³|Hyunsung çiftimiz hayırlı olsun

3.1K 277 309
                                    

(。♡‿♡。)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(。♡‿♡。)

"Sunwoo alma artık şu silgiyi arka sıradan nasıl çaktırmadan alıyon anlamıyom"

Silgimi elinden aldım bana dudak büzmüş bakıyordu. Bu çocuk zayıf noktamı çok iyi biliyordu benim. Ama bu sefer yenilemezdim. "Hiç bebek suratı yapma. Bir daha almıyorsun silgimi senin yokmu" Omuz silkerek konuştu "Seninki daha güzel" onu umursamayıp yan sırada oturan Jisunga baktım oda orta en önde oturuyordu. Derse kendini çok odaklamıştı.

Tam önüme döncekken gözüne Hwang takıldı. Bana bakıyordu. Ona baktığımı çaltırmadan önüme döndüm ve tekrar derse odaklandım.

Ders bitmişti. Ve öğle arasıydı. Bana gelen mükemmel(!) haberle okulun arkasına çağrılmıştım gitmezsem ne olucağjnı bildiğim için ayağı kalktım. Jisung ve Sunwoo'ya bakmadan "lavoboya gidiyorum" deyip ilerledim. Eğer baksaydım yalan söylediğimi anlarlardı.

Arka bahçeye geldiğimde yine aynı yerde beni bekliyorlardı. Yanlarına gittim hiç bir şey demeden yine titremeye başladım. Kafam yerdeydi. Diz kapağımın arkasına darbe almamla yere düştüm. Sonra yine karnıma, sırtıma, bacaklarıma kısacası tüm vücuduma gözlerimi kapatmış yine ağlamaya başladım. Bir süre sonra tekmeler kesildi ama hala vurma sesleri vardı. Zorla gözlerimi açtım.

Mingyu'num yere yığıldığını gördüm. Yerde oturur hala geldim. Adamları döven kişiye baktığımda gördüğüm kişiyle şaşırdım. Hyunjin beni nerden buldu...

Adamlar en sonunda kaçınca Hyunjin yanıma eğildi. "Teşekkür ederim" Gözyaşlarımı sildim. "Ne işin var burda" derin bir nefes aldı "Neden sana bunu yapıyorlardı" soruma soru ile karşılık vermemesi sinirlerimi bozmuştu "Bunun seni ilgilendirdiğini zannetmiyorum. Şimdi soruma cevap ver"

"Hiç öyle hava almaya çıktım görünce müdehale etmeden edemedim" hala gözlerim yerdeydi "Hava almak için burayı mı buldun" yüzüne bir sırıtış yerleştirdi "Seni kurtarırken sonunu böyle tahmin etmemiştim" Gözlerine baktım "Ne yani 'kahramanım' diye boynuna mı atlamalıydım"

"Yani olabilirdi"

"Ben diğer hiç kimseye benzemem Hwang. Sırf bir insanı yüzü ve ünü için sevmem peşindende koşmam. Yardım ettin ve bende teşekkürümü ettim. Bence bu sohbet daha fazla uzamasın" Ayağı kalkkıp okulun içine girdim. İlk kattaki lavoboya girip elimi yüzümü yıkadım.

Karnıma baktım bu sefer o kadar fazla dayak yememiştim. Yani morluklar yok denecek kadar azdı -benim gözümde-. Umursamayıp lavobodan çıktım. Hala gözümün kızarıklığını umursamadan Juyeon hyungun sınıfına gittim. Beni görmesiyle yanıma gelip elleriyle yüzümü avuçladı. "Lix ne oldu neden ağladın" onların sınıfının kapısı hızla açılınca oraya döndüm.

Tanrım Hwang. Abisi bu sınıftaydı.

Önce bize baktı ve tek kaşını kaldırdı. Sonra Minho hyung yanına gelince gözleri zorla ayırdı ve dışarı çıktılar. Sonra Juyeon hyung tekrar sordu. "Felix bir şey sordum. Neden ağladın" Artık dayak yediğimi saklamak istemiyordum. "Hyung yine oldu. Dünde oldu. Ben artık dayanamıyorum müdüre tek başıma gidemem sende benimle gelir misin?"

Çölyak | Hyunlix MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin