Beyazıt aşiret toplasından dönmüştü. Herkes yüreği ağzında Beyazıt'ın ağzından çıkacak cümleleri bekliyordu.
Biliyorlardı berdel olacağını ama yinede korkuyorlardı. "Berdel olacak." dedi soğuk ve sert sesi ile Beyazıt.
Kimse görmüyordu Beyazıt'ın içinde ki yangını. Tanımadığı bilmediği üstelik hiçbir suçu olmayan bı kızla evlenecekti.
Sırf kendi kardeşi ve sevdiği adam için hem kendini hemde hayalleri olan bir kızı yakmıştı. Herkes rahat bir nefes alırken berdel lafını duyan Fırat delirmişti.
Kardeşi henüz 17 yaşındaydı! Olmazdı yapamazdı! "OLMAZ!" diye bağırdı Fırat. "O daha çok küçük yapamaz henüz 17 yaşında üstelik sizin törelerinize, gelenek göreneklerinize uyamaz o!" demişti.
Kardeşini yakan kendisi değilmiş gibi konuşuyordu! Biliyordu Fırat askerliğini Mardin'de yapmıştı. Devreleri sayesinde tanıyordu buranın insanlarını.
Beyazıt sinirle bir yumruk geçirdi Fırat'ın yüzüne "Lan it biz mi dedik namusumuza laf getirin diye! Biz mi dedik o kuş kadar kafanızla plan yapıp kaçın diye!" dedi hatta kükredi!
Delal "Sevdik abi, isteseydi verecekmişsin gibi konuşma! Bencil, taş kalpli insanın tekisin sen zaten ne anlarsın sevmekten!" dedi.
Beyazıt duydukları ile büyük hayal kırıklığına uğramış ve o saniye Delal'i tamamen hayatından çıkarmıştı.
Beyazıt, Delal için kendini berdele kurban etmişti. Üstelik bu güne kadar onu gözünden sakınmış, canı yansa onun daha çok canı yanmıştı. Ama bitmişti Delal diye kardeşi yoktu artık!
Beyazıt duyduklarını idrak ettikten sonra Delal'i kolundan tutup konağın dışına atmıştı işaret parmağını kaldırarak "Allah şahidim olsun ki sizi bir daha Mardin sınırları içinde görürsem veya duyarsam hiç acımam ikinizinde canını alırım!" demiş ve konağa girmişti.
"Baran çıkarın bu şerefsizide dışarı yollayın gitsinler. Ailesine haber verin yarın kızı almaya gidiyoruz!" dedi.
O sırada merdivenlerin başında onlanları izleyen Heja yade indi aşağı. Yaşına rağmen hala dinç ve güçlüydü, her ne kadar acı geçmişi olsa bile...
Onlarca kız çocuğunun okumasını sağlamış, onlarca kız çocuğunun hayatını kurtarmıştı.
Her ne kadar güçlü dinç olsada torunları ile özellikle Beyazıt ile uğraşmayı çok severdi!
"Hayırdır deli oğlan ne bu evlilik merakı yoksa kıza gönlünü mü kaptırdın." dedi alaylı ses tonu ile.
Beyazıt Heja yadeye aldırış etmeden konuşmaya başladı sert ve tehditkâr bir sesle "Delal'in adını bir daha bu konakta kimsenin ağzında duymayacağım.
Ayrıca gelecek olan o kızı sevmemi dokunmamı beklemeyin sakın. Sonra gelip bana çocuk demeyin itirazı olan versa şimdi söylesin!" dedi ve gözlerini herkesin üstünde gezdirdi.
"Güzel kimsenin yok bundan sonrada olmasın!" dedi ve hızlıca odasına çıktı.
Ardından herkes bı yana dağılıp düğün hazırlıklarına başladı. Yarın gidip Zümrüt'ü alıp getirecekler ve 3 gün sonra düğün yapacaklardı.
Baran, Ahmet Beyi aramış ve yarın gelip Zümrüt'ü alacaklarını söylemişti.
Ahmet Bey kabul edip telefonu kapatmıştı. İçi razı değildi ama verecekti kızını oğlu için kurban edecekti. Ne de olsa oğlu ailesinin soyunu devam ettirecekti. Kızı zaten elin adamına gidecekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZÜMRÜT
Teen Fiction*Bir kız düşünün abisi için kendini yakan... *Bir adam düşünün kardeşi için kendini yakan... *Bir çift düşünün bir biri için yanan. *Kendinden 9 yaş büyük adama gelin olmuştu Zümrüt. Abisinin hatası yüzünden. Beyazıt Demirxan ona yar mı olacak yara...