12. Yardım

76 4 0
                                    

"Nereden başlıyoruz?" Rüzgar böyle diyince İpek biraz düşündü ve herkesi eşleştirdi.

" Ada ve Rüzgar, Aslı ve Kuzey, bende odamda olucam." Hepimiz İpeği dinlerken Kerem konuştu.

"Eeeee ben nolucam." İpek Kereme baktıktan sonra.

"Valla napıyorsan yap orasını düşünmedim."

"Tamam işime gelir benimde zaten." Kerem tam kapıdan çıkarken Rüzgar arkasından seslendi.

"Eğer bize yardım etmezsen yarın bulaşıklar sende olucak ve iki gün bulaşık yıkamış olucaksın." Kuzey hemen bu fikre atıldı.

"Kerem git kardeşim sen boşver ben senin yerinede yaparım." Anlaşılan bulaşık sırası yarın Kuzeyde olucaktı. Kerem biraz kapıda durdu sonra oflayarak yanımıza geldi.

"Peki ben napıcam?" Ben hemen aklımda ki fikri ortaya ortaya koydum.

"İpeğe yardım edebilirsin mesela." Kerem oflayarak İpeğin odasına geçtikten sonra hepimiz görev yerlerimize dağıldık.

Rüzgar ile odama girdikten sonra hemen kolileri açmaya başladık. O masamın üstünü silerken bende koliden çıkan eşyaları siliyor sonra kuruluyordum ama fark ettim ki ortam fazla sessizdi Rüzgara baktım dalgın gibiydi aslında şuan şaka yapması gerekirdi acaba ona niye aşağıda öyle davrandığını sormaya karar verdim.

"Rüzgar?"

"Efendim Ada." Ada bu ikinci kez oluyor Rüzgarın ne zaman canı sıkkın olsa bana ismimle hitap eder.

"Ne oldu canın sıkın gibi." Biraz bana baktıktan sonra geri masaya baktı.

"Boşver."

"Rüzgar senin canın gerçekken sıkkın bişey mi oldu."

"Evet Ada canım sıkkın konuşmak istemiyorum." O an donup kalmıştım bana ilk kez bu kadar sert tonda konuşmuştu.

"Tamam Rüzgar ne zaman anlatmak istersen dinlerim." Diyip işime geri dönmüştüm. Rüzgar hemen naptığını fark edip yanıma geldi ve bana sarıldı.

"Özür dilerim sinirimi senden çıkardım ama durumun seninle hiçbir alakası yok, gerçekten çok özür dilerim Bal göz lütfen beni affet." Rüzgar ağlıyordu bana sarılarak ağlıyordu o an sanki içimden bir parça koptu nedensizce bende ağlamaya başladım birbirimize sarılıp ağlıyorduk. Biraz öyle kaldıktan sonra geri çekildik. Bir birimize baktık gözlerimiz ağlamaktan kızarmış olsa bile bunu umursamadık. Rüzgarı biraz inceledim, kirpikleri ıslaktı, gözleri ve burnu kızarmıştı. Bu haliyle o kadar tatlı göründü ki gözüme yani utanmasam yanaklarını sıkardım.

"Ne o benimi inceliyorsun Bal göz." O an haddimden fazla baktığımı anladım.

"Eee sende bana bakıyordun yoksa sende beni mi inceliyorsun."

"Evet seni inceliyorum." Bunu söyleyeince biraz şok oldum bu kadar açık sözlü olmasını beklemiyorudum. Biraz cesaret alıp aklımda ki soruyu sordum.

"Ne görüyorsun."

"Ağlayınca daha güzelsin, gözlerin daha güzel daha parlak görünüyor, kızaran yanakların ve burnunla küçük bir kız çocuğundan farkın yok ve çok tatlı görünüyorsun."  Rüzgarın kullandığı kelimeler beni hem utandırsa da bir yanda kalbimin atışı hızlanmıştı ve bana aklımdaki soruyu sordu.

"Peki sen ne görüyorsun?" Hiç düşünmeden aklımdakileri söyledim.

"Çok yakışıklı görünüyorsun, kirpiklerin çok güzel, kızaran gözlerin ve burnun çok tatlı." Hiç düşünmeden bunları söylediğim için kendime her ne kadar kızsamda bir yandan gurur duyuyordum. Rüzgar bu sözlerimin üzerine biraz bana baktı oda ben gibi bunları söyliyebileceğimi beklemiyordu. Sonra başını öne eğip güldü. O an o atmosferi bozmak istemesem de merakıma yenik düşüp o soruyu sordum.

PartnerimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin