Maira'nın Sihri

Yeniden Birlikte

Kitap hiç okunmuyor ve okuyanlar oy vermiyor. Böyle devam ettikçe bölümler geç gelecek.
Alex atı durdurdu ve indi. Yerde mavi bir çizgi vardı. İleride binalar görünüyordu. “bir kasabaya geldik” luke “umarım yemekleri vardır!” dedi. Alex atı 15 dk. Kadar daha kullandı. İnsanlar vardı. Yerleşim yerleri vardı. Restoranlarıda vardı. Tek sorun etraf daha sıcaktı. İnsanlar birbirini görmüyormuş gibi davranıyordu. Alex atı durdurdu ve indiler. Luke restorana uçarak girdi. Alex bir masaya oturdu. Luke karnını doyuracağı için çok mutluydu. Hesabı bay darwin in mücevherleriyle ödedi. Yola tekrar çıkacaklarken  alex bir terziye girdi. Luke “burda ne yapıyoruz? Çok yaklaştık.” alex “maira yı öylece sana vereceklerini düşünmüyorsun herhalde! Blackdream sarayına sadece köleler girebilir. Kölelerin ağzı dikişlidir ve sade koyu elbiseler giyerler.” luke korkudan bembeyaz kesildi “ağzımı dikemezsin!” arkasına dönüp kapıdan çıkarken arkasında bir tekme hissetti. “ağzını dikmeyeceğim! Siyah şeyler giymeliyiz. ” luke yutkundu ve geri döndü.  Alex bir poşete siyah kıyafetleri koydu. “ağzını kımıldatmazsan içten dikişli sanacaklardır. Şimdi ata bin!”
Luke“biraz daha kibar olabilirsin!” derin bir nefes aldı ve birine döndü “en yakın tuvaleti nerden bulabilirim?”
                         ***
Maira kapı koluna sandalye dayamıştı. Kimsenin içeri girmesini istemiyordu. Yaklaşık 5 saattir içerideydi ve kapı kapalıydı. İçeriye andy nin girmesini istemiyordu. Onu büyülü yere bir kere daha götürürse sonsuza kadar orda kalmayı isteyecektir. Şimdiye kadar kimse içeri girmeye kalkışmamıştı. Maira sandalyeyi çekip koridora baktı. Koridorda birkaç blackdream vardı. Maira içlerinden birinin rick olduğunu gördü. Koşarak rick i çekip odaya aldı. Rick ne olduğunu anlmaya çalışıyordu. Maira sandalyeyi kapı koluna dayadı. Rick saf ve güvenilir biriydi. Ona yardım edebilirdi. Maira “rick otur!” rick koltuğa oturdu. Siyah kanatlarını koltuğa yerleştirdi. Maira “rick bana yardım etmelisin!” rick “bir sorun mu var?” maira “sorun andy.” rick“kavga mı ettiniz? Ben konuşurum istersen.” maira “hayır! Beni burada zorla tutuyor!” rick“buraya kendi isteğinle gelnedin mi?“ maira“asla. Beni zorla buraya getirdi. Kaçmama yardım etmelisin”  rick“andy sana yardım ettiğimi öğrenirse beni yaşatmaz.” maira“ben başka bir boyuttanım. Daha 16 yaşımdayım ve bir ailem var. kampa gideceğimi söyleyerek kaçtım. Yaklaşık 20 gündür burdayım ve polisler her yerde beni arıyordur. Annem her gün beni düşünerek ağlıyordur. Bende onu düşünüyorum. Yardım et.” rick “andy bugün dışarı çıktı en fazla 2 gün sonra dönecektir. Çabuk ol seni burdan  çıkartalım.” rick arkasına dôndü.maira kolundan yakaladı.“teşekkür ederim. Çok büyük bir iyilik yapıyorsun.” rick kolunu kurtardı ve kapıyı açtı.
Rick“dikkat çekmemeye çalış.” maira başıyla onayladı.  Maira nekadar yukarıda olduklarını merak etti. Çünkü 40 dakika kadar merdivenlerden iniyorlardı. Rick bir katta durdu. Bir odanın önüne geldiklerinde durdu “burda bekle” maira buradan nasıl kurtulacağını merak etti. Luke a ne olmuştu? Olive? Carmen?dexter? Zack? Derim bir iç geçirdi. Kapı açıldı. Rick sağına ve soluna baktı. Elinde ok vardı. Maira rick in elinden oku aldı. Ağır bir şeydi. “çok havalı” maira oku hafifçe gerdi ama ok fırladı ve rick i yaraladı. Maira küçük bir çığlık attı. “çok afedersin. Böyle olmamalıydı.” rick inanılmaz mavi gözlerini pörtletmişti. Maira rick in göğsündeki oku tutarken tiksindi. Rick onu itti ve oku hızla çıkardı. Rick in göğsü hızla mitoz bir şekilde üremeye başladı. Maira kafasını öne eğdi. Bu görüntüye daha fazla dayanamayacağını düşündü. Rick koşmaya başladı. Maira arkasından hızla devam etti. Rick muhtemelen hata yaptığını düşünüyordu. Merdivenlerden inip kanatlı ve inanılmaz insanların yanından geçmeye devam ettiler.
