#26

265 26 11
                                    


"Ateşi var,hemde çok fazla" Ses çok uzaktan aynı zamanda yakından geliyormuş gibiydi ama tanıdık olduğundan emindim.

"Kenara çekil" Bu sesi ilk defa duyuyordum ama çok netti ve tehditkar geliyordu,emrediyordu...Ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama vücudumu bir anda soğuk bir dalga kapladı hafiflediğimi hissettim anca o an gözlerimi hafifçe aralayabildim başımda bir adamın dikildiğini fark ettim.

"Günaydın Prenses" Sesi o kadar derinden geliyor ve gözleri o kadar delici bakıyordu ki gözlerimi kocaman açtım,ürkütücüydü benim aksime onun kırmızı gözleri hafifçe kısıldı.

"Bir yerin acıyor mu?" Başımı zar zor da olsa olumsuz anlamda sallayabildim işte o an fark ettim sol omzumda bir ağrı vardı.

"Hareket etme" diyip dişlerini göstere göstere güldü dişleri korkutucu derecede beyaz ve keskin duruyordu canımın yandığını biliyordu ve bu gülüşü de bunu komik bulduğunu gösteriyordu.

"Tim..." Ses tonumu ben bile zor duymama rağmen beni anlamıştı.

"Ah Masky mi? Onu dinlenmesi için gönderdim ama merak etme senin için buradayım" diyip genişçe gülümsedi,göz kırpıp kendini yatağımın dibine konulmuş koltuğa attı.

"S-Sen Kimsin?" Siyah saçlarını elleriyle dağıttı bir kez daha kırmızı gözlerini yüzüme dikti,ten rengi çok solgundu,böyle bir ten rengini ilk kez görüyordum.

"Doktoral dehayım bebeğim,Dr.Smiley sende Grace olmalısın" İsmimi söyledikten sonra bakışları daha bir dikkatli oldu bundan rahatsız oldum gözlerimi kaçırdım.

"E-Evet" Kıkırdadığını duyduğumda ona bakmak için gözlerimi yine ona diktim.

"Korkmana gerek yok,Masky için değerli olmalısın" Bir şey diyemedim kafam bomboştu.

"O kızdan sonra...başka birini kabul etmesi çok ama çok şaşırtıcı" diyip arkasına yaslandı ama bir anda yerinden kalkıp gözlerini bana dikti.

"N-Ne?" Ceplerini karıştırmaya başladı ve bir iğne çıkartıp duraksadı.

"İyi uykular" demesiyle iğneyi derime batırması bir oldu,karşı bile koyamadan beni uyuşturdu son gördüğüm rahatsız edici bir gülümsemeydi.

                                 ***

"Çok uzun zaman önce bir kıza deliler gibi aşıktım,Ona tapıyordum o da beni delilercesine severdi...yani ben öyle sanıyordum" diyip ardından derin bir nefes verdim bu konuyu hoodie ve toby dışında kimseye anlatmamıştım tabii bunları anlatmamın üzerinden de baya bir zaman geçmişti,unutulmaya mahkum bıraktığım konuyu açmak benim için hiç kolay değildi.

Sonunda bunları ona anlatmak içimi rahatlatıyordu bilmesi gerekiyordu  her ne kadar zor olsa da devam ettim.

"Normal ve güzel bir kızdı çok büyüleyiciydi,Pastahanede çalışıyordu onu görür görmez bir şeyler hissetmiştim beni geri çevirmedi birlikte olduk...aslında kim olduğumu söylediğinde bile güldü ve bana aşkın göz boyadığını bunu bile sorun olarak görmediğini söylemişti..."

"Sonra?" Gözlerimi yerden kaldırıp yüzüne baktığımda sabırsız tavrıyla gülümsemek için zor durdum.

"Bir hata yaptı ve...ve ben onu öldürdüm" Her ne kadar zorlansam da sesim buz gibi soğuk çıkmıştı buna sevinmiştim.

"Bu kadar seviyorsan...neden öldürdün?" Yutkundum o gün hâlâ aklımdaydı,Çığlıkları ve yalvarış sesleri kulağımı dolduruyordu.

"Düşmanım onu kandırmıştı ona,bizim bir karargahımız var oraya bir kaç kez gelmişti eğer yerini söylersen masky'i slendermanden kurtarabiliriz demişler...Köle gibi Slenderman'e itaat etmemden artık hoşlanmadığından bunu yapmıştı" Elimle alnımı ovuşturdum.

"Seni kurtarmaya çalışmış" dediğinde ona sert bir şekilde baktığımda gözlerini kaçırdı.

"Bunu ondan isteyen olmadı ben hayatımdan çok memnunum,sende sakın böyle bir şey yapma tamam mı? Tarihin tekrarlanmasını hiç istemiyorum"

"Peki nasıl yaptın?" Soruyu biraz utana sıkıla sorsa da cevapladım kafasında soru işareti kalmasını istemiyordum.

"Ben onu bulduğumda zaten olması gerektiği gibi yaralıydı... karargahın yerini bulur bulmaz onu da ortadan kaldırmak için öldürmeye çalışmışlar...Ben bulduğumda onu kurtarmam için çok yalvardı ama çok öfkeliydim bunu affedemezdim...Onu sırtından bıçaklayarak...öldürdüm" dediğimde eli sırtındaki yaraya gittiğinde gülümsedim.

Detayları bilmesine gerek yoktu ama o anı tekrar hatırladım,Onu sakinleştirmek için sırtını sıvazlayacağımı sanmıştı ama ben sırtından bıçaklayarak oracıkta acısına son vermiştim ikimizde birbirimize farklı şekillerde ihanet etmiştik.

"İsmi Mirandaydı ve sana çok benziyordu belki de bu yüzden sana bu kadar ters tavrandım ve gitmemen için bahaneler buldum,seni takip edip o gece kurtardım ama sonra fark ettim ki sen bambaşkasın" Sanki bunları onlara anlatıyor gibi değilde kendime itiraf ediyormuşum gibi hissediyordum çok rahatlamış hissediyordum,Şaşkınlıkla donup kaldı gözlerini gözlerime dikti ve sordu.

"Bunca zamandır sadece merhum sevgiline benziyorum diye mi...beni burada tuttun?" Kafamı olumsuz anlamda salladım,Tek nedeni bu değildi elbette.

"Böyle görünebilir ama hayır.Ben,seni sadece benim görebileceğim bir şekilde seviyorum" Göz bebekleri gözle görülür şekilde büyüdü,Gözlerinde kendi yansımamı görünce gülümsedim böyle çok tatlı duruyorduk.

"Cidden mi?" Ses tonu çok tatlı ve masumdu,Yine de boğazımı temizledim.

"Ciddiyim" diyip hafifçe gözlerimi devirdiğimde omzuma yumruk attı.

"Hey,ne yaptığını gördüm" dediğinde ufak bir kahkaha attıp onu kendime doğru çektim yarasına dokunmamaya ve sıkmamaya önem göstererek kollarımı bedenine doladım.

"Trip atıcam sana..yapma şöyle şeyler" diyip derin bir nefes verdiğinde alaycı bir tavırla nefes verdim.

"Ne tribi kızım ya,Çocuk musun sen? Liseli ergenler değiliz bak triple falan uğraşamam ben" dediğinde kaşlarını kaldırdı.

"Öyle mi? Demek uğraşamazsın iyi uğraşma tamam mı? Hiç bir şey yapma kal öyle" diyip benden uzaklaşmak için ittirmeye çalıştığında biraz daha sıkı sarılıp saçlarının arasına ufak bir öpücük kondurdum.

"Uğraşırım tamam uzaklaşma benden"

"Bunu sen mi diyorsun ya? Yaralanmasam benden kaçmaya devam ederdin"

"Beni sinirlendirmiştin hatanı anlamanı istedim ve seninle konuşsaydım üsteleyip beni sinirlendireceğini biliyordum...Sana bağırırdım sana bağırmak istemiyorum sana zarar dahi vermek istemiyorum tamam mı?" Kafasını usulca olumlu anlamda sallayıp kafasını kaldırıp bana baktı.

"Bir daha böyle bir şey yapma tamam mı? Macera arama artık güvende kal" Sinsice gülümsedi ve kafasını göğsüme gömdü.

"Tamam ya...Hem bir şey soracağım ben bir adamı hatırlıyorum,tuhaf görünüşlü bir şeydi..." Lafını tamamlamasına izin vermeden cevapladım.

"Doktorumuz Smiley,Sana kötü bir şey demedi ya?" Başını yavaşça iki yana doğru salladı.

"Yok hatta nazikti sadece hayal görüp görmediğimi anlamak istemiştim" dediğinde istemsizce moralim bozuldu.

"Tamam ama sen ona bir daha öyle bir şey deme" Kafasını usulca göğsüme yasladığı yerden çıkarıp zafer dolu bir bakış attı.

"Kıskanıyorsun,nazik dememi bile kıskanıyorsun" Cevap vermedim hafifçe gülümsedim ama zaten ikimizde cevabı çok iyi biliyorduk.

Merhabaaa,nasılsınız umarım iyisinizdir ben çok iyiyim şaka gibi ama 27.Bölümü de geride bıraktık bir sır perdesi daha aralandı bakalım ilerde neler olucak sizleri seviyorum kendinize iyi bakınnn ♥︎♥︎

Dinsel | MaskyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin