4. KÂBUS

497 37 15
                                    

KAMERA

( oy verip yorum yapmayı unutmayınn )

"Aç gözlerini dünyaya. Gördüğün
kâbus uykuda değil, hayatında."

4. KÂBUS

Bazen, bir kâbusun içine doğduğumu düşünüyordum. Bir kâbusun içinde büyüdüğümü, yaşadığımı. Üstelik uyandığımda da devam ediyordu.

Gözlerimi aralayıp, beyaz tavanla karşılaştığımda nefes nefeseydim. Gördüğüm ardı kesilmeyen kâbuslar beni mahfediyordu. Hepsinde tek bir kişiyi görüyordum. Kardeşimi.

Ve her seferinde gözlerimin önünde ölüyordu.

Bir anne için en ağır olan şey evlat acısı derlerdi. Bende öyle hissediyordum işte. O kadar büyük bir acıydı ki, kalbime sığamıyordu. Bir bıçağı kalbime saplasam, akan kanla beraber o acıda gider miydi?

"Hazal,"dedi Lena odanın perdesini aralayarak içeriye girdiğinde. Dün gece Arden'in zoruyla hastaneye gelmiştim. Üzerimdeki morluklar, patlayan kaşım, dinmeyen baş ağrılarım ve sürekli midemin bulanması bana dün gecenin hediyesiydi.

Yatağımda yavaşça belimi doğrultmaya çalıştığımda dişlerimi birbirine bastırdım. Lena hızlıca elinde ki tepsiyi kenara bırakıp, yanıma geldi. Yastığımı düzeltti.

"Teşekkür ederim,"diye mırıldandım göz kırptığımda. Bembeyaz dişlerini göstererek gülümsedi.

"İyi ki hasteneye gelmişiz. O herif epey canını yakmış olmalı." Uzanıp içinde kahvaltılıklar olan tepsiyi önüme yerleştirdi.

"Bunların hepsi bitecek."

"Lena, ben gerçekten iyiyim,"dedim gözlerine bakarak. Göz devirdi.

"Niye sürekli acını gizlemeye çalışırsın anlamıyorum." Kuru dudaklarımı ıslattığımda, yutkundum.

"Uyumadın mı tüm gece?" Gözleri yorgundu. Uykusuz gözüküyordu.

"Sadece 1 saat." Burukça gülümsedi. "Bunları mutlaka ye. Bitkin düşersin. İtiraz yok." Tam bir anne gibi konuşuyordu.

"Tamam yiyeceğim,"dedim gülerek. "Hadi sen gidip dinlen."

"Aklım sende kalacak,"dedi derin bir nefes verdiğinde.

"Tamam Lena. Ölümden dönmüşüm gibi konuşuyorsun." Yatağın ucuna oturdu.

"Tamam, sen nasıl istersen." Gözlerim yan koltuğa kaydı.

"Tüm gece başımda mı bekledin?" Olumsuz anlamda başını salladı.

"Aslında ben kalacaktım yanında ama Kenan Amir emniyete çağırdı. Bir kaç evrak işi vardı. Rüzgarla beraber tüm gece emniyetteydik. Arden kaldı yanında." Kaşlarım havalandı.

"Arden mi?" Başını onaylar anlamda salladı.

"Evet. Hatta onu zorla kantine yolladı Rüzgar bir şeyler yemesi için. Birazdan gelir." Hızlıca sırtımı dikleştirdim. Ellerim aniden saçlarımı düzelttiğinde, Lena gözlerini kıstı.

KAMERA (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin