|30| Her Zerrene Aşığım

781 66 15
                                    

Okuldaydık. Herkesin çoktan öğrendiğinin haberini Jimin ve Hoseok'tan almıştım. Bu yüzden okula Taehyung ile el ele gelmekten çekinmemiştim.

Bahçeden sınıfa doğru yürürken nerdeyse tüm gözler bize çeviriliydi, tabii ya, itiraf sayfasına yazılacak yeni dedikodu çıkmıştı onlara da.

Girdiğimiz gibi nöbetçi öğrenci, müdürün bizi odasında beklediğini söylemişti. Korkuyla Taehyung'a baktığımda beni sakinleştirmek ister gibi yumuşacık gözlerle beni incelediğini gördüm. Dudaklarını hafifçe aralayarak 'korkma' dedi. Tabii ki onu dinledim, korkma demişti bana. O yanımdayken korkmama gerek yoktu zaten.

Müdürün odasına geldiğimizde sinirli olmasını beklediğim adam oldukça sakin görünüyordu. Ya da öfkesini içinde tutuyordu ve başka bir şeyde patlayacaktı. Bunu bilemezdim ama şuan gayet sakin, düz görünüyordu.

"Sizi ne için çağırdığımı tabii ki de biliyorsunuz."

İkimizde kafamızı salladığımızda ben başımı öne eğmiştim. Müdürümüzün bizi azarlayacağını düşünüyordum ve bu azara ne kadar dayanabilirim bilmiyordum. Başımı eğip kimseye bakmamak daha iyiydi.

Taehyung benim aksime başı ve duruşu dik, müdüre bakıyordu. Yüzünde korkunun zerresi yoktu.

Üzerimdeki bakışları hissettiğimde Taehyung olduğunu anlamıştım. Ona dönüp neden bana baktığını soracakken o konuşmuştu.

"Başını dik tut."

Yutkunmuştum. Çok ani söylemişti bunu. Ben herkesten korktuğumdan, gerginliğimden kaçmak istediğimden eğmiştim başımı ama o başını eğme diyordu. Bu durumda başım hep dik durmalıydı.

Kafamı kaldırıp ona baktım. Bana ufak bir şekilde gülümsedikten sonra geri müdüre dönmüştü.

"Bu işin çözümü elbet var ama ikinizden biri zararlı çıkacaksınız."

Takım elbiseli adamın her kelimesinde göz bebekler büyüyüp bedenim gerim gerim gerilirken avuç içlerimde terlemeye başlamıştı. Bu işin sonunda ne olacağını çok merak ediyordum.

"Ya Jungkook okuldan atılacak, lise terk olarak geçecek. Ya da Taehyung mesleğini bırakacak. Ya da..."

Gözlerim dolmuş, kulaklarım uğuldamaya başlamıştı. Çok çok üzgündüm. Bir yere çömelip orada saatlerce ağlamak istiyordum. Hayallerim vardı benim.

Resim çizmeye bayılıyordum. Mesleğim resim üzerine olacaktı, bunu üç yıl önceden karar vermiştim. Şimdi ise öğrencilik hayatımı bitirmem, üniversite sınavına evden hazırlanmam gerekiyordu. Sorun şuydu; lise terk bir öğrenciyi hangi üniversite alırdı? Veya hadi diyelim mezun oldum. Liseyi bırakma nedenimi öğrenenler beni işe alır mıydı?

Müdürün ağzından çıkacak olan üçüncü çözümü merakla bekliyordum.

"Ya da ayrılacaksınız, ilişkiniz bitecek."

Kafamı istemsizce iki yana doğru salladım. Gözlerimden akan yaşlarla derin bir iç çektim. Sonunda Taehyung'a bakacak cesareti bulabilmiştim.

Benim aksime, odaya ilk girdiğimiz gibiydi. Ağlamıyor, dümdüz müdüre bakıyordu. Tabii ki içinde kopan yangınları bilemezdim ama dışarı yansıttığı durum böyleydi.

"Mesleğimi bırakmayı seçiyorum. Gerekli belgeler neyse getirin imzalayayım. Ya da durun, benim imzama gerek var mı ki?"

Taehyung'un konuşmasıyla kaskatı kesildim. Hiç düşünmeden mesleğini bırakacağını açıklaması bende kötü duygulara sebep olmuştu. Benim için mesleğini feda ediyordu! Buna izin veremezdim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 30, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Physics Teacher | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin