Dinsel | Masky

#5

Bu bölüm Masky'nin ağzından yazılmıştır:

"Acıktım..." Berrak Zihnimde tekrarlanmaya başlayan sözcük,Şaşkınlıkla kaşlarımı çatmama neden oldu.

"Aç mısınız?" Yavaşça yanımda duran efendime dönüp kafamı kaldırdım,Benden kat kat uzun olsa da onun hafif çökmeye başlamış olan yanaklarını gördüm.

"Bu pek iyi değil" diye düşündüm,Bunun olması neredeyse imkansızdı hiç böyle bir şey dediğiyle karşılaşmamıştım.

"Gidelim" Beynimde yankılanan emir cümlesiyle,Şaşkınlığım daha da katlandı tam bir görevin ortasındaydık? Gidemezdik,gitmemeliydik.

"Efendim ama gidersek,işimiz yarım kalacak her şeye baştan başlayacağız" Hafif hırıltı sesiyle dudaklarımı birbirine bastırdım.

"Hızlı ol" Sesin tonlaması yeterince tehditkardı,Elime dürbünü alıp etrafa bakınmaya başladım kısa bir süre bakışlarımı tam karşıma sabitledim.

"Zalgo" diye mırıldanışım,Slenderman'in daha fazla hırıldamasına neden oldu siniri etrafa çok fark edilir bir öfke yayıyordu.

İkimizde aynı yerimizde olsakta Zalgo bize doğru yaklaşıyordu,Bunu gören slenderman ise gizlendiğimiz yerden çıktı ve insan formuna girerek Zalgo'nun karşısına dikildi.

"Kuralları ihmal ettin,yine...canın ölmek mi istiyor?" Slenderman'in sesi artık zihnimden çıkmıştı kulaklarımla duyabiliyordum,Son derece çekici ve kalın bir erkek sesiydi bu.

"Bilirsin,kurallar çiğnenmek için vardır" Zalgo'nun sesi son derece çekici ve şevhetliydi,Slenderman onun bu gevşek tavırlarına burun kıvırmıştı.

"Bir sözleşme imzaladık,Eğer ihmal ederseniz bunu bizde yaparız...Hemde misliyle" Slenderman son kelimelerini bastıra bastıra söylemişti.

Zalgo ellerini teslim olurcasına kaldırıp indirdiğimde derin bir nefes verdim,Bu iblisin oyunlarından da kendisinden de bıkmıştım.

"Peki,Sakin ol bir daha anlaşmayı bozmayacağım" Slenderman kaşlarını çattı ve ona iki adım kadar yaklaştı.

"Sana güvenmiyorum ama son bir şans daha...Yoksa saldırmaktan asla geri durmayacağım" Zalgo anlarmışcasına kafasını salladı.

"Tamam,Biraz gergin gibisin..." Sonra ise Slenderman'in çökmüş yanaklarına odaklandı ve kaşları havalandı.

"Aaa anladım,Sen acıkmışsın" Zalgo'nun alaycı tavrı ile Slenderman'in kaşları daha da çatıldı.

"Ufak bir kızım var onu yeme lütfen,Minik şeytanımın çok potansiyeli var" diyip kıkırdayınca,Deyim yerindeyse Slenderman'in gözlerinden neredeyse ateşler çıkacaktı.

Bana döndü ve gitmemiz için işaret yaptı,Saklandığım yerden çıktım ve dürbünü de alıp Slenderman'e doğru ilerlemeye başladım.

"Şuna da bakın,Altın proxylerden biri de buradaymış...Diğer ikisi de burada mı?" Sorusunu kimse yanıtlamayınca Zalgo sıkıntılı bir nefes verdi.

"Doğru,Sen Slenderman'in köpeği olansın...Diğerleri daha önemli hep koşturan sensin Maskeli" dedi ve elini ağzına götürüp kıkırdamasını önlemeye çalıştı.

"Proxylerim ile muhattap olma" dedi Slenderman ve ilerlemeye başladı,Bende onun peşinden ilerlemeye başladım.

"Görüşürüz,yine gelin" yapmacık sesi benim sinirlerimi bozarken,Sabır dilercesine bir nefes verdim.

İlerlerken düşünmeye başladım,Pis şeytan bana köpek demişti,Efendi Slenderman olmasaydı ona saldırmaktan kendimi alıkoyamazdım.

"Eve gidelim Masky,Sonra ise benimle geliyorsun" Slenderman'in sesiyle düşüncelerimi bir kenara ittim.

"Tabii Efendim" diye cevaplayıp,Hızlandım ve uzun sürse de sonunda eve varabildik.

