Lirisha sabah uyandığında kafasındaki karmaşayı bir yana bırakmıştı. Bu işin peşine düşmeye niyetliydi.
Hazırlandı, cüppesini üstüne attığı gibi dışarı fırladı. Sunny'yi bulmaya. Onu nerede bulabileceğinden emin değildi ama genelde Ortak Salon'da, Büyük Salom'da bir grup öğrenciyle beraber sohpet ediyor olurdu. Sunny kalabalığı seven, çevresi olan biraz da ortamcı birine dönüşmüştü. Zaten öyleydi fakat bu kadar değildi, en azından Lirisha öyle düşünüyor.
Sunny'yi tahmin ettiği gibi, sabahın bu erken saatinde henüz kahvaltı saati gelmemişken, Ortak Salon'da buldu. Yanına emin adımlarla ilerledi, Sunny kendisini fark edene kadar o çoktan yanına varmıştı.
"Sunny, özel bir şey konuşabilir miyiz lütfen?"
Sunny şaşkınlıkla Lirisha'ya döndü. Bir anlığına dili tutulsa da çok sürmeden kendisine geldi.
"Tabi?" Lirisha'nın yüzündeki ifadeden ciddiyetin farkına varmıştı.
Lirisha onu kolundan tutarak ayrı bir yere götürdü.
Sonunda özel konuşabilecekleri bir ortam sağladıklarında Lirisha söze başladı.
"Sunny, bizim aramızın bozulma sebebini biliyoruz ikimiz de değil mi?"
"Yani, neden ki?"
"Tom."
"Sayılır."
"Her neyse, genel olarak o. Sen benim Tom ile hiçbir zaman yakın olmamı istemedin, hep ondan uzak durmamı söyledin, beni kontrol etmeye bile kalkıştın. Ben sadece önyargılarından kaynaklandığını düşündüm hep ama, bunun arkasında gerçek bir sebep var mıydı? Bana söylemekten kaçındığın ya da... benden sakladığın?"
Lirisha yüzünü buruşturdu. Lirisha tam isabet etmişti fakat Sunny hemen itiraf etmeyecekti.
"Senden ne saklayabilirim ki!? Yani, tabi ki sebeplerim vardı kendimce ama sen hep bu sebepleri bir 'önyargı' olarak kabul etmeyi tercih ettin. Şimdi farkına mı varıyorsun yoksa?"
"Hayır, Sunny gerçekten soruyorum."
"Ne, nereye varmaya çalıştığını anlamıyorum?"
Sunny safa yatmaktan gocunmuyordu.
"Sunny açık açık söylemeli miyim?"
"Lütfen."
"Tom ile aramda geçmişte bir şeyler mi vardı? Bir şeyler mi yaşandı, benim hatırlamadığım?"
Sunny'nin nutku tutulmuştu neredeyse. Ne diyeceğini, ne yapacağını, ne tepki vereceğini bilemedi. Lirisha, biliyor olamazdı, öğrenmiş veya hatırlamış olamazdı, değil mi?
"N-ne..?"
"Gayet açık sordum. Sunny hadi ama. Yarımcı olur musun?"
"Yani, hatırlıyor musun?"
Lirisha bir anlığına sadece Sunny'ye baktı ve sustu. Gözlerini kısarak konuşmaya başladı.
"Bunu bir evet olarak kabul ediyorum."
"Off, tamam pes ediyorum."
Lirisha kollarını birleştirdi.
"Seni dinliyorum."
"Bak, tek amacım seni korumaktı tamam mı? Tom'un ilk yıllarda hakkında çok absürt söylenti vardı, henüz 1. sınıfken bile! Olaylı biriydi, adeta bir ucubeydi, herkes ondan çekinirdi."
Lirisha ilgilenmeye başlamıştı.
"Bir kişi hariç en azından. Sen. Sen, hep onun etrafında döner dururdun. Hademesi gibi hep onun ağzına bakardın. İlginç bir şekilde o da senin bu ilgini geri çevirmiyora benziyordu. En azından, sana özel bir tavrı var gibiydi. Tabii bence öyle değildi ama öyle diyenler de vardı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
free | Tom Marvolo Riddle fanfic
General Fiction-Tom Marvolo Riddle fanficidir- Adeta kendi kendini hapsettiği bir kafes içerisinde git gide büyüyen ve onu yiyip bitiren, yutan bir karanlıktaydı Marvolo. Lirisha onun için buradaydı. Bilmiyorlardı ama birbirleri için nefes alıyorlardı. Beraberken...