10. bölüm "yemek"

85 4 2
                                    

Perşembe
Sabah saat 10'da uyanmıştım. Kaan yine yanımda yatıyordu.

Kaanın yüzünü incelemeye başladım.
Bebek poposu gibi cildi vardı; pürüzsüz, duru... İpeksi kirpikleri, hafif dolgun ve hafif pembe dudak, kaydırak gibi burnu vardı... Böyle mükemmel bir yüz ancak böyle mükemmel bir insana verilebilir.

" o kadar şanlısıyım ki" diyip saçlarını okşadım kaanın.

" ben de " dedi Kaan.

Kaan sol kolunu yastığa koyup sol elini de kafasına koydu ve bana gülümseyerek bakmaya başladı.

Ben uzanıyordum. Dün sabah ki gibiydik...

" Gece mavisi, gözlerinde kayboldum bul beni
Tüm hata benim sana bu şarkılar bu gece duy beni"*medya* dedi kaan o naif sesiyle. Daha sonra bana doğru eğilip dudağımı öptü ve geri çekildi.

" keşke her güne böyle uyansam be Banu'm. Keşke her günüm seninle bitse" dedi Kaan saçlarımı okşayarak.

O esnada hülya abla bize seslendi "uyandık mı bakayım " ve ardından kapı tıklatıldı.

Ben hızla ayağa kalkıp üstümü düzelttim.

" geliyoruz " dedi Kaan. Sabah sabah bu çocuğun sesi daha gür ve yakışıklı çıkıyordu.

Kaan bana bakıp "pijamalar da pek bir yakışmış " sırıttı ve beni süzdü.

" Ya kaan senin pijamaların bunlar napayım büyük oluyor " dedim ellerimle pijamayı yukarı doğru çekmeye çalışarak.

" yok efendim, sen çuval giysen bile yakışıyor " diyip yataktan kalktı ve yanıma gelip bana sarıldı.

" bu böyle olmaz. Erkekler sana bakar " diye ekledi.

Kafamı kaana doğru çevirdim.

Kaanda bana doğru baktı ve bakışlarını dudaklarıma çevirdi.

" şeytan öp diyor, öpersen bırakamam diyorum, olsun sen öp diyor şeytan " dedi Kaan bana doğru yaklaşarak.

" hadi " diye bağırdı hülya abla. Kaan Hülya ablanın bağırmasıyla geri doğru çekildi ve bana sarılmayı bıraktı. Daha sonra hızla dudağımı öpüp göz kırptı. "geldim yengelerin güzeli" diyerek odadan çıktı

Ben komik komik sırıtıp üzerimi değiştirdim.

Üstüme beyaz kazak, altıma da siyah palazzo pantolon giyinip banyoya gittim.

Aynadan kendime baktım.

Buraya geleli daha 2 gün olmuştu ve İstanbul'da ki benle şimdi ki ben aynı kişiler değildi. Yüzümde ki o yorgunluk gitmişti

Kaan bana çok iyi bakıyordu, Kaan bana çok iyi geliyordu...

Elimi yüzümü yıkayıp banyodan çıktım ve salona gittim.

Hülya abla çayları dolduruyordu.

Ben hülya ablanın yanında ki sandalyeye oturdum.

Hep beraber kahvaltı yapmaya başladık.

"Yarın İstanbul'a döneceğiz çocuklar" dedi hülya abla.

Kaan bana ben kaana bakıyordum.

Hülya abla ikimize bakıp " ne oldu " dedi.

Kaan "15 gün değil miydi " dedi.

" Evet ama tüm evrak bilgileri İstanbul'a yollandığı için yarın yola çıkacağız "

Kaan ve ben başımızla hülya ablayı onayladık.

Kahvaltımız bittikten sonra hülya abla bana döndü.

Kara Deniz 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin