Dinsel | Masky

#17

Ortamı sessizlik kaplarken,söylediğim kelimeleri düşündüm iki aydır sessizce buradan kaçmayı düşünüyordum çok çabalıyordum ama o kusursuzca her yolu kapatmıştı,kapatmaya da devam ediyordu.

Artık yavaş yavaş kabullenmeye başlıyordum,Bu adam o istemedikçe gitmeme asla izin vermeyecekti.

Onunla karşı karşıya gelmek aptallık olurdu o yüzden onunla konuşmuyordum göz göze gelmemek için büyük bir çaba gösteriyordum,Sağı solu belli olmazdı söylediğim en küçük şey bana korkunç şekilde geri dönebilirdi.

Her gün kıyafetlerdeki kan lekesini temizlemeye başlayınca bu adamın tehlikeden başka bir şey olmadığını anlıyordum,Galiba yeni yeni idrak ediyordum adamın katil olduğunu önceden ona diklendiğim için kendimi aptal gibi hissediyordum.

Neyse ki aklımı başıma almış ve dikerlenmeyi hatta ona bakmaya bırakmıştım,Sonuçta en ufak hatamda eski davranışlarımı da üstüne koyup beni tek hamlede öldürebilirdi.

"Bunu anlaman güzel" Umursamaz tondaki sesi beni en derin düşüncelerimden çekip alırken kafamı olumlu anlamda salladım ama hâlâ bana bakıyordu,sonra gözlerinde sinsi bir bakış yakaladım.

"Arkadaşımın nişanına gidiyoruz,sen ile ben tam iki gün sonra" demesiyle yüzüm şaşkınlıktan donup kaldı,En basitinden "aklını mı yitirdin,ne nişanı?" diye sormak istesem de sadece sertçe yutkundum,gözlerini kısıp kollarını göğsünde bağladı.

"O nasıl bir bakış?"

"N-Ne,N-Nasıl bakıyormuşum?" Kekeleye kekeleye kurduğum cümleye takılmamayarak ona baktım.

"Dünyanın en saçma şeyini istiyormuşum gibi baktın" Yüzümdeki ifadeyi düzeltmeye çalışarak gözlerimi ondan kaçırıp yere baktım,hafif bir kıkırtı duydum sonra ise ekledi.

"Gözler yalan söylemez,saçma olduğunu düşünüyorsun ama bana itaatsizlik etmek istemezsin öyle değil mi?" Başımı olumlu anlamda salladım.

"İstemem" Ne de olsa canıma susamamıştım.

"Güzel" diyip benden bir kaç adım uzaklaşmasıyla derin bir nefes verdim,Uzaktan durup beni izlemeye başladı ne yaptığını anlamaya çalışıyordum,Gözlerimi şaşkınlıkla kırpıştırdım.

"Tamam,sana bir elbise de ayarlayacağım şimdi gidebilirsin" dedi soğuk bir sesle,yerimden hareketlendim kapıyı açmıştım ki seslenmesiyle durdum.

"Adım Timothy,Bu bilgiye ihtiyacın olucak" dedi omzumun üstünden ona baktım,İfadesiz bir şekilde bana bakıyordu kafamı olumlu anlamda sallayıp aceleyle odama girdim.

Kapıyı kilitleyip aceleyle yorganımın altına saklandım,Tanrım bunlar gerçek miydi cidden onunla bir davete katılacaktım ha? Bana ismini de söylemişti.

İsmini zaten biliyordum ama kendi söyleyince daha güzel olmuştu sanki, ismini çok hoş bir şekilde telaffuz ediyordu zaten kalın ve çekici bir sesi vardı.

Gözlerimi heyecanla yummuştum ki hatırladığım şeyle yerimden sıçrayarak kalktım,Yüzünü görmüştüm sonunda görebilmiştim.

Yüzünü aklıma getirmeye çalıştım sert yüz hatları vardı soluk tenli ve oldukça yakışıklıydı,Kahverengi saçları yüzünün her ayrıntısıyla uyumluydu.

Yakışıklı bir katille dip dibe yaşama fikri adrenalimi körüklüyordu ki derin bir nefes verip kalktığım yerime geri yattım,O adamdan bana hayır gelmez diye düşünüp gözlerimi yumdum.

                                 ***

Şu anda o adamın bana seçtiği kıyafetlere bakıyordum,Beyaz,siyah ve lacivert renkli üç kıyafet getirmişti beyaz giymezdim zaten nişanda müstakbel gelinden rol çalmak gibi olurdu,siyah ise klasikti geriye kalan lacivert kısa saten elbiseyi elime aldım.