Lee Felix, olduğu okula gelen ve kimsenin dilinden düşüremediği. Hwangları hiç umursamıyordu. Fakat hayatında ne denli yer edineceğinden habersizdi.
İkizin çoktan onları tanıdığından ve arkadaş olduğundan,
Sadece sosyal medyada görüp ona aşık olan...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Araba durduğu anda hepsi indi. Polis araçları çoktan gelmiş duruyordu. Hajun orada bekleyen bir polise durumu sormak için ilerlerken diğerleri arkasından ilerliyordu.
"Herhangi bir gelişme var mı Memur Bey? Oğlumu buldunuz mu?"
"Malesef Bay Hwang. Evde ne oğlunuz ne de ona dair bir iz var. Tamamen boş. Evin kime ait olduğunu araştırdık. Ve kişinin söylediğinin Choi Soonjae denen kadın ile uzaktan yakından hiçbir bağlantısını bulamadık. Araştırmalara devam ediyoruz."
Polis memuru karşısındaki adamın çaresizce kafa sallayışını görünce eğilip oradan uzaklaştı.
Minho cebinde ki telefonun titremesi ile elini cebine attı ve telefonu çıkardı. Annesi bir fotoğraf göndermişti. Fotoğrafa tıkladığında bir numara ile yazışmaları göndermişti.
Sevgili kocan boşuna gitti ta oralara kadar desene
Kimsin?
Aah hadi ama Soonjae ben tanıman lazım Hana beni hangi ara unuttun
Lisede dövdüğüm kızları aklımda tutmuyorum
Özelliklede daha fazla vurmamam için yalvaranları
Oğlum nerde
Oğlun mu?
Şu senin iğrenç genlerinden oluşan yaratık
Baygın ve bodrumda yatıyor
Zavallı çocuk evebeynlerininhakettiğini o çekiyor
İğrenç bir kadınsın
Senden nefret ediyorum
Bu kadar aşağılık bir insansın
Masum bir çocuğa eziyet edecek kadar
Ne istiyorsun
Sakin ol şampiyon
İstediğim bir şey yok sadece acı çekin istiyorum
Şuan olduğun evde yukarılara baktın mı belki seni bir sürpriz bekliyordur
Boşluktan oluşan bir sürpriz
Okuduğu şeylerle kat kat sinirlendiğini hissederken çalan telefonu direkt cevapladı. "Anne noluyor neden bahsediyor"
"Minho. Jisung..." Telaşlı sesi Minho'yu daha da meraklandırıyordu. "Anne söylesene ne olmuş Jisung'a"
"Her yere baktık. Yukarı Felix'in yanına çıkacağını söyledi. Mesajlardan sonra yukarı çıktık. Felix yatağında hala baygındı. Penceresi açıktı. Evin her tarafını alt üst ettik ama yok."
Delirecek gibiydi. Önce kardeşi sonrada sevgilisi.
"O kadını bulduğum yerde öldüreceğim. Şimdi kapatıyorum. Evde hep birlikte durun. Felix'i baygın ya da uyanık tek bırakmayın."
Telefon kapandığında diğerlerinin endişeli bakışlarıyla karşılaştı. Elini saçlarına daldırıp koparmak ister gibi sıktı.
"Jisung kayıp." Diğerleri bir şey söyleyemeden bu sefer Jungkook'un telefonu titredi. Hızla çıkarıp baktığında bilinmeyen bir numaradan geldiğini fark etti. Açtığında Jisung sandalyeye bağlanmış şekilde ağzı bantlı. Gözlerinin üzerine siyah bir kumaş bağlanmış duruyordu. Gelen mesajda ise
"Kargom elime ulaştı. Çok tatlı değil mi? Bay ve Bayan Lee gerçekten güzel iş çıkarmışlar."
Dalga geçer gibi yazılan yazıyla Jungkook telefonu sıkarken Minho elinden alıp kendisi baktı. Hızla ilerleyip bir polis memurunun yanına ilerledi.
"Memur bey. Kaçıran kadından yeni bir mesaj geldi numara değiştirmeden yerini tespit edebilir misiniz lütfen. Bir kişiyi daha kaçırdılar." Sesi o kadar telaşlıydı ki. Kelimelerin ağzından hangi hızla çıktığını kendisi dahi anlayamamıştı.
"Hemen bakabilir miyim numaraya?" Memur Minho'nun elindeki telefondan numaraya baktı. Küçük bir deftere not alıp Minho'ya selam vererek polis arabasına yöneldi.
"Bekleyelim biraz onlarla diğer konuma gideriz" babası konuştuğunda bıkkınca kafa salladı. Deminki polis arabadan çıkıp diğerlerine bir şeyler söylediğinde bulduklarını anladılar. Hızla hepsi arabaya binerken Hajun da çocuklara işaret edip arabaya binmesi gerektiğini söylemişti.
Polis arabalarının peşinden ilerlerken Bay Hwang'ın telefonu çaldı. Hızla yanıtlarlen kulağına götürdü.
"Efendim?" Sesi endişeliydi. "Tamamdır." Telefonu kapatıp geri cebine koydu bir yandanda polisleri takip ediyordu. "Konum İncheon'da" 2 saatlik yolumuz var ama bu hızla 1 saat 15 dakikaya kadar inebilir."
Tam bir saat yirmi bir dakikada incheon sınırlarını geçmişlerdi. Şimdi ise polis arabalarının peşinden evin konumuna gidiyorlardı. Polisler bir orman yoluna saptığında aynı şekilde ilerlediler.
Çok büyük bir eve benzemiyordu.
Polisler hızla içeri girerken dışarıda beklemeleri gerektiğini söylediler. Yarım saat sonra yavaş yavaş dışarı çıkmaya başladılar.
"Bir şey bulmadık efendim. Ama yinede araştırmalara devam ediyoruz."
"Komiserim!" Evin içinden bir ses yükseldikten sonra bir polis dışarı çıktı.
"Gizli bir bölme bulduk"
Kısa olmuş olabilir kusura bakmayın gerçekten bölüm yazamıyorum çok zorladım kendimi bu bölüm için ne yapacağımı biliyorum ama yazıya dökme sorunum var böyle bir bölümle karşılamak istemezdim sizi umarım sonraki daha iyi olur.
