32. bölüm "epilepsi"

40 1 0
                                    

Akından~•
Ambulans geldiğinde paramedik hızlı ama dikkatli hareketlerle Banu'yu ambulansa sedye yardımıyla taşımışlardı.

Süheyla yenge ve Neriman teyze arabama bindiğinde ben de şoför koltuğuna oturup ambulansı takip ettim.

Kurtulucaksın kızım... Güçlüsün sen...

10 dakikanın sonunda hastaneye vardığımızda cerrah ve hemşireler Banu'ya müdahale ediyorlardı.

10 dakika içince röntgen gibi bir çok işlem yapılmıştı.

"Ameliyatı hazırlayın hemen" diye bağırdı cerrah. "İç kanaması var"

İç kanaması... Kırık mı vardı?

"Göğüs kafesi kırığı ciğere baskı yapıyor"

Doktor hemşireye söylüyordu bunları.

Hemşire bizi yoğun bakımdan çıkarttığında banu'nun o morarmış dudakları ve bembeyaz olmuş yüzüne son bir defa baktım...

"Epilepsi nöbeti esnasında hasta ayaktaymış ve kasılma sonunda vücut kasları göğüsü sıkıştırdı kaslarda kemiği kırdı " dedi cerrah bana bakarak aniden

Epilepsi mi?

Süheyla yengeye baktığımda harap olmuştu. Bana affallayarak bakıyordu.

"Yok" dedi isyan edercesine "epilepsi yoktu banuda"

Bir hemşire yanımıza gelip Süheyla yengeyi ve Neriman teyzeyi sakinleştirmek amacıyla sandalyeye oturttu.

"Bakın" dedi hemşire. "Banu bir beyin ameliyatı geçirmiş ve ameliyattan sonra bu tür hastalıkların ortaya çıkması anormal sayılsada elimizden geldiğinden daha da fazlasını yapacağız. Epilepsi kendisini belli edip nöbetler geçirir ama Banu size bir şey belli etmedi mi "

Etti hemşire etti. Elleri titremişti, bir yere odaklanıp gözlerini oradan asla ayırmamıştı. Ama Allah benim belamı versin ki çok üstüne durmamıştım...

Neriman teyze, Süheyla yenge ve ben. Hemşireye öyle pişman bakıyorduk ki... Banu bizi hayatından silse kimse sesini çıkartmaya cesaret edemezdi... Çünkü hak ederdik.

2 saat geçmişti... Banu amelîyattan çıktı, yoğun bakıma alındı. Hemşireler sürekli odaya girdi çıktı Banu'yu kontrol etti.

3 saat daha geçti... Bizi içeri almıyorlar, banu'nun yattığı odanın perdeli kapalıydı. Hemşireler odaya girip çıktığında anca görebiliyorduk Banu'mu.

Toplam 5 saat oldu... Hemşireler sadece "bekliyoruz" diyip gidiyordu yanımızdan. 6. saat dolduğunda bir hemşire koşarak odaya girdi. 20 dakikanın sonunda hemşire gözleri parlayarak çıkmıştı.

Yanımıza gelip "hasta şuan çok iyi. Kırığı onarmıştık ameliyat esnasında. Kırığın kaynaması 2 ay gibi bir zaman bulur. Hastanın yorulmaması ve stres altında olmaması gerek. Hatta gerekirse İstanbul yoğunluğundan ayrı tatile çıkabilir. Ayrıntılı bilgileri cerrahımız sizinle paylaşacaktır. Hastayı 5 dakikalık yormayacak şekilde görebilirsiniz " dedi ardından ayrıldı yanımızdan.

İlk önce Süheyla yenge girdi odaya daha sonra Neriman teyze. Onların çıkmasını beklerken ki geçen o 10 dakika 10 yıl gibi gelmişti.

Derin bir nefes verip kapının kulpunu açtım. Kafasında cerrahi yeşili olan bone, amelîyattan çıktıkan sonra giydirdikleri o ince kıyafeti... Kalbime ağırlık çökmesini sağlıyordu.

Kara Deniz 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin