²⁴|Final

230 29 2
                                    

15 yıl sonra

"Baba ya. Neden öyle dedin ki öğretmene?" Taejin ayaklarını yere vurarak Jisung'un mutfakta başının etini yiyordu. "Çünkü öyle gayet doğruları söyledim. Ders çalışmıyorsun. Aklın nerede kız, erkek var orda. Dua et Minho babana söylemedim."

"Neyi bana söylemedin?" Mutfağa Minho girdiğinde Taejin endişe ile Jisung'a baktı. "Bir şey yok baba ya. İşte her zaman ki şeyler."

"Hmm bilirim ben her zaman ki şeyleri. Yine ne yaramazlık yaptın. Yürümeye başladığından beri elin kolun rahat durmuyor. Hatta yürümeyi bırak emeklerken bile neler çektirdin bize."

"Bir şey yok be. Öyle konuşuyorduk aramızda." Jisung eşine karşı konuştuğunda Taejin parlak gözlerle ona baktığında göz kırptı. "Sizi sorgulamayacak kadar meşgulüm. Ben buraya hayatımın anlamı ile ilgilenmeye geldim."

"Bende senin hayatının anlamıyım baba" Minho kollarını eşinin beline sarıp ona arkadan sarıldı ve ensesini öptü. Ardından oğluna bakmıştı. "Sus. O olmasaydı sen olmuyordun."

Jisung sadece olanlara kıkırdıyor ve işini yapıyordu. İkili sürekli atışıyorlardı. "Yemeği yiyip çıkacağız ona göre hazırlanın. Yemek 10 dakikaya hazır olur."

"Nereye ya? İşten gelmişim yorgunum."

"Felix çağırdı, oraya. Taejin, Heejin senden şikayetçiymiş. Okulda sürekli ona karışıyormuşsun." Taejin küçük babasının yanında tezgaha ellerini koyarak dudak büzdü. "Yanında itler gezdirirse karışırım. Abisiyim ben onun."

"Sus eşek sıpası. Sadece iki hafta büyüksün." Minho hala Jisung'a sarılıyordu. Ama bir yandan da oğluna laf yetiştiriyordu. "Sen ona karışacağına derslerine bak. Yakın zamanda toplantı olacakmış."

"Toplantıya Jisung babam gelir. Değil mi baba? Kıyamazsın sen bana."

"Ne oldu bir yaramazlık yaptın da onu mu gizlemeye çalışıyorsun?"

"Yok babacım ne alaka? Ben hiç yapar mıyım? Haha. İlahi. Hazırlanmaya çıkayım ben." Hızlıca mutfaktan çıkıp odasına gitmişti. Babası konu okul olunca sinirli birine dönüşüyordu. Ve ondan ciddi anlamda korkuyordu. Ne kadar normalde atışsalar bile.

"İt ya bir gün döveceğim şunu." Minho eşinin boynunu bir kez daha öptü ve başını omzuna yasladı. Jisung yemeği yapmayı bitirene kadar ayrılmamıştı.

Hep birlikte yemeklerini yedikten sonra hazırlanıp yola çıktılar. Vardıklarında kapıyı Heejin açmıştı. "Hoşgeldiniz."

"Hoşbulduk Heejin nasılsın?"

"İyiyim amca. Babamlar yukarı çıktılar gelirler birazdan"

Hepsi birlikte içeri geçtiler. Heejin ile Taejin odaya çıkmışlardı. Jisung ve Minho oturma odasına geçtiklerinde evin sahipleride gelmişti.

"Oo hoşgeldiniz. Nasılsınız canım kardeşlerim." Hyunjin neşeyle konuştuğunda Minho göz devirdi. "Buna ne yaptın da böyle göklerde." Felixse karşı konuştuğunda diğer ikili güldü.

"Hiç Jungkook hyungla konuştun mu? Jiuk son zamanlarda tutturmuş buraya taşınmak istiyormuş." Felix Jisung'a bakarak konuştuğunda Jisung kafa salladı. "Evet Taejin sürekli görüntülü konuşuyor. Çok seviyor Jiuk'u kan bağı olmasa bile abisi sanki. Oraya gidelim diyor bizim ki de."

"Ne diyeceğim Taejin'in doğum günü yaklaşıyor ne yapacaksınız?"

"Minho büyük bir parti yapmak istiyor. Ben ise evde kendi aramızda tanıdıklar ile yapmak istiyorum. Taejin'e sorsak hiç yapmak istemiyor. Siz Heejin'in doğum gününü ne yapacaksınız?"

Çölyak | Hyunlix MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin