Chapter 14

1.8K 85 221
                                    

Bir Hafta Sonra

Elimdeki tabağı tek elimle tutarak kapıyı çaldım.

"Hoşgeldin." deyip gülümsedi kapıyı açtığında Ferdi.

"Hoşbuldum." diyerek içeri geçtim.

Direkt olarak mutfağa ilerleyip tabağı bıraktım.

Belimde bir çift kol hissettiğimde kasıldı midem. Aynı zamanda istemsizce de gülümsemiştim.

"Özledim." dedi kısık ve çatallı sesiyle.

Ona doğru döndüğümde elleri hâlâ belimdeydi.

"Daha dün okulda görüştük." dedim gülerek.

"Olabilir ama okulda sarılamadık."

"Üniversiteye gittiğimde napacaksın Ferdi?"

"Ben de seninle geleceğim."

"İşini bırakıp nasıl geleceksin?"

"Dershanelerde işe başlarım ama seni bırakmam."

Gözlerinin içine bakarak elimi yanaklarına çıkardım. Yavaşça okşamaya başladım yüzünü.

Sakalları yüzünden elim gıdıklanmıştı hafifçe ama umursamadım.

Parmak uçlarıma çıktım ve yanaklarını sıkıca tutarak dudaklarına bir öpücük kondurdum.

"Bu çok kısa oldu ama." dedi vücutlarımız arasında boşluk bırakmazken.

"Yeterli sevgilim, yeterli."

"Yetmez." diyerek dudaklarıma kapandığında karşılık vermekten başka çarem yoktu.

Nefes ala ala öpüyordu beni. Odada ise sadece ıslak öpücüklerin ve kalbimizin sesi vardı.

Aniden dudaklarımda hissettiğim acıyla Ferdiyi ittirdim.

"Anka?" diyerek şaşkınca bakıyordu bana.

"Bu sefer olmaz Ferdi Bey. Dudaklarımı seviyorum."

"Ama ben de seviyorum."

"Banane ya, annemlere ne diyeceğim sonra?"

"Fıstık-"

"Her gün fıstık mı yiyorum ben Ferdi?"

"Of ya." dedi dudaklarını büzerken.

"Ben sana öpme demiyorum ki şapşal. Vahşileşme diyorum."

"Karşımda bir afet varken o biraz zor işte." dedi tekrardan beni sararken.

"Deme şöyle şeyler." dedim kısık sesimle.

"Neden?" dedi o da sessizce.

Bu sırada alınlarımızı da birleştirmişti.

"Kalpten gitmemi istemiyorsan deme."

"Utanınca başka oluyorsun. Seviyorum bu halini." dedi kıkırdarken.

"Her halimi seviyorsun ona kalırsa. Yeni uyandım saçlarım birbirine girmiş diyorum olsun çok güzelsin diyorsun. Kör bile der ne kadar çirkin diye a**."

"Benim gözümden baksaydın sen de öyle görürdün. Hem sen de beni her halimle yakışıklı buluyorsun."

"Doğru, buluyorum." dedim ben de hafifçe gülerek.

"Seviyorum seni güzel kızım."

"Aşığım sana Erenayım."

"Erenay? Nereden öğrendin sen onu?"

Zümrüdüanka | Ferdi Kadıoğlu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin