'SÖZ'

740 21 10
                                    

-Aylin'in nikah günü yaklaşıyordu. Hakanla arasına iyice mesafe girmiş, olaylar da bile olabildiğince az diyalog kuruyorlardı. Aslında bunu yapan Hakandı. Her ne kadar içi acısa da Aylinle mümkün olduğunca az bir araya geliyor az konuşuyordu. Aylinde kendinde değildi birkaç gündür. Hakan'ın tavrını ve hallerini gördükçe düşünmeden edemiyordu. Bir yanda Hakan bir yanda Elif'e verdiği söz vardı. Serdar'ın dediği gibi Elif mutlu olsun diye olacaktı bu evlilik ama Aylin çok tereddüt etmeye başlamıştı.

-Nikahtan bir gece önceydi. Hakan iki şişe bira almış sessiz sakin yer arayıp Gazi Cafe'yi bulmuştu. Geldiğinde sadece Metin vardı cafede.
Metin:Abi hoşgeldin.
Hakan:Nasılsın aslanım?
Metin:İyi abi,sen nasılsın? Hayırdır bu saatte?
Hakan:Biraz sessiz sakin bir yerlere ihtiyacım vardı. Açık mısınız? Gerçi rahatsız etmem şurada bir iki şişe sadece.
Metin:Tabi abi tabi.
Hakan:Sağol kardeşim.
Metin:Ben içerdeyim abi,bir ihtiyacın olursa.
Hakan:Sağol,sağol Metin.
-Metin içeriye geçerken Hakan'da en köşede ki masaya oturdu. Uzun bir süre öylece donmuş gibi durdu Hakan. Havanın soğukluğu içine kadar işlemişti. Daha sonra bir şişe bira çıkardı ve içmeye başladı.
Hakan:Aile.. Ailesi olacak işte. Seninle kurmak istediği ama kuramadığınız ailesi başkasıyla olacak Hakan. Mutlu olacak ama işte,annelik yapacak. Tek istediği bu değil miydi zaten?
-Hakan kafasını geriye atar, gözleri iyice dolmuştur.
Hakan:Neden Aylin? Neden geldin madem böyle olacaktı?
-O esnada Hüsnü gelmişti.
Hüsnü:Bunu kendi kendine değil de Aylin'e sorsaydın ya aslanım.
Hakan:Abi?
-Hakan gözyaşlarını silip,elindeki şişeyi kenara bırakır.
Hüsnü:İç aslanım iç başka türlü atamazsın içindekileri.
Hakan:Sen nerden? Metin mi?
Hüsnü:Evet,hali hiç iyi değil Hakan abinin dedi. Gelip kendim göreyim dedim haklıymış.. Ne oluyor aslanım?
Hakan:Ne olsun abi? Bana bir şey olduğu yer gördüğün gibi yerimde sayıyorum hatta daha da dibe batıyorum.
Hüsnü:Peki Aylin?
Hakan:Aylin hayatını kuruyor abi. Hakettiği mutluluğu aradı buldu.
Hüsnü:Mutlu mu gerçekten? Yanındaki kişi mutluluk verebilecek mi ona?
Hakan:Evleniyor abi,Aylin bir karar verdiyse doğruyu yapıyordur...
Hüsnü:Emin misin?
Hakan:Aylin'i sen benden iyi tanırsın abi.
Hüsnü:Evet ve biliyorum ki Aylin'in aklı çok karışık. Sevmiyor o adamı.
Hakan:İyi de evleniyor abi.
Hüsnü:Elif için..
Hakan:Elif için?(acı bir tebessüm) çocuk için ya.. Ne olduysa zaten.. Ama mutlu olsun abi,çocuk içinde olsa mutlu olsun. İlerisi daha güzel olur belki onun için. Hayal ettiği şeye sahip olsun. Elif çok güzel bir çocuk, Aylin çok iyi gelir ona.
Hüsnü:Nasıl yapacaksınız peki? Sen böyle o öyle?
Hakan:Bilmiyorum abi... Bildiğim tek şey Aylin mutlu olsun yeter...
