Beyazıt ve Zümrüt hızla çalan kapı ile uyandılar. Fatih sabah saat 6.20'de kapıya dayanmış bağırıyordu.
"Damat uyan hayde öğlen oldu bugün sen evleniyorsun en mutlu günün uyan!" diye bağırdı ve bütün konağı ayağı kaldırdı.
Zümrüt henüz ne olduğunu idrak edememişti. "Tamam lan saat daha 6.20 git biraz daha uyu gelirsem oraya bir daha uyanamaycağın bir uykuya maruz bırakırım seni" dedi ve biraz daha Zümrüt'e sokuldu.
Zümrüt Beyazıt'ın kendine kedi gibi sırnaşması ile kıkırdadı. Baran ile konuşurken "Baran kız 17 yaşında ben ona karım demem bırak karım demeyi aynı yatağa yatmam bile doğru değil" demişti. Zümrüt bunları kapının önünden geçerken duymuştu.
Beyazıt kıkırdayan Zümrüt'ün saçlarına bir öpücük kondurup "ne oldu xanımağam" dedi. Zümrüt duyduğu hitap ile şaşırdı. "Hanımağam mı?" dedi şaşkınca. "Evet Xanımağam sen bu aşiretin bugünden itibaren Xanımağasısın" dedi. Zümrüt iyice şaşırsada birşey dememişti.
"Söyle bakalım neye güldün?" dedi Beyazıt. "Herkese aslan kesilen Beyazıt Demirxan 17 yaşında ki kadına aşık oldu herkese aslan bana kedi oldun Beyazıt" dedi memnuniyet belirten bir ses tonu ile.
Beyazıt iyice sokuldu Zümrüt'e "Suçlusu sensin, senin kokun, senin duruşun, senin sesin, özellikle de senin gözlerin, ama bir yanlışın var ben sana aşık değilim" dedi. Zümrüt duyduğu cümle ile ilk mutlu olsada "ben sana aşık değilim" cümlesi ile yüreğine bir ateş düştü. Bu adam gece aşığım dememiş miydi? Şimdi niye aksini iddia ediyordu?
"Nasıl?" dedi Zümrüt. "Aşık değilim işte sana sevdalıyım. Aşk geçicidir benim için Zümrüt. Ama sevda öyle değil bir kere kazındıysa aklına kalbine bir daha söküp atamazsın." dedi Beyazıt. "Peki beş günde nasıl sevdalandın?" dedi Zümrüt. "Birine sevdalanmak için günlere, aylara, yıllara gerek yoktur Zümrüt. Birine sevdalanmak elimizde olan birşey değildir. İstemedim seni sevmeyi. Küçüksün çok küçüksün ama kendimi senden çekmeye çalıştıkça senin yaptıkların iyice beni delirtiyordu." dedi.
Bu sefer Zümrüt sokuldu daha doğrusu çalıştı çünkü zaten birbirlerine yapışıktılar. "Keşke başka türlü tanısaydım seni Beyazıt." dedi Zümrüt. "Nasıl tanıştığımızın bir önemi yok bebek karım." dedi. Zümrüt duyduğu hitap ile güldü. "Bebek karım" diye tekrar etti Zümrüt.
"Bebek karım, karımm, canımın içi, ömrümün diğer yarısı, küçüğüm, sevdiğimm, hatunumm" dedi Beyazıt. Zümrüt şuan mutluluktan ağlayabilirdi! Bu adamı sevmekle çok doğru hareket yapmıştı. "İyi ki sevdim seni Beyazıt. İyi ki çıktın karşıma." dedi Zümrüt. Beyazıt Zümrüt'ün saçlarına bir öpücük daha kondurdu. Çok güzeldi saçları.
"Öldüğüm gün saçlarını kes mezarımın başına koy Zümrüt" dedi. "Deme öyle Allah korusun" dedi Zümrüt. Düşüncesi bile tüylerini diken diken etmişti.
"Zümrüt seninle birşey konuşmam lazım" dedi Beyazıt. Zümrüt kafasını biraz kaldırıp Beyazıt'a baktı. "Bak beni yanlış anlama herşeyinde sonuna kadar arkandayım. Senden birşey istiyorum bunu yapıp yapmamak senin kararın özgürsün. Senden çok açık giyinmemeni rica ediyorum gülüm. İstediğini giyebilirsin tabiki ama ben kıskanç biriyim kimse cesaret edemez bakma ama yinede biraz daha dikkat et lütfen." dedi Beyazıt.
Beyazıt biliyordu Zümrüt herşeyi sınırında bırakırdı ama yinede biraz daha kapalı giyinsin istiyordu. Bunu ona uygun bir şekilde söylemişti. İstediğini giyerdi özgürdü ve Beyazıt herşeyinde arkasındaydı.
"Tamam daha dikkatli giyinirim sıkıntı yok hem kapalı giyindiğim zaman daha rahat oluyorum." dedi Zümrüt. Beyazıt ışıldayan gözlerle Zümrüt'e baktı. Beyazıt bunu uygun bir dille söylemeseydi Zümrüt onu dinlemezdi fakat Beyazıt ondan ricada bulunmuştu. Ve Zümrüt birkez daha sevdalanmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZÜMRÜT
Teen Fiction*Bir kız düşünün abisi için kendini yakan... *Bir adam düşünün kardeşi için kendini yakan... *Bir çift düşünün bir biri için yanan. *Kendinden 9 yaş büyük adama gelin olmuştu Zümrüt. Abisinin hatası yüzünden. Beyazıt Demirxan ona yar mı olacak yara...