2 gün sonra;
Kapının hızlıca çalması üzerine adeta koşarak kalıya doğru gitmiştim.
"Bir dur amına koyayım, geldim." dedim kapıyı açarken, çatılı kaşlarıyla Haktan'ı görmüştüm.
"Düzgünce çalsana, ne diye alacaklı gibi çalıyorsun kapıyı?" dedim. Ardından salona doğru gitmeye başladım ve ona bakmadan konuştum.
"Gelsene, neyi bekliyorsun?" dedim ve koltuğa oturup televizyondaki diziyi izlemeye devam ettim.
Az sonra o da geldi ve ayakta dikilirken bana baktı. Ona baktım.
"Otursana."
"Mansurları sen mi dövdün?" dediğinde ona baktım, bunun için mi bu kadar gergin gibiydi.
"Evet." dedim.
"Niye, ben sana döv mü dedim?"
"Birini dövmem için senden izin mi istemem gerekiyor?"
"Hayır, ama mahallemden birisini dövdüysen hesabını da vereceksin bana."
"Ne diye hesap verecekmişim sana? Hem mahallemden birisi diyorsun ama sadece bir kişi dövmedim." dedim ve tekrar televizyona baktım.
"Her ne boksa Atahan. Niye dövdün?" dediğinde anında cevap verdim.
"Seni hırpalayan onlarmış, ben de gerekeni yaptım."
"Ben dövmesini bilmiyor muydum?" dedi sesini yükselterek.
"Sen fazla merhametlisin, mahalleden birini dövmezsin, mahalleden olmasa bile sevdiğin bir kişi ne yaparsa yapsın hiçbir şekilde zarar vermezsin. Haksız mıyım?" dedim ona bakarak.
"Bu onları dövmeni istemediğim gerçeğini değiştirmiyor."
"Siktir et, büyütme bu kadar."
"Sen beni dinlemiyor musun Atahan?" dedi yine sesini yükselterek, ayaklanıp karşısına geçtim.
"Ses tonunu ayarla Haktan, siktirtme belanı. Seni öyle görünce içimde bir şeyler oldu, fazla sinirlendim, dövmemi istemeyeceğini de çok iyi biliyordum. Fazla merhametlisin dediğim gibi, sana yanlış yapsa bile hatasız kul olmadığını söyleyip affediyorsun." dedim.
"Sırf bir erkeği, hele de beni sevdiğin için yediysen o yumrukları ya da bıçak, her ne boksa, ben cevap vermeden duramam. Ben babamı bıçakladım, korumalarımızın kafalarından tut kaburgalarına kadar kırdım, abimin kollarını kırdım. Bende merhamet de yok, üzüntü de yok. Ama seni öyle görünce içimde bir şeyler oldu işte, sinirlendim, üzüldüm. Anlıyor musun?" diye ekledim sesimi daha da yükselterek.
Ardından koltuğa geri oturup bacak bacak üstüne attım. Koltuğun yanında duran içki şişesini de alıp onun gözlerinin içine bakarak dikledim kafaya.
"Sik gibi duruyorsun ortada, oturacaksan otur, oturmayacaksan siktir git." dedim televizyona bakarak.
Yanıma oturup beni kendine çekti, kafam göğsüne yaslanmıştı.
"Senin ağzın çok bozuldu." dedi parmaklarını kolumda gezdirirken.
"Benim ağzım bozuktu zaten, sana denk gelmemiştir." dedim ve elimdeki şişeyi uzattım.
"Demek endişelendin benim için." dedi sırıtarak ve şişeyi kafasına dikledi.
"Demek endişelendin benim için." dedim onu taklit ederek. Gülüp saçımdan öptü.
━━━━━━━━━━━━━━━━━━━━━━━━━━
Değişik bir yoldan aşkını itiraf etti bence.
Umarım beğenmişsinizdirr.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Atahan - BxB
Short StoryAtahan 8 ay önce ailesiyle kavga etmişti, babasını bıçaklamıştı. Babası ondan şikayetçi olmamıştı ama Atahan artık o evde daha fazla durmak istemiyordu, bu yüzden kendine bir mahalleden ev tuttu ve orada yaşamaya başladı. Bir tamircide de çalışmaya...
