaylak birileri baş edemez. Tecrübeli olacak ki işimiz kolay olsun.
Rıza:Engin haklı.. Zaten iş kurmak isteyince kendine uygun birileri isteyecektir.
Hüsnü:Ee sizde pek yabancı sayılmazsınız görev işlerinde.
Aylin:Valla uzun zaman oldu abi.
Hakan:(gülerek)Benimde birkaç ay oldu herhalde.
Rıza:Ee sahaların tozunu attırın bakalım.
Engin:Alper sende Hakan ve Aylin'in şoförü olarak yanlarındasın. Ters bir durumda sen irtibat kuracaksın.
Alper:Emredersiniz müdürüm.
Hakan:Çift olarak dedin baba. Evli olarak mı yani?
Rıza:Sizi evli bilmesi daha iyi olur.
-İkisi de aynı anda birbirine bakmıştı.
Engin:Şu aldığımız adam; Ersin sayesinde bağlantı kuracağız Semihle.
Hüsnü:Sorgu odasına aldırdık adamı.
Hakan:İnelim madem...
...
-SorguOdası-
Hüsnü:Nasılsın Ersin?
Ersin:Bana ne yapacaksınız? Neden mahkemeye göndermediniz hala?
Engin:Bize lazımsın da o yüzden.
Ersin:Neden?
Hakan:Semihle bizi buluşturmak için.
Ersin:Olmaz yapmam.
Engin:O halde alacağın ceza için indirim bekleme.
Hüsnü:Hatta daha fazlası için konuşalım usta savcıyla.
Ersin:İndirim derken? Kaç yıl yatacaktım ki?
Hakan:Valla en az 30 yıldan başlarsın.
Hüsnü:Savcıya söyleriz 40 yapar onu.
Ersin:Olmaz duramam o kadar sene ben.
Engin:O zaman bizim dediğimizi yapacaksın Ersin.
Ersin:Tamam ama ya anlarda beni öldürürse Semih Abi?
Hüsnü:Biz koruyacağız seni lan. Uzatma!
Ersin:Tamam tamam..
-Polis memuru telefonu getirir.Ersin, Semih'i arar.
Semih:Ne var Ersin?
Ersin:Abi nasılsın?
Semih:İyiyim aslanım. Senden? Görünmüyorsun kaç gündür.
Ersin:Müşteri arıyorum abi demiştim ya.
Semih:Ee buldun mu?
Ersin:Buldum abi buldum. Para tonla hemde.
Semih:Güvenilir mi?
Ersin:Bende yanlış olmaz abi. Tamam dersen göndericem sana.
Semih:Gönder bakalım gönder.
-Hakan telefonu kapatır.
Hakan:Bu iş tamamdır. Ne zaman gidiyoruz abi?
Engin:Bu akşam.. Aylin'e de söyle hazırlanın. Alper sizi alır direk geçersiniz.
Hakan:Tamam abi.
Hüsnü:Sende söyle bakalım şu adresi Ersin.
...
-Akşam olduğunda Alper önce Hakan'ı almaya gelmişti. Hakan her zaman ki gibi siyah takım elbisesini giymişti.
Alper:Selam abi.
Hakan:Hoşgeldin aslanım. Aylin yok mu?
Alper:Önce seni almaya geldim abi. Şimdi onu almaya gidiyoruz.
Hakan:Tamamdır.
Alper:Adresi bilmiyorum ama ben.
Hakan:Ben biliyorum biliyorum. Gayrettepeye sür bakalım.
Alper:Tamamdır abi...
-Alper ve Hakan, Aylin'i almaya gelir. Hakan arabanın önünde Aylin'i bekliyodur. Aylin giydiği siyah mini elbiseyle apartmandan çıkarken Hakan kafasını kaldırır ve Aylin'i görür.
Hakan:A-Aylin?
Aylin:Selam Hakan.. Geç mi kaldım?
-Hakan bir şey demez. Aylin'i görünce resmen dili tutulmuştur.
Aylin:Hakan?
Hakan:E-efendim?
Aylin:Geç mi kaldım demiştim. Sen iyi misin?
Hakan:İyiyim iyiyim,yeni geldik zaten bizde.
Aylin:Gidelim mi?
Hakan:Gidelim tabi.
-Hakan, Aylin'in kapısını açar. Aylin bindikten sonra Hakan'da Alper'in yanına biner.
Alper:Abla çok güzel olmuşsun.
Aylin:Teşekkür ederim Alpercim.
Alper:Çok güzel olmuş dimi abi? Semih'in aklı gitmesin.
Hakan:Hi hi çok güzel olmuş.(sessizce) O giden aklı alırım ben.
Aylin:Bir şey mi dedin?
Hakan:Yok yok,sür hadi Alper.
...
-Yaklaşık bir saat sonra buluşma yerine gelmişlerdir. Alper arabadan inip Hakan'ın kapısını açar. Hakan'da Aylin'in kapısını açar ve Aylin'i koluna alır.
Hakan:Uzun zaman oldu.
Aylin:Çok uzun zaman hemde.
-Aylin ve Hakan önde Alper arkalarında eve giderler. Evin önündeki korumalar Semih'e haber verdikten sonra üçünün de üstünü arar ve içeriye alır. Semihle önce Hakan sonra Aylin tanışır ve salona geçerler.
Hakan:Korumalar baya tedbirli Semih Bey. Arabayı ayrı aradılar bizleri ayrı.
Semih:Tedbir önemlidir Hakan Bey. Bu işler hafife alınmaz bilirsiniz.
Hakan:Bilirim ya bilirim.
-Semih,Hakanla konuşurken bakışlarını Hakan'ın yanında oturan Aylin'den ayırmıyordur.
Semih:Siz nasılsınız Aylin Hanım? Nasıl buldunuz burayı?
Aylin:İyiyim teşekkür ederim. Çok beğendim..
Semih:Sevindim.. Evlisiniz öyle değil mi?
Hakan:Evet.
Semih:Çok şanslısınız Hakan Bey. Aylin Hanım kadar güzel birinin size denk gelmesi büyük şans.
Aylin:(gülümser) Teşekkür ederim.
-Hakan ters bir bakış atar. Elini Aylin'in beline sarar.
Hakan:Haklısınız Semih Bey. Sekiz yıldır Aylin hayatımın en büyük şansı benim.
Semih:Sekiz yıl demek.. Baya uzun bir süre.
Aylin:Öyle evet,Londra'da tanıştık Hakanla. Yine Londra'da evlendik.
-Hakan sessizce Aylin'in kulağına eğilir.
Hakan:Londra nerden çıktı? Haberim yok.
Aylin:Bozma sakın.
Hakan:Evet ben işlerim için oradaydım. Aylin de okul için oradaydı. Hayat bizi öyle bir denk getirdi ki.
Semih:Okul için demek? Ne mezunusuz?
Aylin:Iç mimarlık ama yaptığım pek söylenemez. Malum başka işler var önemli olan.
Semih:Iç mimar ha.. Bende evin tasarımını değiştirmek istiyordum yardımcı olursunuz artık bana.
-Hakan, Semih'e ters ters bakmaya devam eder.
Hakan:(sessizce) Yavşak herif!
-Aylin, Hakan'ı dürter.
Aylin:Tabi tabi seve seve.
Hakan:Konumuza gelsek mi artık? Sohbet muhabbet ederiz yine.
Semih:Haklısınız... Konu belli aslında iş sizde bitiyor.
Hakan:Bizden yana bir sıkıntıya düşmezsiniz. Para zamanında teslim biz mücevherleri alalım yeter.
Semih:Hangi ülkelere peki?
Hakan:Neredeyse tüm Avrupa.. Bizde alıcı çok yeter ki burada bulup çıkaralım. Bizde sadece iş için geliyoruz Türkiye'ye zaten. Normalde hayatımız Londra'da.
Semih:Londra... Çok güzel şehir, bayılırım.
Hakan:Bizde çok severiz. Tanışıp birbirimizi sevdiğimiz yerden ayrılmayalım istedik zaten.
-O esnada Aylin'e bir telefon gelir. Aylin ikilinin yanından uzaklaşır. Hakan ve Semih'te işle ilgili konuşurlar. Az sonra Aylin, Hakan'ın yanına gelip elini omzuna koyar.
Aylin:Çocuklar aradı sevgilim, oyuncaklar tamam.
Semih: Oyuncak, çocuk derken? Çocuklarınız da var demek.. Getirseydiniz tanışsaydık onlarla da.
Aylin:Yok öyle değil.
Hakan:Çocuk falan bizde yok henüz.. İşler yoğun işler,çocuk da önemli bir mesele.
Aylin:Şu an vakti değil yani.
Semih:Anladım.. Peki oyuncak falan derken?
Hakan:Bizim iş,oyuncak yani..
Semih:Oyuncak imalatı mı?
Hakan:El üstünde evet.
Semih:Mücevherler oyuncaklarla mı çıkıyor yurtdışına?
Hakan:Evet, en kolayı böyle. Büyük küçük peluş oyuncaklar ama içleri mücevher dolu. Sadece mücevher değil ortaklarımızın istediği mallar da öyle çıkıyor.
Semih:Dahice... Peki nasıl yakalanmıyor gümrük aramasında?
Aylin:Oyuncaklar özel donanımlı hiçbir şekilde belli etmiyor makine içinde kendisini.
Semih:Harika bir şey gerçekten.
Hakan:Aylin sağolsun.. En başından beri onun sayesindedir fikriyle yürüyor bu iş.
Semih:Her erkeğe nasip olmaz böyle dahi bir kadın.
-Aylin tebessüm eder.
Hakan:İşte bir tane vardı o da benimle...
-İşler hakkında bir süre daha konuştuktan sonra Aylin ve Hakan evden ayrılacaktır. Semih kapıya kadar uğurlamaya gider.
Semih:Yarın akşam misafirim olun isterim. Madem iş yapacağız aile olarak tanışalım kaynaşalım. Ne dersiniz?
Aylin:Olabilir aslında.
Hakan:Bize uyar...
...
-Alper,Hakan ve Aylin Semih'in yanından ayrılıp emniyete geçerler. Hüsnü,Engin ve Rıza onları bekliyordur.
Engin:Evet çocuklar durum nedir?
Hüsnü:Aylincim çok güzel olmuşsun.
Aylin:Teşekkür ederim abi..
Hakan:Her şey tam takır gitti abi. Semih inandı bize.
Aylin:Hatta yarın akşam yemeğe bile bekliyor.
Rıza:Harika..
Hakan:Yemeğe hiç gerek yoktu aslında. Direk işe geçseydik bitseydi görev.
Engin:Adamın size güvenmesi lazım Hakan.
Hüsnü:Sen bir şeye mi bozuldun?
Hakan:Herif değişik bir şey abi.
Engin:Nasıl yani?
Alper:Gece boyu Aylin Ablaya yürüdü abi.
Hakan:Alakası yok onunla.
-Aylin ters ters bakar.
Aylin:Yürümek ne demek Alper? Ağzının ayarı yok sende.
Hakan:Tipinde meymenet yok adamın sevmedim işte.
Rıza:Neyse şimdi gidin dinlenin,yarın akşama da buluşmaya gidersiniz. Üçünüz de izinlisiniz,pek ortada dolanmayın görev bitene kadar.
AyHak:Anlaşıldı müdürüm...
...
-AyHak aynı anda otoparka gelmiştir.
Hakan:Gel hadi bırakayım eve.
