SLM ASKOLAR VOAAĞAĞAĞAĞA
FİNAL BÖLÜMÜ HEYUUUU
HEYÇ BAKA BU FİC ÇOK UZADI BIKTIMAMK
Chan'ın bakışları sevdiği çocuğun yüzünde dolaşırken Seungmin uykusu olduğu için kapattığı gözlerini açıp ona baktı.
İkisi de bir şey demediler, sadece birbirlerini izlediler.
Sonra Chan yavaşça elini kaldırıp televizyonda açık olan filmden vuran ışıkla aydınlanmış saçlarını Seungmin'in yüzünden çekti.
Seungmin onu izlemeyi bırakıp gözlerini kapatsa da Chan yapmadı, uzun zaman sonra onu tekrar bu kadar yakından görebiliyorken öylece bırakamazdı çünkü.
Seungmin'i böyle yakından izlemeyi hep sevmişti, yüz hatları çok hoşuna gidiyordu ve her zaman huzur veriyordu ona.
İkisi de aşık olmak için çok gençlerdi fakat umurlarında değildi, olmuşlardı.
Chan sessizce düşünmeyi sürdürdü, Seungmin'i nasıl bırakıp Jiwon'a dönmüştü?
O günlerde Seungmin'i fazlasıyla üzdüğünü bildiği için kendini suçlu hissediyordu, neden sadece onu unutmak zorundaydı ki?
Bakışları salonda oturan diğer altı kişide dolaştı, Changbin ve Minho sarmaş dolaş bir halde karşıdaki koltukta konuşurlarken diğer dördü yerde birbirlerine sarılmışlardı ve sadece Jisung uyanıktı, başını hafifçe kaldırmış Hyunjin'i izliyordu.
Onların da çoğunu unutmuştu, ve hafızasının yerinde olmadığı dönemde Jiwon'un doldurmasına gelip Changbin'den uzaklaşmıştı.
Kötü düşünceleri kafasından atamayacağını biliyordu, bu yüzden artık uğraşmıyordu bile.
Kaç aydır çevresindeki herkese karşı göt gibi davranmıştı, Jiwon'un tek sahip olduğu kişi olduğuna inanmış ve sanki unuttuğu dönemin en büyük parçası oymuş gibi ona değer vermişti.
Yanağında hissettiği dokunuşla başını hafifçe çevirip Seungmin'e baktı.
"Düşünme." Seungmin onun yanağını okşayıp kendisine doğru çekti ve dudaklarını nazikçe öptü. "Bu kadar çok düşünmeni istemiyorum, kendini yıpratıyorsun." Chan yavaşça başını salladı. "Güzel, şimdi sarıl bana da uyuyalım." Chan kendisine yanaşan Seungmin'e kollarını sarıp onu iyice kendine çekti ve Seungmin'in saçlarına yaslandı, orada öylece gözlerini kapattı.
Sevdiği çocuk kollarındaydı, aralarında milimler bile yoktu.
Omzuna yaslanmıştı, nefesi boynuna değiyordu.
Seungmin onun yanındaydı.
*~*
Seungmin tam tuvaletin kapısını açıp çıkmıştı ki Chan'ın karşı duvara yaslandığını görüp duraksadı.
"Sen gerçekten kafayı yemişsin." Chan ona yanaşıp beline kollarını doladı ve omzuna yaslandı.
"Özlüyorum..."
"Toxic ilişki, nerde görsem tanırım." Chan onun omzunu ısırmaya çalışınca Seungmin kıkırdadı. "Tamam şaka."
"Bir haftaya seni ve diğerlerini bırakıp gitme fikri beni çok üzüyor." Seungmin hatırladığı şeyle usulca kollarını Chan'a dolayıp sarılmasına karşılık verdi.
Chan'ın sınav sonuçları bir süre önce gelmiş, Chan üniversite tercihini de yapmıştı. Ve bir haftaya yurda yerleşmek için gitmesi lazımdı çünkü iki hafta sonra okulu başlıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Day: 143, but I still 4 3
FanficGün, 143 Sen beni hatırlamıyorsun ama ben seni seviyorum Case 143, I love you.