Üşütmeyen ılık rüzgarı tenimde hissetmemle,saçlarımın uçuşması bir oldu. Birinin kucağında olduğumu fark edince hızla gözleri açtım ve açtığım hızla yummam bir oldu.
Ilgaz'ın kucağında eve doğru yürüyorduk. Heyecanımdan düzensizleşen nefes alış verişlerim ılgaz'ın kafasını daha da yakınımda hissetmeme neden olurken kızardığıma adım kadar emindim.
- Buldun rahat yeri tabii
Utanmalı mıyım ? Hiç de bile !
Gıcıkça gözlerimi araladım .- Tüh ya yakalandım! hadi indir beni
-Olmaz
-Ilgaz uyandığıma göre indirebilirsin, yürüyebilirim
- Geri uyu öyleyse ,bırakmak istemiyorum seni .
-Bulut görürse o da seni bırakmak istemez ama
- Bulut'un bir işi varmış 2 saate dönerim dedi
Demek ondan bu kadar rahattı . Tabii buldu fırsatı ..
Arkama baktığımda aynı şekilde Burak da Ayça'yı taşıyordu ama Ayça gerçekten uyuyordu bir bebek misali. Ilgaz yavaş adımlarla bahçeye girdi ve kapının önüne geçip cebinden anahtarı çıkarmaya çalıştığında fırsattan istifade indim kucağından.
Bozulmuş bir suratla bana bakarken ben ise sırıtarak ona bakıyordum.
İçeri girdiğimizde burayı ne kadar özlediğimi farkettim . En son 4 yıl önce amcamların yanına gelmiştik buraya onlarda şuan babamlarla yurt dışında olduğu için tüm koltukların üzerinde beyaz çarşaflar vardı.koltukların üzerinde ki çarşafları kaldırırken Burak birine Ayça'yı yatırdı. Sanırım yengem mobilyaları değiştirmişti çünkü en son beyaz olan koltuklar yerine koyu kahve renginde L koltuklar gelmiş, koltukların hemen arkasında büyükçe bir yemek masası ve mutfakla salon birleştirilerek amerikan mutfağı haline gelmişti .
Salonun kahverengi ve beyaz renk ağırlıklı oluşu çok hoş duruyordu . Ayça yerinde hareketlenirken uykulu gözlerle bize bakıyordu.
-Geldik mi?
-Evet.
Yerinden doğrulurken ayağa kalktı ve evi incelemeye başladı.
-Ayy Ada burası çok güzel . Biraz evi gezdirsene bize
-Olur hadi .
Ilgaz ve Burak da peşimizden gelirken merdivenlerden çıktık ve ilk kattaki odaların önünde durduk
üst kat daha geniş ve çatı katı olduğu için yatak odası oradaydı.İlk odanın kapısını açacağım sırada biraz onları meraklandırmak için beklerken Burak heyecanla
"Hadi selim Bey 3 e kadar saymanızı bekleyemem meraktan çatlıcam şimdi"
Hepimiz gülerken burak dayanamayıp kapıyı açtı . Oda da büyükçe bir dolap içeride banyo ve çift kişilik bir yatak ile çalışma masası vardı . Oda mavi -beyaz ağırlıklıydı .
Hepimiz heyecanla içeriyi incelerken arkadan Bulut'un sesini duyduk
"Sanırım annemin renk takıntısı hâlâ geçmemiş"
"Renk takıntısı nasıl oluyor"
" Her oda farklı renk ağırlıklı mesela burası mavi-beyazsa diğer odalar daha farklı renkte"
"Burası baya iyiymiş"
"Hiç heveslenmeyim derim burası Bulut'un odası"
" Ya çok iyi hadi diğerlerine de bakalım"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖLGELERİN İÇİNDE( ARA VERİLDİ )
Roman d'amourOkulunuzda çıkarılan yangının hedeflerinden biri olmak mı? o gizemli çocuğun kim olduğunu biliyor musunuz? Bu karmakarışık olayların içinde yanınızda kim olacak? Düşmanınız karşınızda mı yoksa arkanızda mı?