Aylin:Ters kalıyor gerek yok,giderim ben.
Hakan:Yarım saat alt tarafı,saat geç oldu zaten hadi.
Aylin:İyi peki, sağol...
-AyHak birlikte gider. Bir süre hiç konuşmazlar.
Aylin:Sen tuhaftın bu gece.
Hakan:Ne anlamda?
Aylin:Semih'in karşısında. Her lafına ters cevap verdin nerdeyse.
Hakan:Şerefsiz herifin teki Aylin. Karım diyorum senin için ona rağmen yürüyor adam karşımda sana.
Aylin:Ne demek istiyorsun sen?
Hakan:Kıskandın falan deme Aylin. Şu kılık kıyafetle yavşak bir herifin karşısında hangi ekip arkadaşım olsa aynı tepkiyi verirdim.
Aylin:Hı hı..
-İkilinin bir daha sesi çıkmaz birkaç dakika sonra Aylin'in evinin önüne gelirler.
Aylin:Teşekkür ederim.
Hakan:Rica ederim,yarın görüşürüz.
Aylin:Görüşürüz..
-Aylin arabadan iner,Hakan,Aylin'in dairesinin ışıkları yanana kadar bir yere ayrılmaz.
...
-Ertesi akşam Alper yine önce Hakan'ı sonra Aylin'i almaya gelmiştir. Hakan yine siyah takım elbise giymiştir. Aylin ise bordo ama önceki akşama nazaran biraz daha uzun bir elbise tercih etmiştir. Hakan yine Aylin'i görür görmez gözlerini alamaz üstünden. Bir saat sonra Semih'in evine geldiklerinde önce kısa bir sohbet ederler. Yemeğe geçtikleri sırada iki küçük çocuk salona gelir.
Semih:Gelin bakalım çocuklar..
-Çocuklar Semih'in yanında durur. Aylin gülümseyerek çocuklara bakıyordur.
Semih:Tanıştırayım Mete ve Cemre.
-Hakan çocuklara elini uzatıp tokalaşır.
Hakan:Bende Hakan,merhaba çocuklar.
Mete&Cemre:Merhaba..
Aylin:Çocuklarınız olduğundan bahsetmediniz hiç dün akşam.
Semih:Herkese söz etmem. Aile mahrem bir şeydir sonuçta.
Hakan:Tabii,namus meselesi özellikle.
Aylin:Eşiniz nerede? Onunla da tanışsaydık.
Semih:Mete ve Cemre'nin doğumunda kaybettim onu..
Aylin:Gerçekten mi? Çok üzgünüm, başınız sağolsun.
Hakan:Başınız sağolsun..
Semih:Sağolun.
Mete:Baba bu ablayla abi kim? Neden bize geldiler?
Aylin:Metecim merhaba,Aylin ben..
Mete:Merhaba hoşgeldin.
-Aylin çocuğun yanaklarını sever.
Aylin:Hoşbuldum,çok tatlısın sen.
Semih:Çocuklar Hakan abinizle,Aylin ablanız benim arkadaşlarım. Birlikte iş yapacağız.
Cemre:Ne işi?
Semih:Oyuncak.
Cemre:Oyuncak mı?
-Hakan,Cemre'nin saçlarını sever.
Hakan:Sever misin oyuncakları Cemre?
Cemre:Çok severim. Babam her gün alır bize oyuncak.
Mete:Odamızda her yer oyuncak oldu.
Semih:İstiyorsunuz ama.
Hakan:Yarın da benden size birer oyuncak gelsin mi peki Cemre'cim? Ne istersin söyle bakalım?
-Aylin,Hakan Cemreyle konuşurken gözleri dolu dolu gülümseyerek seyrediyordur.
Cemre:Bilmem sen ne istersen onu getir.
Hakan:Olur..
Semih:Çocuk çok güzel iş aslında.
Hakan:Çok güzel evet bizde çok seviyoruz ama işte.
Aylin:Zamanı var diyelim.
Hakan:Evet zamanı var..
-Yemekten sonra Aylin,Hakan ve Semih bahçede işle ilgili konuşuyordur.
Semih:3Trilyon çok değil mi?
Hakan:Az bile.. İşlenmiş olarak çok fazla sipariş var Semih Bey.
Aylin:İki kamyon oyuncak indi, hemen yükleme bekliyorlar.
Semih:Ben konuştum çocuklarla zaten hazırlanıyor. 3trilyon diyince biraz zaman alır.
Hakan:En kısa sürede halledilir ama değil mi?
Semih:İki gün en fazla.
Aylin:Bence sıkıntı yok. Haftasonuna kadar teslim alalım yeter.
Semih:Haftasonuna size üç tır mücevher yığarım Aylin Hanım ben.
-Aylin gülümser.
Semih:Size bir hediyem var eğer kabul ederseniz.
Aylin:Hediye mi?
-Hakan'ın yüz ifadesi bozulur,ters ters bakmaya başlar. Semih cebinden bir kutu çıkarır. İçinde zarif ince bir kolye vardır.
Semih:Özel işlenmiş bir mücevher. Size çok yakışacak.
Aylin:Ben çok teşekkür ederim.
-Aylin, Hakan'a bakar, Hakan'ın sesi çıkmaz.
Aylin:Ama almasam daha iyi.
Semih:Neden? Size çok yakışacağını düşünüyordum.
Aylin:Eşim dışında kimseden hediye kabul etmem.
-Hakan sırıtırken, Aylin'in elini tutar.
Semih:İzin mi vermiyor yoksa?
Hakan:Ne münasebet?
Aylin:İzinle alakası yok. Doğrusu böyle.
Semih:Anladım..
-Üçlü ellerinde bira bardakları bahçede gezmeye devam ediyordur.
Semih:Bakın size ne diyeceğim.. Yarın akşam çocukların doğum günü partisi var.
Aylin:Aa ne güzel..
Semih:Parti dediğime bakmayın aslında büyükler eğlensin kafa dağıtsın diye. Ortaklardan birkaç arkadaşım gelecek sizde misafirim olun.
Hakan:Güzel fikir. Hayatım ne dersin?
Aylin:Bizim içinde değişiklik olur.
Semih:O zaman bu gece misafirimsiniz.
Hakan:Yok yok gideriz biz.
Semih:Otelde kalmıyor musunuz zaten? Ha orası ha burası? Asla bırakmam.
Hakan:Aylincim?
Aylin:Sen kalalım diyorsan sıkıntı yok sevgilim.
Hakan:Peki o halde...
...
-Geceye kadar sohbet eden üçlü daha sonra odalara çekilir. Aylin ve Hakan, Semih'in gösterdiği odada birlikte kalacaktır.
Aylin:Burda mı kalacağız?ikimiz?
Hakan:Sence Aylin?
Aylin:Kabul etmese miydik?
Hakan:Abartma ama sende.
Aylin:Tek bir yatak koymuşlar birde.
Hakan:Sıkıntı yok ben yerde yatarım.
-Hakan yastığın birini ve yatak örtüsü yere serer.
Hakan:Burası tam benlik.
Aylin:Saçmalama belin tutulur.
Hakan:Ne yapacağız peki?
Aylin:Köşede yatabilirsin.
Hakan:Rahatsız olacaksan şu sandalye de de uyurum farketmez.
Aylin:Saçmalama Hakan, kıvrıl yat şuraya işte.
Hakan:Peki..
-Hakan yatağın bir köşesine Aylin öbür köşesine yatar. İkisi de sessizce duruyodur. Aynı anda dönerler ve göz göze gelirler.
Aylin:Uyumayacak mısın?
Hakan:Uyurum. Sen uyusana.
Aylin:Bende uyurum.
Hakan:Teşekkür ederim.
Aylin:Ne için?
Hakan:Semih'in verdiği hediyeyi almadın ya. Sinilerim daha da zıplayabilirdi.
Aylin:O yüzden yapmadım zaten.
-Aylin, Hakanla göz göze kalmamak için Hakan'a sırtını döner,Hakan ise sadece gülümser. Bir süre sonra ikisi de uyuyakalır. Sabah uyandıklarında ise hiç beklemedikleri bir manzara vardır. Aylin Hakan'ın göğsüne sarılmış,Hakan, Aylin'i kollarıyla sarmıştır. Aylin'in saçları Hakan'ın yüzündedir. Hakan uyandığında ne olduğunu anlamaz. Yüzünden saçları çekip kollarının arasındaki kadına baktığında gülümser. Saçlarının kokusunu içine çeker. Ne çok özlemiş olduğunu farkeder. Birkaç dakika sonra Aylin uyanır. Ne olduğunu anlamadığı için anlık tebessüm etse de hemen Hakan'ın kollarının arasından çıkar.
Hakan:Sana da günaydın.
Aylin:Ne oldu gece? Niye öyle uyuduk biz? Hakan!?
Hakan:Hiçbir şey olmadı yani ben hatırlamıyorum. Sadece böyle uyumuşuz. Alışkanlık sanırım.
Aylin:Ne alışkanlığı ya?
Hakan:Hatırlarsan biz her sabah böyle uyanırdık Aylin. 4 yıl önceye git bı.
Aylin:Tamam tamam neyse..
...
-Akşama kadar Semih ve AyHak vakit geçirip işlerle ilgilenirler. Akşama doğru misafirler eve gelmeye başlamıştır. AyHak bir köşede kadehlerini yudumlarken Semih konuklarla ilgilenir. Aylin gelen telefonla konuşup Hakan'ın yanına döner.
Hakan:Ne diyor?
Aylin:Vericiyle dinleme cihazlarını halledin diyor.
Hakan:Burası kolay. Yukarıya da koymak lazım.
Aylin:Hallederiz.
-Aylin çantasından küçük bir verici çıkarıp çaktırmadan Hakan'a uzatır. Hakan belli etmeden misafirlerle konuşurken bir iki masanın altına yerleştirir.
Aylin:Hayatım az odaya mi çıksak?
Hakan:Çıkalım canım.
Semih:Bir sıkıntı mı var?
Aylin:Yok yok az odaya çıksak iyi olur sadece.
Semih:Bakın keyfinize.
Hakan:Sağol.. Hadi canım.
-Hakan elini Aylin'in beline yerleştirir ve üst kata çıkarlar. Her odaya bir verici koyuyorlardır. En son Semih'in çalışma odasına gelirler.
Hakan:Kamerayı buraya koymak en iyisi.
Aylin:Sen kapıda bekle, hallediyorum hemen. Vericiler tamam mı burada?
Hakan:Tamam tamam. Sen hallet hadi.
-Aylin kemarayı yerletirirken Hakan kapıda gözcülük yapar. Birkaç saniye sonra beklemedikleri bir şey olur. Semih telefonla konuşarak odaya geliyodur. Hakan kapıyı kapatıp Aylin'e döner.
Hakan:Semih geliyor!
Aylin:Nasıl çıkacağız?
-Aylin de kapının yanına gelir.
Aylin:Deşifre olacağız.
-Semih'in ayak sesleri iyice yaklaşır.
Hakan:Bu kadar gelmişken bitemez... Özür dilerim.
-Semih tam kapıyı açarken Hakan, Aylin'in dudaklarına kapanır ve şehvetle öpmeye başlar. Aylin şaşırsa da kapı açıldığı an o da karşılık vermeye başlamıştır. Deli gibi öpüşürken Semih olduğu yerde kalakalır.
Semih:Hassiktir!

................1.BölümSonu..........

AyHak Hayali Senaryolar✨Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin