21.04: Annemin Ölüm Tarihi
24.04: Mahirden gittiğim Tarih
25.04: Almanya'daki yeni Evime giriş TarihimBen dün Almanyaya geldim. Yeni bir Eve geldim.
En kötüsü de, Annemin uğruna İntihar ettiği Babamın ve yeni Aşkının Evine geldim.Bu Eve girmek benim için çok zordu ama Mahire söylediğim ve ondan işittiğim sözler kadar zor değildi.
Dün hiç bir şey demedim. Kadının karnındaki Çoçuk benim Kardeşimmiş. Ona karşı bir Sevgi var mıydı içimde? Hayır.
Bir şey demeden Odama çıktım. Benim için yapılmıştı. Hatta Babam odanın duvarına 'Mulan Prensesin Odası' yazdırmış. Komiğime gitti başta, güldüm. Hayır sadece güldüm, ağlamadım.
Ağladım. Hatta o kadar çok ağladım ki Odaya Denizin girdiğine bile fark etmedim.
Bana sarıldığında ancak idrak ettim geldiğini.
Uzun yıllar sonra ilk defa bir Kardeşimin Omzunda ağladım.Kaybettiklerime ağladım. Anneme ağladım, Babama ağladım ve Mahire ağladım. Üçünü de kaybettim.
Deniz dün bana hiç bir şey sormadı. Hatta benimle birlikte o Duvardaki yazıyı söktü. 'Neden' demedi, yaptı, söktü benimle. Benimle sessizliğimi paylaştı.
Denizle uzun zaman sonra ilk defa böyle vakit geçirdik.Konuşmadık ama bir çok şey paylaştık birbirimizle dün. Anladım çünkü, Deniz de bu Evde mutlu değildi.
Birlikte uyuduk. Hayır bana Masal anlatan biri yoktu yanımda. O tarçın ile ıslanmış toprak kokusuna sahip olan bir Adam yoktu yanımda.
Bana 'gülüm, güzelim, Mulan Prensesim, Nehirim' diyen biri yoktu yanımda. Bana her Mahir diyişimde 'Mahirin sana kurban olsun' diyen biri yoktu yanımda.
Ama onun yerine yıllardır eksikliğini hissettiğim, canımdan bir parça taşıdığım bir İkizim vardı.
Bana Masal anlatmasa da olurdu çünkü artık bir Mulan Prensesi değildim.Bunu bana Mahirde dedi, onu suçlamıyorum çünkü bunu isteyen bendim.
Hayır ben onu istiyorum!Bugün...
Uyandım, güne ikizimle uyandım.
Aşağıdan yemek kokular geliyordu.
Bir an, kısacık bir an kabustan uyandığımı sandım.
Aşağıda bize yemek hazırlayan Annem, yanımda İkizim ve birazdan bizi uyandırmaya gelecek olan Babam.
Hayır Üvey Annem, Üvey Kardeşim ve o doğmamış olan Kardeşim yoktu!Babam odaya girdiğinde o an kısacık bir an kabustan uyandığımı zannettim.
Annem ölmedi, biz Türkiyedeydik.Ama öyle olmadı.
"Günaydın Mis kokularım!"
Belki de kabustur? Babam hep bizi mis kokularım diye uyandırır.
Deniz Babamın sesini duyunca gözlerini açtı sonra da gülümsedi. Benim aksime, ölü gibi bakmadı, nefret dolu bakmadı. Gülümsedi..
"Ya Baba Çoçuk muyuz biz ya?!"
Gülerek kalktığında bana baktı. Benim surat ifademi görünce gülümsemesi yüzünde silindi.
Tekrar Babama döndüğümde bana buruk bir gülümsemeyle bakıyordu."Benim için hala Çoçuksunuz, hatta benim bebeklerimsiniz!"
Bunu bize hep Annem derdi. Derin bir Nefes alıp ayağa kalktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Nehiri | Texting
DragosteNehir Adında bir deli dolu bir Kız, Okulda platonik olduğu çoçuğa yazmaya başlar. Onunla gizemli bir şekilde yazışırken, beklemediği Olaylar onu bekler. Hesabı birden çalınan Nehirin yerine geçen bir Kız, sevdiği Çoçuğa ondan önce açılır. Nehir b...