...
Aylin'de Birceyle oturmuş sohbet ediyordu. Aylin'in de durgunluğu Bircenin gözünden kaçmamıştı.
Birce:Abla yarın büyük gün ama sen hala kararsız gibisin.
Aylin:Gibi değil öyleyim zaten.
Birce:Ama dönüşü yok bunun. Bir kez evet dedin adama. Elif var bir de çok mutlu,hevesli çocuk.
Aylin:Elif için zaten her şey Birce. O mutlu olsun diye,kendini eksik hissetmesin diye.
Birce:O mutlu olsun diye.. Peki kendini düşünmüyor musun? Sen ömür boyu pişman olacağın bir karar veriyor olabilirsin. Elif mutlu olsun diyorsun ama sen mutlu olacak mısın?
Aylin:Elif mutluysa bende mutluyum Birce,biliyorsun.
Birce:Peki Hakan abi?
Aylin:Onu konuşmayalım hiç lütfen.
Birce:Sen nasıl istersen...
...
-Ertesi gün herkes hazırlanmış nikaha gidecekti. Hakan hariç tabiki.. Hakan,Arda ve Emre devriyedeydi. Arda ve Emre, Hakan'ı yalnız bırakmak istememişti. Hakan'ın gözünde gram uyku olmadığı her halinden belliydi.
Emre:Bı izin alsaydın keşke sen bugün. Uyumamışsın belli.
Arda:İzne gerek yok bırakalım mı abi seni eve?
Hakan:Yok yok devriye daha iyi. Kafam dağılıyor.. Dönsene sağdan sahil tarafına.
Emre:Peki..
-Hakan sürekli telefona bakıyordu sanki bir haber gelecekmiş gibi...
...
-Aylin ise evde tek başına hazırlanıyordu. Hazırlanırken Pınar aramıştı.
Pınar:Ne yaptın Aylin? Gelelim dedim o kadar istemedin. Hazırlanabildin mi?
Aylin:Hazırlanıyorum Pınar, sağol. Çıkacağım az sonra. Birce'yi bile gönderdim zaten.
Pınar:Sesin niye bozuk? Iyi misin sen?
Aylin:Iyiyim iyiyim..Neyse ben çıkarken ararım. Siz geçin salona.
Pınar:Tamam canım..
-Aylin telefonu kapatır. O da uzun uzun sürekli telefona bakar.
Aylin:Ne bekliyorsun Aylin? Ne diye bekliyorsun?
...
-Aylin hazırlanıp yola çıkmıştı. Yolda giderken Serdar, Aylin'i aradı.
Serdar:Nerde kaldın? Elif sorup duruyor sürekli.
Aylin:Yoldayım Serdar.
Serdar:Alsaydık keşke seni de evden.
Aylin:Gerek yok geliyorum zaten.
Serdar:Tamam kızma.. Elif sürekli soruyor annem gelmedi mi diye.
Aylin:Oyalayıver Serdar, geliyorum işte.
Serdar:Tamam tamam...
-Aylin telefonu kapatıp söylenir. Nikah salonuna az bir mesafe kala açık kalan telsizden bir anons duyulur.
Anons:.... Sokakta çatışma,acil destek istiyoruz. Kalabalık bir grup acil destek.
Aylin:Arda? Arda'nın sesi bu?(telsizle) 4542-4544 Arda duyuyor musun beni? Durum ne?
Arda:Abla acil desteğe ihtiyacımız var,çok kalabalık burdakiler.
Aylin:Tamam tamam ben geliyorum, geliyoruz hemen.
-Aylin ani bir şekilde direksiyon kırarak çatışma olan adrese yönelirken destek ekipte ister. Aylin olay yerine geldiğinde çatışma devam ediyordur. Hemen arabadan iner ve mevzilenip ateş etmeye başlar. Hakan, Aylin'in geldiğinizde görür ve seslenir.
Hakan:Senin ne işin var burada? Nikaha gitmedin mi?
Aylin:Ne demek ne işin var? Anons geçmediniz mi?
Hakan:Geç kalacaksın Aylin.
Aylin:Burda çıkarsak yetiştirirsin Hakan Komiserim! Hay Allah'ım ya. Ne haldeyiz düşündüğü şeye bak.
-Aylin'in içinde tuhaf bir his vardır ama asla anlamaz. Hakan'a baktığında yeleği olmadığını görür.
Aylin:Hakan senin yeleğin nerede? Neden giymedin?
Hakan:Vakit olmadı, boşver beni dikkat et.
-Az sonra destek ekipte gelir ama çatışma devam eder. Karşı taraf yoğun bir şekilde ateş ederken Hakan,Aylin'e dönen silahları farkeder. Çatışma seslerinden Aylin'e sesini duyuramayınca yanına gitmekten başka çare bulamaz.
Hakan:Aylin mevzilen Aylin! Aylin sana diyorum.
-Aylin, Hakan'ın yerinden çıktığını görür.
Aylin:Ne yapıyorsun kal orda!
-Hakan tam Aylin'in yanına geldiğinde karşıdan gelen mermiyi görür ve Aylin'in üstüne kapaklanır.
Hakan:Aylin!
-O an Aylin'in üstüne kapaklansa göğsünden vurulur. Kafasını kaldırdığında göz göze gelirler.
Aylin:Ha-Hakan..
Hakan:(gülümser)Iyi misin?
-Hakan doğrulur, yaralandığını farketmemiştir. Hakan'ın Aylin'in üstünde kan görmesiyle vücudunda sızı hissetmesi bir olur.
Hakan:A-Aylin...Sen..kan var..
-Hakan dizlerinin üstünde kalırken Aylinde doğrulur ve önce üstündeki kanı sonra Hakan'ın göğsündeki yarayı farkeder.
Aylin:Hakan sen yaralısın hayır hayır..
-Hakan daha fazla dayanamaz ve düşer. Düşmesiyle ağzından kan gelir. Aylin hemen Hakan'ın başına gelir,yarasına bastırır.
Hakan:Ben.. Korudum seni..
Aylin:Dayan Hakan, yalvarırım dayan.
Hakan:(gülümser)Elif'e dediğim gibi seni korudum Aylin..(öksürür) Elif'e verdiğim sözü tuttum.
Aylin: Ambulans çağırın Arda! Emre ambulans çağırın.
-Aylin ağlarken Hakan'ın kan içindeki yüzünü seviyodur.
Aylin:Bırakma beni Hakan, bırakma. Seni koruyamadım bırakma beni.
Hakan:Git, nikaha yetiş hadi.
Aylin:Saçma sapan konuşma.
Hakan:Mutlu olmayı hakediyorsun Aylin.
Aylin:Sus yalvarırım sus Hakan,konuşma öyle.
Hakan:Seni çok seviyorum Aylin.
-Aylin ağlayarak Hakan'ın yüzünü severken konuşur.
Aylin:Bende seni çok seviyorum Hakan,ben yalnızca seninle mutluyum. Ne olur bırakma beni..
-Hakan gülümserken gözleri kapanır ve ardından ambulans sesi duyulur.
Aylin ambulansta Hakan'ın yanına binmiştir. Ard arda gelen telefonlara daha fazla dayanamaz ve en sonra Rıza'nın telefonunu açar.
Rıza:Aylin nerde kaldın kızım? Seni bekliyoruz hepimiz.
Aylin:(ağlayarak):Baba..
Rıza:Ne oluyor Aylin?
-Salonda ki herkes ayaklanır. O an doktor Yağız'a da telefon gelir,hastaneden aranıyordur.
Aylin:Baba,Hakan.. Hakan vuruldu baba.
Rıza:Ne? Ne diyorsun Aylin sen?
Aylin:Çok kötü baba çok kötü. Buz gibi, kan içinde her yeri.. Her yeri kan oldu baba, gidiyor Hakan.
Rıza:Biz geliyoruz hemen kızım..
-Rıza ve Yağız aynı anda telefonu kapatır.
Yağız:Hakan Komiseri getiriyorlarmış hastaneye,ağır yaralı dediler.
Hüsnü:Allah kahretsin..!
...
-Hastaneye gelir gelmez,Hakan hemen ameliyata alınır. Aylin ameliyathane önünde tek başına kalmıştır. Kan içindeki ellerine kitlenmiştir gözleri.
Aylin:Gitmezsin sen gitmezsin Hakan.. Ben gittim sen hala burdaydın şimdi de gitmezsin sen..
-Arda ve Emre de hastaneye gelmiştir.
Emre:Komiserim?
-Aylin ses vermez.
Arda:Ben su alıp geliyorum.
-Emre, Aylin'in yanına oturur.
Emre:Güçlüdür Hakan, dayanır. Sen daha iyi bilirsin hatta.
Aylin:Güçlüdür Hakan ama dayanır mı bilmiyorum.. Biz daha önce hiç..
-Gözleri dolu Emre'ye bakar.
Aylin:Biz daha önce hiç yaşamadık bunu Emre. Hiç beklemedim böyle Hakan'ı ben. Herkesi bekledim, burada kaç kişiyi kaç kardeşimi kaybettim ama Hakan'ı hiç beklemedim.
-Arda su getirdiğinde ekipte gelmişti hastaneye. Doktor Yağız koşarak ameliyathaneye gitti.
Hüsnü:Aylin?
Aylin:Abi?
Hüsnü:Ne oldu? Nasıl Hakan?
Aylin:Çok kötü abi,çok kan kaybetti.
Rıza:Nasıl oldu bu? Emre?
Emre:Ihbar geldi gittik ama çatışma çıktı. Üçümüzdük sadece sıkışınca destek istedik Aylin geldi destek ekiple. Sonra bir anda yerde gördük Hakan'ı.
Aylin:Benim yüzümden..
Hüsnü:Ne?
Aylin:Benim yüzümden vuruldu.
Hüsnü:Şşt, kızım..
-Aylin hıçkırarak ağlar.
Aylin:Beni korumak isterken vuruldu Hakan, abi. O atlamasa üstüme ben olacaktım şimdi orda. O iyi olacaktı şimdi.
-Pınar, Aylin'in yanına oturur.
Pınar:Aylincim yapma lütfen.
Aylin:Görmedin Pınar,çok kötüydü Hakan görmedin sen.
-Elif, Aylin'i ağlarken görür ve yanına gelir.
Elif:Annecim..
Aylin:Elif.
Elif:Üzüldün mü?
Aylin:Üzüldüm.
Elif:Kim üzdü seni?
Aylin:Bir arkadaşım hasta oldu kızım.
Elif:Arkadaşın hasta mı oldu? O abi mi? Seni koruyorum diyen?
Aylin:Evet kızım,beni korurken...
-Aylin, Pınarın omzuna kapanarak ağlar. Serdar, Elif'i uzaklaştırır.
Aylin:Beni korumak isterken vuruldu,benim yüzümden vuruldu.
...
-Aradan birkaç saat geçtiğinde Aylin'in ağlaması durmuştu ya da gözyaşı dökemiyordu sadece artık. Ekip çatışmaya girenlerin sorgusu için merkeze geçerken hastanede Ayla,Pınar,Nazike ve Rıza kalmıştı. Serdar da Elif'i alıp gitmişti. Pınar elinde bir bardak suyla geldi Aylin'in yanına.
Pınar:Su olsa iç Aylin,hadi.
Aylin:Istemiyorum Pınar.
Ayla:Olmaz ki böyle Aylincim. Saatlerdir gözyaşı döktün sadece.
Aylin:Başka bir şey gelmiyor ki elimden Ayla abla..
-Kimse bir şey demez. Aylin birkaç dakika sessizlikten sonra konuşmaya devam eder.
Aylin:Ben çok üzdüm Hakan'ı. Gidişimle gelişimle yaptığım her şeyle çok üzdüm onu. Bencillik yaptım kendimi düşündüm gözüm onu görmedi.. Kendim mutlu olmak isterken onu elimle ittim. Oysa bana adım atmıştı.. Yeniden başlayabilirdik biz...
Pınar:Kendine de haksızlık ediyorsun Aylin. Ikinizde mutlu olmayı çok hakediyorsunuz. Bence hala ümit var ikiniz için de.
Aylin:Çıkar mı o ameliyattan Pınar? Bırakırsa beni?
Pınar:Bırakmaz bırakamaz seni o.
-Sabaha karşı ameliyat bittiğinde doktor Yağız gelmişti Aylinlerin yanına.
Rıza:Iyi bir haber ver bize Yağız.
Yağız:Ne kadar iyi ne kadar kötü bilemiyorum.. Çok dayandı kan kaybına rağmen,kurşunun olduğu yere rağmen çok dayandı. Hayati tehlikesi var sadece 48 saati atlatırsak rahat bir nefes alabiliriz.
Aylin:Atlatamayabilirde yani öyle mi?
Yağız:Maalesef ki evet.. Dediğim gibi göğüsten aldığı kurşun çok büyük hasar vermiş. Kalbe isabet etmemiş olması büyük mucize. Bekleyeceğiz ve sabredeceğiz hep birlikte.
-Aylin oflayarak olduğu yere oturduğunda tekrar ağlamaya başlar. Aylin'in o haline ne bir şey yapabilirler ne bir şey diyebilirler.
...
-36 Saat geçtiğinde Hakan hala kendine gelmemişti. Aylin perişan halde uykusuz hastanede bekliyordu Hakan'ı. Saatlerdir bir haber gelişme olmaması delirtecek gibiydi Aylin'i. Zaten ayakta zor dururken Serdar ve Elif geldi hastaneye. Elif "annecim" diyerek koşarak sarıldı Aylin'e.
Aylin:Elif.
Elif:Seni çok özledim,gelmedin.
Aylin:Işim var benim, telefonda söyledim ya sana da.
Serdar:Aylin nasılsın?
Aylin:Nasılım sence? Görmüyor musun?
Serdar:Bir haber yok mu hala?
Aylin:Hayır... Bekliyorum, bekliyoruz.
Serdar:Sadece sen bekliyorsun bence.
Aylin:Ne?
Serdar:Senden başka kimse yok baksana.
Aylin:Şu an ben varım Serdar ama bunun hiçbir önemi yok.
Serdar:Nikahta yarım kaldı.. Gelseydin eğer..
Aylin:(yüksek sesle)Ne nikahı ya? (Ses tonunu alçaltır) Ne nikahından bahsediyorsun sen Serdar?
Serdar:Sen bana evet dedin Aylin! Eski kocan vurulmasa şimdi evliydik biz.
Aylin:Ya sen nasıl bencil bir insansın Serdar? Görmüyor musun ne haldeyim ben? Görmüyor musun Hakan ne halde? Eski kocam olmasa bile ekip arkadaşım o benim ekip arkadaşım!
Serdar:Ben mi bencilim Aylin? Ben sadece seni sevdim! Sen yüzüme bakmazken ben sabırla senin beni sevmeni bekledim. Belki dedim evlenirsek aile olursak Elif'i sevdiği gibi beni de sever dedim!
Aylin:Elif'i seviyorum çok seviyorum hep seveceğim ama dahası yok Serdar. Sen kendinde dedin seninle Elif için evlenecektim ama hata olacakmış..
Serdar:Hata?
Aylin:Evet hata.. Bak çünkü benim sevdiğim insan içeride can çekişiyor hemde benim yüzümden. Beni korumak isterken vuruldu Hakan. Ben zarar görmeyeyim diye kendini kurşunların önüne attı. Bunu ilk defa da yapmadı hemde. Biz tanıştığımız günden beri defalarca yaptı sayısını ne ben bilirim ne de o.. Ama ben bir kez olsun koruyamadım onu..
-Aylin konuşmaya devam edecekken Hüsnü gelmişti hastaneye.
Hüsnü:Aylin,durum ne kızım?
Aylin:Abi hoşgeldin..
Hüsnü:Merhaba Serdar.
Serdar:Merhaba..