                         ***
    Alex atı durdurdu ve atladı. Luke attan korkarak indi. Alex gibi artistlik yaparsa yeri boyluyacağını biliyordu. Alex siyah kıyafetin tekini luke a uzattı ve bir ağacın arkasına geçti. Siyah elbiseler çok sadeydi ve kötü görünüyorladı. Luke bunu giymek tuhaf hissettiriyor. Bu siyah pantolon kara delik gibi duruyor!” alex t-shortünü ve pantolonunu bir çalılığa sakladı. Luke “ben burda kale saray ve sayre göremiyorum” alex ileriyi işaret etti. Luke ağaçlardan başka bir şey göremedi. Alex e tuhaf bir bakış yolladı. “ne?!” alex “bu bir yansıma arkana bakarsan burda gördüğün ağaçların aynısını görürsün.” luke “komik değil. Buna inanacağımı düşünmüyorsun herhalde.” alex gözlerini devirdi. Luke“izle beni" koşarak o bölgeye doğru girdicl. Birden bire şiddetli bir baş ağrısıyla  gözlerini kapattı. Alex yoktu. Etraf aynıydı. Aynı yerdeydi ve... Arkasında alex yoktu. Luke panikleyip alex e bağırmaya başladı. Alex birden bire yokluktan sağ tarafında berildi. “Sihirli bir kalakan. Sadece ayna görevi görüyor arkasından dolanabiliriz.”  luke un başı hala ağrıyordu. Yansımanın arkasına geçmişlerdi. Alex bağırdı. “saklan!”  birlikte çalılığın arkasına geçtiler. Bir blackdream yere indi. Andy. Luke yumruklarını sıktı. Heran fırlayıp onu becermeye çalışabilirdi. Luke ayağa kalkma hareketini gerçekleştirecekken alex onu omzundam tutup geri çekti.  Andy toprağı eşeledi. Omzunda 4 geyik vardı. Topraktaki bozuk paraya benzeyen madalyonu  çevirince yer yarıldı. Andy merdivenlerden inmeye başladı. 10 saniye kadar sonra boşluk kapandı ve çalılıktan çıktılar. Alex “seninle tanışmak güzeldi. Ağzını oynatma ve konuşma köle olmadığını anlarlar .” luke kaşlarını çattı “birlikte gitmiyormuyuz.” alex madalyonu çevirdi ve merdivenlerden aşağı indiler. Etraf bembeyazdı ve  kar fırtınası vardı. Etraf sisliydi. Resmen göz gözü görmüyordu. 4 metre kadar ötede bir yerin giriş kapısı ve 4 bekçisi vardı. Alex ve luke o kapıya doğru yürüdü. Bekçilerden biri sinirlenerek bağırdı “işe yaramaz köleler! Yine eli boş dönmüşler!” kapıyı açtıklarında içerisi küçüktü. Sadece kırmızı bir halı ve yukarıya uzanan merdivenler vardı. Alex“iyi şanslar. Umarım maira yı bulursun.” luke“sanada. Benim için alvin in suratına yumruk indir.” luke bunu diyince alex merdivenlerden hızla koşmaya başladı. Luke kafasında bir plan kurdu. Bir süre maira yı bulana kadar burda kalacak ve her katı gezecekti(53255 kat) luke derin bir iç geçirdi ve ilk katta kanatlı düşmanlarının arasında yürüdü.
                        ***
Andy, maira ve rick in karşısında durdu. “nereye gidiyorsunuz?” maira “rick avlanmaya gidiyor. Sensiz çok yalnız kaldım. Rick in beni her katı gezdirmesini istedim. ” andy nin yüzünde gülümseme belirdi. Birisi bağırdı “maira!” maira kafasını çevirdi. Luke.“Luke!!!” maira nın gözlerinden yaşlar aktı. Herkes ağzı dikik olmayan köle luke a baktı. Andy luke un üstüne atladı. Luke çevik bir hareketle kenara çekildi. Andy yere düşerken ters takla atmasıyla luke ile burun buruna geldi. Tüm blackdream ler onları izliyordu. Andy “seni yavaş yavaş öldüreceğim! Ama önce maira nın önünde derini soyacağım. Avladığım geğikler gibi!" sırtındaki geğikleri fırlattı. Luke gülünsedi. Tek yaptığı şey andy nin burnuna nefesini vermek oldu. “denesene!” andy bıçağını aldı ve luke un göğsünden başlayıp karnına kadar deldi. Maira bağırarak andy e atak yaptı. Andy maira yı fırlattı  Luke güldü. Hücreleri kendini onardı. “bana bir baykuşu mu yoksa bir yarasayı mı seçmelerimi söyleseler cevabım yine yarasa olurdu. Vampirler ölümsüzlükle lanetlendi!’’ andy küçük bir şok geçirdi. Luke vampir güçlerine kavuşuyordu. Onu tek başına yok edemezdi.  Bir kaç blackdream luke un üstüne yürümeye başladı. Luke işinin bittiğini düşündü. Hepsi bir ışıkla kül oldu. Hepsi. Luke ışığın geldiği yöne baktı. Alex elindeki bir makineyle ışıkları yolluyordu. Andy dahil bir blackdream dışında hepsi panikle kaçtı. Luke “bir gün işe yarayacağını biliyordum.” yandaki blackdream e baktı “alvin?” alex“bir yanlış anlaşılma olmuş. Alvin nin kaçtığı gece  darkness ların saldırısına uğramışız. Alvin yaralanmış ve kolyeyi düşürmüş beni bir agaç kavuğuna saklamış” alvin “ogünden beri bu hırçın kızı arıyorum. Beni görür görmez gözümün altına yumruk indirdi.” Luke yürüdü ve yerde oturan maira ya baktı. Elini uzatıp onu kaldırdı. Maira luke a sarılırken göz yaşlarına hakim olamadı. Luke“beni bir peçete gibi kullandığının farkındayım.” maira ağlarken birden güldü. “aptal esprilerini özlmişim.” luke “seni bulmamı alex e borçluyum. Maira fırladı ve sıkıca alex e sarıldı “teşekkür ederim.” alex elindeki makineyi gösterdi “hadi gidelim bu lanetli yerden.”