Yağmurun sesi cama vuruyordu. Saat geç olmuştu. Maira iç geçirdi ve sırt üstü dönüp tavanı izledi.
Tıp.Tıp.
Ne yaparsa yapsın uyuyamayacaktı. Bir buçuk saattir yatağında dönüp duruyor ve şimşekleri sayıyordu.
Tıp.tıp. Tıp.
Cama vuran yağmur damlaları uykusunu kaçırıyordu. Kafasını kaşıdı. Yağmurun tenine demesini ve kokusunu içine çekmek istiyordu.Yağmur kokusu... Evet. Bu iyi gelirdi. Yatağınsan çıkınca Üşüdüğünü farketti. Üzerinde mavi ve diz kapaklarına kadar inen ince bir atlet vardı. Bir şimşek daha çaktı ve çarpıcı ışığıyla odayı aydınlattı. Upuzun ve simsiyah biri yerden hızlıca emekleyerek geçti. Maira nın yüreği ağzına geldi. Bir kere daha şimşek çaktı. Gerçekten uyumaya ihtiyacı vardı. Başı çok ağrıyordu ve olmayan şeyler görmeye başlamıştı. Pencerenin önüne geçti.Yağmur damlaları cama çok sert çarpıyordu. Maira camın sürgüsünü çekerken parmakları soğuk havayla irkildi. Maira gözlerini kapadı. Hiç bir şey düşünmek istemiyordu . Maira kapşonlu hırkasını dolabından çıkardı. Işığını açarken aklına gelen düşünceleri bir kere daha uzaklaştırdı. Bu karışıklıkta dehşet verici şeyler düşünmek zor değildi. Kapşonlu hırkasını giyince içine gömüldü ve ısındı. İnsanları mutlu eden şey neydi? bebekler,yavru hayvanlar? geçen günlerde küçük ve siyah bir köpeği sevmişti. Böyle gecelerde onunla uyumayan bir köpek iyi olurdu. Belki pofuduk bir kurt köpeği alabilirdi. Ev gayet müsaitti. Ne yapacağını biliyordu. Bir kızdı ve kızlar iyi görünmeyi severdi. İyi görünmek için alışveriş yapmak gerekirdi. Zihni şimdi rahatlamaya başlamıştı. Yeni yazlık kıyafetler alacaktı. Avusturya da montla gitmeyecekti heralde. Belki bikini de alırdı. Bu tatil için mükemmel bir fırsattı. Annesi Los Angeles a babasının yanına gidiyordu. İkizlerde sahte okul raporu vardı. Acı Ağacından kristali alacak andy i kovucak ve hayatına devam edecekti. derin bir iç geçirdi. İşler hiçbir zaman iyiye gitmedi şimdi neden kolay olsun ki? Orda ne olacağını bile bilmiyordu. Okulda öğretmenlerin kullandığı güç tılsımları vardı. Belki bir tanesini alabilirdi. Ödünç alacaktı. Öğretmenler asla buna izin vermedi. saat 2 ydi. Annesi polisti. Gece mesaisine kaldığı için evde tekti. Maira büyü okuluna gitmeli ve tılsımların birini almalıydı. Kot pantolonunu giydi ve saçını taradı. Eyeliner ı sürdü. Luke u aradı ve onu almasını söyledi.
Maira dolabın arkasından bay chris i izledi. Odanın önünde durdu ve şifreyi girmeye başladı. Maira luke a işaret verdi. Luke koşarark bay chris in yanına gitti. Bay chris içeri girmek üzeriydi. Luke " bay chris! Alt katta büyük bir kavga var öğrenciler zarar görüyor!" bay chris kapıyı çekti ve hızlı adımlarla ordan uzaklaştı. Maira luke un yanına geldi. Luke ayağını kapının arasına koymuştu " çabuk ol." maira öğrencilerin bakmadığı bir anda odaya girdi. Etraf karanlıktı ama eşyaları sezebiliyordu. Arka tarafa gitti ve çekmeceleri karıştırmaya başladı. Luke bir öğretmenin gelmesine karşın sol koridoru gözlüyordu. Kapıyı yanlışlıkla kaparsa çok büyük sorun olurdu. Dexter sağ taraftan sinsice yaklaştı ve luke un sırtına sıkı bir tokat atıp güldü. Luke tökezledi ve kapıyı bıraktı. Dexter a endişeli ve sinirli bir şekilde baktı "maira beni öldürecek!" kapıyı denemeye başladı dexter "maira nın içeride ne işi var?!"luke sızlanmaya devam etti "tılsımı alıcaktık ama... Beni öldürecek." bay chris oraya doğru geliyordu. Luke ve dexter kapıdan uzaklaştılar. Maira kapıya yumruk attı "luke seni öldüreceğim!" kapıya tekme attı. Birisi şifrenin tuşlarını giriyordu. Maira panikle kapının yanındaki deney setinin üstündeki örtüyü aldı ve arkasına oturup üstünü örttü. Bay chris odaya girmişti. Maira eliyle burnunu kapattı. Bu öğretmenler çok hassastı. Her şeyi bazıları kalp atışını ve damardan geçen kanın sesini bile duyuyordu. Bay chris arkasına dönmüştü. Maira emekleyerek kapıdan çıktı. Sinirle luke a doğru bir adım attı. Dexter mairanın önüne geçti " inan bana kapıyı ben kapattım." luke yutkundu "tılsımı aldın mı?" maira gülümsedi ve mavi kristalli göz alıcı bir tılsımı gösterdi.
Maira huzurla yatağına atladı. Işıkta daha iyi uyuyabiliyordu. Annesi los angles a gelmesi için onu hep zorlardı ama bu sefer ısrar etmemişti. İlginç.
Annesi işten dönmüştü. Kapının kapanma sesini duydu. Okuldan önce alış veriş yapmak istiyordu. Annesi her sabah işten gelir ve öğleye kadar uyurdu. Maira kredi kartını aldı ve dışarı çıkıp boonie yi aradı.
Tılsımı boynuna geçirdi. Enerjisi çok kuvvetliydi. Bunu takınca boynu ağırlaşmış ve iriklerine kadar gücü hissetmişti. Boonie ile yazlık bir şeyler bakmak istiyordu. Rahat şeyler olmalıydı. Boonie kendine okul için kıyafet bakıyordu. Maira ince mavi bir tsort ve siyah bir şort giydi. Üzerinde çok güzel durmuştu. Siyah ve mavi süt beyazı tenini yansıtmıştı. Güzel bir etek ve eteğe uyumlu askılı bir tsort de giydi. Bunları alacaktı. Denize girebilirdi. Petrol rengi bir bikiniyide kasaya götürdü. Boonie neden ince kıyafetler aldığını sormadı. Kızın bu yanını seviyordu. Meraklı değildi. Boonie "kolyeni nerden aldın bunun gibi bir şey banada lazım." maira gülümsedi "eski takılarımın içinde çıktı bu külüstür şeyi tamamen unutmuşum.
Biliyorum gerçekten çok geç yazıyorum. Bu sıralar çok yoğunum. Teog sınavına hazırlanıyorum ve fen lisesl istiyorum. Bu yüzden çok disiplinli çalışıyorum. Vaktim oldukça yazmaya devam edeceğim :))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Maira'nın Sihri
FantasíaLuke yere uzandı. Gökyüzü mavileşiyordu. Luke canının acıdığını hissetti. Yapayalnızdı. Vampir kardeşlerini kaybetmişti. Ucubenin teki sevdiği kızı gözü önünde kaçırmıştı. O ise yaralı bir bacak ile yavru bir kedi gibi pençelerini savurmuştu. Maira...