Dışarda Toby ve Hoodie vardı,Birlikte oturuyorlardı yüzlerindeki hissizlik ile ruhsuzlukla dinlendiklerini anlamıştım.

"Toby ve Hoodie,içeri gelin" Slenderman'in sesiyle yavaşça yerlerinden kalktılar ve hep birlikte içeri girdik.

Slenderman salonda bulunan dev zili çaldı ve herkes odalarından çıkıp girişe geldi.

"Zalgo bir daha sözleşmeyi bozmayacak ama bozarsa diye hazırlanın,Tatiliniz bitti antremanlarınızı daha çok sertleştirin ve eğer Zalgo'nun sözleşmeyi ihlal ettiği bir anı yakalarsanız kanıtınızla bana getirin" Herkes onlaylarcasına kafasıyla onayladı.

"Seni çağırdığımda hazır ol Masky,Bir görevimiz olacak" diyip yanımdan ayrıldı,Slenderman'in görevi neydi merak ediyordum.

"Bize her şeyi anlat Masky" Hoodie'nin sesiyle kafamı olumlu manada sallayıp,Meraklı Proxy kalabalığına her şeyi anlattım ama tek bir şey hariç o da slenderman'in açlığıydı.

Bunu anlatmaya gerek yoktu,Pekte mühim bir şey değildi açıkçası kimsenin de önemseyeceğini sanmıyordum.

"Şu sözleşme işi fazla uzadı,Slenderman'in bu kadar alttan alması bana mantıksız geliyor." Helen'in sözlerine hepimiz hak vermiştik.

"Efendi Slenderman'in elbet bir planı vardır" Toby'de haklıydı kendisi asla mantıksız hareket etmezdi biz mantıksız sansak dahi en zekice planları o yapardı.

"O zaman bize düşeni yapıp çok iyi hazırlanalım" Hoodie'nin sözlerine hepimiz hak verdik.

"Zaten ellerim kaşınıyor...Slenderman'in bizi bu kadar bekletmesi gıcığıma gidiyordu" Jeff ellerini kaşımaya başlarken,Toby iç çekti.

"Söyledim ya Efendi Slenderman'in vardır bir planı,O bizi boş boşuna bekletmezdi" Toby'nin sözleriyle ortam sessizleşti.

"Adam haklı beyler,Abim bir yarı tanrı onun mantıksız bir hareketi olamaz" Köşeden yükselen sesle,Hepimiz oraya odaklanmıştık karanlıktan yükselen ses kendini gösterdiğinde,Ann derin bir nefes verip söylendi.

"Off yine mi sen ya?" Bu Offenderman'dan başkası değildi,Offenderman Ann'e doğru yaklaşıp saçlarına okşadı.

"Naber Kızıl Öfkem?" Ann saçlarını yan tarafa doğru atarak,Offenderman'e öfke dolu bir bakış attı.

"Bi siktir git ya" diye bağırıp orayı terk etti,Bu olanlara Jeff kenarda kıs kıs gülerken sabır çektim,Tam o sırada Slenderman geri belirdi.

"Abi Merhaba" Efendimiz Offenderman'i görünce dudakları kıvrıldı.

"Merhaba Kardeşim,Seni hangi rüzgar buralara attı?" Offenderman sinsice gülümseyip hepimize göz gezdirdi.

"Bilemiyorum Abi belki bir rüzgardır belki de bir fırtına? Neyse,Seni ve diğer abilerimi özledim...Bir kardeş buluşması bizim için iyi olabilir" Slenderman kısa bir süre düşündükten sonra başıyla onayladı.

"Zaten sizinle konuşucaklarım vardı,Sen her şeyi ayarla benim işlerim var halledip geleceğim" diyip yanıma geldi ve diğerlerinin meraklı bakışları eşliğinde birlikte evden çıktık.

Orman'ın içinde ilerlemeye başlarken ona baktım,Yanakları daha çok içine çökmeye başlamıştı.

Bu olay kafamı karıştırmaya başlamıştı,Slenderman'in aç olması neredeyse imkansız bir durumdu bir yarı tanrı acıkır mıydı hiç?

Bilemiyordum o zaten hep bir kapalı kutuydu...Eski çağlardan günümüze kadar gelen bir kapalı kutuydu.

"Cruise Ormanlarına gidiyoruz"  demesiyle aklım karışmıştı,Oraya hiç gitmemiştik konuşmalarımızda dahi ismi geçmezdi.

Yine de ses etmedim ve onunla birlikte ilerlemeye başladım,Neye ve neden gittiğimizi bilmiyordum ama oraya varımca öğrenirdim...En azından öyle ümit ediyordum.