12. BÖLÜM

5.3K 271 66
                                    

-Flashback-

Elimi yavaşça yanağına götürdüm ve hafifçe okşadım. Yok yok ! Ben bu adama karşı koyamıyordum. Tapılası yüzünü seyrederken daha fazla dayanamayarak o sihirli cümle düştü ağzımdan ;

" Affettim. Affettim kas hayvanı. "

- Flashback -

Artık kendi odama gidebilirdim.Ona , bir daha hiç bakamayacakmış gibi uzun uzun baktım. Bir yandan da ' Allah'ım ne olur rüyamda onu göreyim ! ' diye dua ediyordum içimden. Kapısını usulca kapatıp kendi kaldığım odaya geçtim. Yumuşacık yatağa kendimi bıraktıktan sonra kendimi hayal dünyamın içine bıraktım. Birbirinden güzel hayallerim vardı. Gerçekleşmeyecek olan ... Mesela normal bir hayatımın olması ve benim akranlarım gibi gezip hayatımın tadını çıkarmam. Ama hayaldi işte. Ben her zaman birileri tarafından yönetildim. Önce abim , şimdi Kerem...

' Abim. ' diye geçirdim içimden. Yaşamı boyunca daima babama özenen biri oldu. Bir şeyi yaparken babamı mutlu etmek için yapardı. Ona , kendini sevdirmeye çalışırdı. Açıkçası babam ona fazla yüz vermezdi. Hatta bir kere bile oğlum dediğini duymamıştım. Bir keresinde abim , babam için bir resim çizmişti. Ama gerçekten muazzam bir resimdi. O zamanlar çocuktuk. Abim yaşından büyük bir heyecanla babamın yanına gidip ona gösterdi hevesle çizdiği resmi. Tek isteği babamın ona ' Aferin oğlum' deyip , başını okşamasıydı. Ama hayalleri suya düşüp , çoktan akıntıya kapılıp yok olmuştu bile. Babam resim kağıdını elini alıp sadece yüzünü buruşturmakla yetinmişti. Abim gözleri dolu dolu geri gelmişti odaya. O anki üzüntüsünü , kırgınlığını o kadar belli ediyordu ki ...

Az daha büyüyünce her şeyin farkına varmıştı sanırım. Daha doğrusu acı gerçekler bir bir yüzüne çarpmıştı. Babamın ona değer vermediğini anlamıştı. Annem ve babamın ölümüne yakın yıllarda artık sadece onun yaptıklarını yapıyordu. Onun yolundan yürüyordu. Kendini sevdirmek için çeşitli oyunlar oynamıyordu. Hatta yanında sadece işleri öğrenmek için duruyordu diyebilirim. Kim bilir belkide içten içe ona kin besliyordu. Onun da yaşadıkları kolay değildi. Daha doğrusu bizim hayatımız kolay değildi. Tonlarca paramız vardı ama o paralar ne yazık ki evimize huzur getirememişti.

***

Güneş yeni doğup koskocaman dağların ardından yeryüzüne el sallarken gözlerimi ovuşturarak uyandım. Bende de huy olmuştu erken kalkmak. Enerjik bir şekilde uyanmıştım. Banyoya gidip işlerimi hallettikten sonra dolaba yönelip bir tayt ve ince askılı bir tişört aldım. Onları seri bir şekilde üzerime geçirdikten sonra komodinin üzerinde bulduğum şeker kokulu parfümden azıcık kullandım. Saçlarım her zamanki doğallığında kabarmıştı. Aşağıdan 2 kişinin sesi geliyordu. Biri Kerem'di evet. E diğer ince kız sesi kimindi ? Merakla aşağı indim. Salona indiğimde benim yaşlarımda , genç bir kızın masaya tabakları düzlediğini gördüm. Kerem ise koltuğa yayılmış gülerek onunla sohbet ediyordu. Bunlar içten sıcak gülümsemelerdi.

Nedenini bilmediğim bir şekilde kıskanmıştım. Büyük ihtimalle kız arkadaşıydı . Peki neden söylememişti bana kız arkadaşı olduğunu ? ' Saçmalama Zeynep , sen kimsin de sana rapor verecek ! ' diye geçirdim. Uzun süre ayakta dikildikten sonra o kız beni fark etti. ' Ben daha güzelim ' diye içimden motive ediyordum kendimi. Kız bana bakınca Kerem'de bana döndü. " Uyandın mı ? " diye sordu. Gülümsüyordu ama az önceki gibi ağzı kulaklarında değildi. " Yok uyanmadım. Allah Allah ! " diye cırladım.

Kız birden Kerem'in yanına gidip oturunca , ayrıca Kerem de kolunu kızın omzuna atınca sinir kat sayım tavana fırladı. Gözlerim şaşkınla açılırken " Bizi tanıştırmayacak mısın ? " dedi kız. Gerek yok deyip yukarı çıkacaktım ki " Bu Melis , kız kardeşim . Melis o da Zeynep " dedi. Gözlerim bu sefer daha da açılırken " Ne ! " diye saçma bir tepki verdim. Adının Melis olduğunu öğrendiğim kız neşeyle yanıma geldi ve elini uzattı. Sevecen birine benziyordu. Elimi uzatıp gülümsedim. Melis Kerem'i görmemi engelliyordu . Kafamı yana yatırıp " Senin kız kardeşin mi vardı ? " dedim. Anında " Evet " diye bir karşılık aldım. " Ben bilmiyordum." dedim. Pozisyonumu bozmuyordum . Ama Melis'in bizi gülerek izlediği hissedilebilir derecedeydi. " Bilmen gerekmiyormuş demek ki " diye bilmişce konuştu. Yüzümü buruşturup tekrardan Melis'e döndüm ve zorla bir kez daha gülümsedim. " Hadi kahvaltı benden bugün " dedi . Bu kız abisinden bin kat daha anlaşılırdı. Masaya doğru beni çekiştirirken gülümsemem bu sefer yüzüme yayıldı.

Kahvaltı yaparken kısa bir sohbetin haricinde konuşmamıştık ve Kerem işinin çıktığını söyleyip gitmişti. Melis ' le masayı toparladıktan sonra Melis'in canı istediği için mısır patlatmaya koyulmuştuk.

***

" Bak bu filmin çıktığı sene sinemada izdiham yaşanmıştı. Çok beğenildi ." dedi Melis. Bu kızla film zevklerimiz de uyuşuyordu. Sabahtan beri yaklaşık izlediğimiz 3. filmdi.
" Abimde çok sever bu filmi . " dedi. Kerem film mi izliyordu ? Melis konuşmaya devam etti " Abim film izlemeyi sever daha doğrusu. " deyip kıkırdadı. Ben ise tebessüm etmekle yetindim. Düşündüm de Kerem'le korku filmi izleyip , korktuğunda güçlü kollarına sığınmak muhteşem bir fikirdi.
Melis bıkmadan devam ediyordu. " Abim gerçekten çok eğlencelidir. Aileye çok değer verir. Her birimiz için ayrı ayrı çaba sarf eder. Ama annem ne zaman kendi ailesini kurmasını söylese celallenir. Sanırım evliliğe sıcak bakmıyor. Kadınları hep kullanıyor ve bu benim çok aşırı sinirimi bozuyor. Sanırım onda tek sevmediğim özellik bu... " Lafına devam edecekti ki kapının açılma sesi duyuldu. Aslında böyle çok iyiydik. Onun hakkında bir şeyler öğrenmek mutlu ediyordu. Gelen kişi dedikodusunu yaptığımız Kerem idi. Melis abisinin geldiğinde yerinden sıçrayarak abisinin yanına koştu. Kollarını boynuna dolayıp " Hoşgeldin abilerin en yakışıklısı " diye şakıdı adeta. Kerem Melis'in saçlarına bir öpücük kondurup " Cadı " dedi. Şu an onları öyle kıskanıyordum ki... Kerem her anlamda ' her şeyim ' olabilirdi. İyi bir eş , abi ..
Kerem " Kurt gibi açım. Hadi mutfağa . " dedi. Melis'le birlikte mutfağa gidecektik ki Melis ; " Benim lavaboya gitmem gerekiyor. Gelirim şimdi " dedi ve göz kırptı. Gülümseyerek cevap verdim ve mutfağa geçtim.
Salata tahtasını çıkarıp masanın üzerine koydum. O sırada Kerem geldi. Herkesle ' canımlı , cicimli ' konuşurken bana gelince yine yüz ifadesi ciddiyetini koruyordu.
" Zeynep. Benden korkmanı veya kaçmanı istemiyorum. Evet yaptığım aptallıktı. Ben asla hata yapmam ama gözüm dönmüş olmalı. İlk defa bir şeyden pişmanım . " dedi. Sözleri hoşuma gitmiyor değildi. Pişmanlık duyması bile bir şeydi benim için. " Bak. Her ne olursa olsun yanımda olacaksın. Abinin bana kaybettirdiklerini seninle ödüyor . Ve sanırım ... Ne kaybettiğinin farkında değil. Buna alışsan iyi edersin. Sen benimsin , güzelim. "

Selam ! Hepinize hayırlı ramazanlar dilerim canlarım. Bölümümüz geçiş bölümü gibi bir şeydi. Olaylar daha da kızışacak. Hem olumlu anlamda hem olumsuz.
Şöyle bir karar aldım ; düşüncelerini - bana katkı sağlayacak şekilde - dile getiren canım okurlarımdan bir tanesini seçip ithaf vereceğim.
Mobilden yazdım hatalarım olursa affedin.
Bol bol yorum ve vote istiyorum. Hepinizi seviyorum. İyi okumalar... ♥
@anotheroneinhere 'e güzel yorumu için teşekkürler. Mobilden ithaf vermeyi beceremedim jshxhd :')

BERCESTE//ZEYKER Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin