free | Tom Marvolo Riddle fanfic

30

Aradan birkaç hafta geçmişti. Lirisha'nın derslerde gösterdiği performansı giderek artmaya başlamıştı. Eskiye nazaran daha çok çalışıp önemsediğinden dolayı profesörler tarafından ismi daha çok anılmaya başlandı. Okula ilk geldiği dönemlerde yarattığı etkiyi tekrardan kazanmıştı. Bu sefer emek sarf ederek. Çünkü konular artık daha zor ve daha detaylıydı, doğuştan bahşedilen zekanın yanı sıra artı olarak çalışıp çabalamak gerekiyordu. Ve şu son zamanlarda Lirisha bunu fazlasıyla yapıyordu.

Geçen birkaç hafta içerisinde sadece Lirisha'nın dersleri değişmemişti. Alıştığı çevresinde, arkadaşlarında ve alışkanlıklarında da değişimler vardı.

Lirisha ile Sunny eskisi kadar konuşamaz ve takılmaz olmuşlardı çünkü her defasında tartışıyorlardı. Anlaşamamaya başlamışlardı. Lirisha Sunny'den çok Melania Macmillan ve Rose Bethany ile vakit geçirmeye başlamıştı. O ikisi ile yeni tanışmışlardı ve kısa sürede yakınlaşmışlardı.

Rose Hufflepuff, Melania ise Slytherin binasındandı. Rose'la kaşla göz arasında Hufflepuff ile ortak olan Bitki Bilim derslerinde kaynaşmışlardı. Melania ve Lirisha'nın Adam Otuyla olan anlaşmazlıklarında onlara yardım etmişti.

Lirisha yeni edindiği arkadaşlarından yana memnundu. Onlarla kısa zamanda güzel zamanlar geçirerek hoş anılar şimdiden elde etmişti. Gençlik dönemleri çoğu kişi tarafından zaten oldukça hareketli ve heyecanlı geçmez miydi? Lirisha'nın hayatı bir genç kız olarak oldukça şekillenmeye çoktan başlamıştı.

Tom ile olan yakınlığı günden güne anormal bir hızda ilerlemişti. Bazı kişiler bu hızın dikkat çekiciliğinden etkilenerek ikiliyi fark etmişti. Sunny de bunlardan biriydi. Üstelik arkadaşı adına en çok korktuğu şeydi Tom ile yeniden yakınlaşması. Ama elden ne gelirdi? Birbirlerine dargın ve kızgındılar.

Sunny Lirisha'nın kendisini artık dinleyip önemsememesinden ve giderek kabalaşıp fevri tavırlar sergilemesinden şikâyetçiydi, Lirisha ise arkadaşının son zamanlarda kendisine fazla karıştığını düşündüğü ve Tom başta gelmek üzere insanlar hakkında çok peşin fikirli olup Lirisha'yı da kendisiyle aynı fikirde olmaya zorladığını düşündüğünden Sunny'den şikâyetçiydi.

Her ikisi de uzlaşmak için, anlaşmak için herhangi bir adım atmayacak kadarda inatçıydı.

Bu nedenle de aralarında ki bu çekişme asla bir sonuca varamıyordu ve bu esnada her ikisi de ister istemez birbirlerinden uzaklaşıyorlardı.

...

"Bugün mutlaka benimle kütüphaneye gelmek zorundasınız. Çok ciddiyim, beni yalnız bırakamazsınız. Aklınızın ucundan bile geçemez!"

Dedi Melania ukala ve huysuz bir tavırla.

Melania genellikle huysuz, şımarık ama bir o kadarda eğlenceli ve cömertti. Evet, cömert. Çoğu Slytherin'in aksine eşyalarını paylaşmaktan gocunmazdı. Gösterişi severdi, hava atmayı da ama övündüklerini paylaşmasını da bilirdi.

"Hadi ama oraya seni Joseph başbaşa olmanızı istediği için çağırdı. Onu hayal kırıklığına uğratamazsın." Dedi Lirisha alaycı bir tavırla.

"Joseph kimin umrunda! Nasıl olsa onu reddedeceğim ve sizin buna şahit olmanızı istiyorum."

"Üzgünüm Melania ama başka işlerim var."

"Ne işin varmış? Yine Riddle ile 'ödev' adı altında randevuya mı çıkacaksınız(!)"

Lirisha anında kulaklarına kadar kızararak elinde tuttuğu kitaplarla hafifçe yanında yürüyen kızı dürttü.

"Sesini kes Melania!"

"Ben seninle gelirim Melania, hem kütüphaneden alacaklarım da vardı." dedi Rose.