53. bölüm "kızım"

30 1 0
                                    

1 ay sonra Şubat ayı

Akınla evleneli bir ay oldu... Akın öğretmenlik hayatına başlamıştı. Bende evde Internet üzerinden ingilizce dersler veriyordum. Hayatımız harika gidiyordu. Her hangi bir sorun yoktu...

Sağ tarafımda uyuyan akına baktım.

Gülümseyerek akına döndüm. Avuç içimi şakaklarıma koyup akını izlemeye başladım.

İşaret parmağımla burnundan, yanaklarına, alnına, dudaklarına yavaşça izler çizdim. Akın bir anda sırıttı.

"Sapık kızım benim" diyip kollarıyla sardı beni anında.

"Ben miyim sapık" dedim alayla.

"Sanki biraz" diye cevap verdi saçlarımı öperken.

"Şimdi biz evlendik ve benim karnımda bebeğimiz var öyle mi" dedim. Hâlâ gerçek olduğuna inanamıyordum.

"Biz evliyiz ve senin karnında bebeğimiz var" dedi akın ve elini yanağıma koyup yüzünü yüzüme yaklaştırdı.

"Artık güzel günler var" diyip dudağıma buse kondurdu.

"Kahvaltı hazırlamaya başlıyorum" diyip ayağa kalktım ve dolabıma yöneldim.

"Akın bey" dedim ve elime aldığım akının kazağı ile geri döndüm. "Sanırım sizin kıyafetlerinize göz diktim"

Akın kahkaha attı. "Kıyafetlerim size köle olsun sultanım" diyip ayağa kalktı ve yanıma geldi. "Yardımcı olabilirim"

Akını sırıtarak başımla onayladım. Elleri üzerimdeki beyaz geceliğe gitti ve kaldırdı.

"Atlet giyinmeyi akıl ettin sonunda sultanım ya. Hemde en sevdiğim renkten, mavi" diyip şah damarımdan öptü.

Gülümseyerek akının siyah boğazlı kazağını üzerime geçirdim. Akın kazağı düzeltip kollarımdan nazikçe tuttu ve arkamı döndürdü.
Elleri saçlarıma gitti ve tokamı çıkartıp at kuyruğu yaptı.

"Kızımız olursa hiç sıkıntı çekmeyecek saç konusunda" dedim ve akına döndüm.

"Hiç bir konuda çekmeyecek" diyip alnımı öptü. "Miniğimiz hep mutlu olacak"

Eli karnımı okşadığında gülümsedim.

"Sağlıklı gel minik kuş" diyip eğildi ve hafifçe şişmiş karnımı kazağın üstünden öptü.

Akını gülümseyerek izliyordum ki telefonum çaldı.

Akın komidinin üzerindeki telefonumu getirdiğinde bende altımdaki beyaz geceliği çıkartıp akının gri eşofmanını giyindim ve lastiğini hafifçe sıktım.

"Şuan müsait değil" dedi akın sırıtarak. Ardından yanıma geldi. "Tamam veriyorum" diyip telefonu bana uzattı.

Telefonun ekranına baktım. Arayan tarıktı.

"Buyrun" dedim.

"Koşarak hazırlanıyorsunuz ve hep birlikte bizim eski okula gidiyoruz" dedi tarık heyecanla.

Burukça gülümsedim. "Olur" dedim. "Saat 1'de buluşuyoruz okulun önünde"

Tarık beni onayladığında vedalaşıp telefonu kapattık.

Akın tırnaklarını yiyerek beni izliyordu.

"Yeme şu tırnaklarını eşek" diyip eline yavaşça vurdum.

Akın bir anda irkildi. "Aklım çıktı" dedi.

Kahkaha attım. Akının alnını öptüm ve elinden tutup koşar adımlarla aşağı indirdim. Sırayla elimizi yüzümüzü yıkayıp dişlerimizi fırçaladıktan sonra banyodan çıktık.

Kara Deniz 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin