Dinsel | Masky

#3

Mutfağın içine girdiğimde,Hazel yemekleri ısıtmakla meşguldum,Yanına yaklaştım ve sıcak yemek kokusunu içime çektim.

"Çok açım..." diye mırıldandım,Hazel Kafasını onaylar bir biçimde salladı ve derin bir nefes verdi.

"Sen banyonu yapıp gel o zamana kadar ben sofrayı kurarım tamam mı?" Kafamı onaylar bir biçimde salladım.

Mutfaktan çıktım,Merdivenlerden çıkarken Hazel ismimle seslendi dönüp bakınca koşa koşa merdivenlerin başına gelip fısıldadı.

"Umarım yatağının üstündeki süprizimi beğenirsin..."

"Ne süprizi ya?"

"Bilmem...Git bak bakalım,Ne süpriziymiş?" Diyip hızlıca mutfağa doğru ilerledim,Kalp ritimlerim hızlanırken hızlıca odama girdim.

Yatağımın üstünde cidden beyaz askılı dizin altında biten bir elbise vardı,Tam bana göreydi üstündeki etiketine baktım pahalı bir markaydı,Yeni almıştı...Hemde benim için.

Sevinçle elbiseyi incelerken,Hazel'ın bana böyle ince düşünmesi beni sevindirmişti...Belki o kadar da kötü değildi?

"Banyo yapmalıyım..." diye mırıldanıp kendimi düşüncelerimden sıyırdım ve kendimi banyoya attım,Suyumu hazırlayıp banyomu yaptıktan sonra kendimi havluya sarıp aynanın önünde bakımımı yapıp Hazel'ın bana verdiği eski düzleştiricisi ve saç kurutma makinesiyle saçlarımı yaptım.

Buraya ilk geldiğim gün'ün sabahı bana bunları vermişti ve ilerde daha da iyilerini alacağına söz vermişti.

Hazırlandıktan sonra banyodan çıkıp iç çamaşırlarımı ve yatağımın üstündeki elbiseyi giyip boy aynasından son defa kendime baktım,Güzel olmuştum ya.

Heyecanla aşağıya indiğimde Hazel'da hazırdı,Beni görünce kocaman gülümsedi.

"Çok güzel olmuşsun canım" diyince tebessüm ettim.

"Teşekkür ederim...Sen daha güzel olmuşsun" dedim bana minnettar bir şekilde gülümsedi,Sonra ise ikimiz de sofraya geçtik bizi orada Robert bekliyordu.

Eşini uzun uzun süzdükten sonra yemeğini yemeye başladı,Onun yemeğe başlamasıyla bizde yemeye başladık.

Yemeğimi sessizce yedikten sonra sofrayı toparladık,Hazel yaptığı damla çikolatalı kurabiye tabağını bana uzattı,Kendi de turta tabağını aldı ve evden çıktık.

"Geleceğimizi söyledin değil mi?" Robert'ın sorusuyla,Hazel başıyla onayladı.

"Siz gittikten sonra evin annesi bize geldi,Şeker istedi öyle konuşma şansım oldu çok sevineceklerini ve gelmemizi istediklerini söyleyip gitti...Çok tatlı kadındı" Hazel'ın sözlerini Robert başıyla onayladı ve yeni komşularımızın evine doğru yürümeye devam ettik.

İçimde tatlı bir telaş vardı,Evlerinin tam yanımızdaki boş arsanın yanında olması da büyük şansı,Beş dakikalık mesafeyi aştıktan sonra kapılarını çaldık.

Kapı genç bir kadın tarafından açıldı bizi görünce kocaman gülümsedi ve içeri girmemizi söyledi.

"Bu harika bir süpriz lütfen salona geçin" diyip bizi salona yönlendirdi,Salon gri ve beyaz renkleriyle bezeliydi ve duvarda kocaman bir haç simgesi asılıydı.

Koltuklara oturduktan sonra içeri bir adam geldi muhtemelen adamın eşiydi hepimizle selamlaştıktan sonra yanımıza oturdu ve özellikle Robert koyu bir sohbete girdi.

Anladığım kadarıyla aynı futbol takımını tutuyorlardı ve siyasi görüşleri de aynıydı sıkı dost olacakları belliydi,Onun adına sevinmiştim gözlemlediğim kadarıyla hiç arkadaşı yoktu.