Aylin:Bir süre hatta ben arayana kadar görüşmeyelim konuşmayalım Serdar olur mu?
Serdar:Görüşmeyelim?
Aylin:Görüşmeyelim evet,Elif için belki ara sıra sadece o kadar.
Serdar:Elif için tabi...Peki Aylin..Elif hadi kızım.
Elif:Annem?
Aylin:Elifcim ben seni arayacağım şimdi babayla git tamam mı?
Elif:Tamam..
-Serdar gider,Aylin yoğun bakımı izleyen Hüsnü'nün yanına gelir.
Hüsnü:Nasılsın?
Aylin:Iyi değilim abi. Hakan kendine gelene kadar hiç iyi değilim.
Hüsnü:Serdar'ı sevmiyorsun değil mi?
Aylin:...
Hüsnü:Bende ki de soru. Onu sevsen burda Hakan için gözyaşı döküp tersler miydin o adamı. Üstelik Hakan vurulmasa evleneceğin adamı.
Aylin:Elif içindi abi.. Ben Elif'e annelik yapmak istedim. Tatmak istediğim duyguyu, mutluluğu tatmak istedim sadece.
Hüsnü:Nikahtan bir gece önce konuştuk Hakanla.. Sabaha kadar içti gazide. Hem ağladı hem söyledi hem içti.
Aylin:Ağladı mı?
Hüsnü:Sen mutluluğu başkasında buldun diye ağladı bunları söylerken kendinde değildi kör kütük sarhoştu tabi. Sen başkasını seviyorsun diye ağladı ama senin de mutlu olmanı o kadar istiyordu ki. Aylin bir karar verdiyse doğrusunu yapar,o mutlu olsun hayallerini yaşasın yeter dedi.
Aylin:Hata olacakmış.. O nikaha gitseydim evet deseydim hata olacakmış. Tamam belki Hakan beni korumak için vurulmuş olmayacaktı ama..
Hüsnü:Sen mutsuz olacaktın evet diyerek çünkü o hayallerin, mutluluğun içinde Hakan yok.
Aylin:Evet..
Hüsnü:Neden böyle oluyor Aylin? Sen veya Hakan,ikinizde birbirinizi çok severken küçücük bir adıma bakarken niye bu mesafe ayrılık.
Aylin:Ben tekrar aynı şeyleri yaşamaktan korkuyorum abi. Hakan'ı mutsuz etmekten korkuyorum.
Hüsnü:Yanlış düşünüyorsun ama.. Geçenlerde aranız ne kadar iyiydi hatırlasana.. Hakan da ne kadar mutluydu. Dört yıl sonra ya dört yıl sonra sen gelince gözleri güldü bu çocuğun.
Aylin:Yüzü güldü ama bir de şimdiki haline bak.. Can çekişiyor benim yüzümden.
Hüsnü:Geçecek uyanacak ama emin ol seni bırakmaz.
Aylin:Bırakmaz değil mi?
Hüsnü:Kaç yılınız geçti birlikte Aylin. Sen benden iyi tanıyorsun onu. Onun senden vazgeçtiği bir dünya yok..
Aylin:Bende ondan vazgeçemem ki..
-Aylin gülümser.. Biraz sonra Hüsnü, Yağızla konuşmuş Aylin'in Hakan'ın yanına girmesi için izin almıştı. Aylin hazırlanıp yoğun bakıma geldi ve Hakan'ın başucuna oturdu.
Aylin:Özür dilerim.. Her şey için özür dilerim. Gittiğim için geldiğim için sana yaşattığım her şey için burda olduğun için özür dilerim Hakan.. Ben giderken mutlu olmanı istedim sadece.. Geldim belki çok büyük hata yaptım ama sen yerindeydin fakat ben kendimde değildim. Senin gözünün önünde senin gözüne sokar gibi yaşadım ne yaşadıysam. Elifle aile olmak istedim istedim ama olmayacakmış.. Çünkü o ailenin bir parçası sen değilsin Hakan. Ben senin hayatına girerek belki de çok büyük hata yaptım. Sen eğer başkasıyla evlenmiş olsaydın baba olacaktın. Ben kendi kaybettiğim anneliğime bir de senin babalığını ekledim. Kendim çocuk sahibi olamayacağım gibi seni de buna mahkum ettim.. Bir küçük mutluluktu benim seninle istediğim.. Bunu tek başıma Elifle olacağını sandım ama yanıldım. Sen vurulmamış olsan bile ben dönecektim o masadan.. Yapamayacaktım çünkü.. Senin gözünün önünde senin olmadığın bir hayatı yaşayamazdı. Sana bunları yaşattığım için affetmeyeceksin belki de beni haklısın da ama gitme olur mu? Ben yalnızlığı seninle unuttum, mutluluğu yıllar önce sende buldum. Gitme olur mu Hakan.. Ben seni kaybetmeyi hiç yaşamadım yaşatma bana ne olur bunu. Hiç beklemedim seni böyle,hiç bu korkuyla yanmadı canım yakma da olur mu? Benim yüzümden buradasın şimdi ama yapma bırakma beni..
-Aylin, Hakan'ın yanağına bir öpücük bırakır ve gözyaşları Hakan'ın yüzüne düşer. Aylin tam çıkarken Hakan sessizce konuşur.
Hakan:Yanmasın canın,gitmedim.
Aylin:Hakan?
-Aylin hemen Hakan'ın yanına döner. Gülümseyerek yüzünü sever.
Aylin:Uyandın Hakan, bırakmadın beni.
Hakan:Yapamazdım ki..
Aylin:Ben doktora haber veriyorum bekle beni..
Hakan:Gidemem zaten bir yere.
...
-Hakan kontroller sonra odaya alınmıştır. Gelenler gidenler sonrası yanında sadece Aylin kalmıştır.
Aylin:İyi misin? Bir şey istiyor musun? Ağrın var mı?
Hakan:İyiyim, bir şey istemiyorum.
Aylin:Bana kızgınsın değil mi? Haklısın ben çok üzdüm seni canını yaktım. Benim yüzümden..
Hakan:Aylin sus.. Konuşmayalım lütfen. Ben duyacağım her şeyi orada duydum.
Aylin:Orada?
Hakan:Başucumda.. Üzüntüden mi öyle konuştun gerçek mi dediklerin?
Aylin:..
Hakan:Üzüntüden yani?
Aylin:Hayır gerçek.. Her kelimesi gerçek.
Hakan:Beni hala seviyorsun yani değil mi?
Aylin:Hı hı.. Anladım ki benim seni sevmekten vazgeçme gibi bir lüksüm yok.
Hakan:Nasıl yani?
Aylin:Hayatımın merkezi sensin çünkü. Hayatımın tam ortasında olan birinden nasıl vazgeçerim başkasına giderim? Nasıl sevmeyi unuturum onu?
Hakan:Aynı şeyler benim içinde geçerli. Çok hata yaptım çok gelip gittim ama sensizliktenmiş. Sen gelince kendime geldim ben.
Aylin:Ben benden nefret edersin sanıyordum ya da beni istemezsin diye..
Hakan:Böyle bir şey mümkün mü? Kıyabilir miyim sana ben?
Aylin:Değil mi?
Hakan:Asla...
-Bir süre ikisi de susar. Yan yana oturduklarından kafalarını ne zaman kaldırsalar göz göze gelirler.
Hakan:Aylin.
Aylin:Efendim.
Hakan:Öpsen ya beni..
Aylin:Ne?
Hakan:Yoğun bakımda öptün yine öpsen ya beni..
-Aylin yaklaşır ve Hakan'ı yanağından öpecekken Hakan kafasını çevirir ve dudak dudağa gelirler. Aylin öptüğü an Hakan geri çekilmesine izin vermez ve öpmeye devam eder.
Hakan:Şimdi geçti ağrılarım..
Aylin:(güler)Serseri.
Hakan:Sana serseri...
-Aylin, Hakan'ın omzuna yatarken ikisinin de yüzünden huzurun verdiği tebessüm vardır...

                            .......

AyHak Hayali Senaryolar✨Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin