O da kendisine ne olduğunu bilmiyordu ama ilk gördüğü anda tutulmuştu kıza. Nedense onunla deli gibi konuşmak istiyor ama bir yandan da ona yaklaşmaktan çekiniyordu. En son bir yol buldu bulmasına da...
Her şey Sena'nın uzun zamandır bindiği otobüst...
Sabah 07:20' de otobüse bindim her zamanki gibi. Sena her zaman oturduğu yerde oturmuş, beyaz ceketinin kapüşonunu çekmiş, başını cama yaslamış uyuyordu.
Dün otobüste korkup fıldır fıldır gözleriyle beni aramış olmasına rağmen bu sabah her zamanki gibi tamamen savunmasız bir şekilde uyuyordu.
Benden o kadar da korkmuş sayılmazdı sanırım. Korkmasını istediğimden değil ama beni biraz daha merak etmesini isterdim.
Onun okuluna varmamıza iki durak kalmıştı ancak o hala uyanmamıştı. Yanına yaklaşıp onu uyandıramazdım. Bu yüzden ona bir mesaj attım.
Siz: Uyan artık durağı kaçıracaksın (07:49)
Uyanmadı. Artık bir durak kalmıştı. Bu kez uyanması için çaldırdım.
(Sena aranıyor)
Sonunda onu uyandırabildim ama o telefonu kapatıp nerede olduğunun farkına varana kadar durağı kaçırdı. Bir sonraki durakta yani benim okulumun durağında indik beraber. Tabii onun bundan haberi yoktu.
Sena: Yine otobüsteydin
Siz: Okula gidiyorum çünkü
Sena: Mantıklı
Sena: Hala otobüste misin?
Siz: Değilim
Sena: Aynı durakta mı indik
Siz: Belki
Sena: O zaman oradaki anadolu lisesindesin
Siz: Yorumsuz
Sena: Buldum oğlum seni
Siz: Öyle mi
Sena: Evet sarışın çocuksun
Siz:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sena: Yanlış mıyım
Siz: Yorum yok
Sena: Sen bana bir soğuksun
Siz: Hayır
Siz: O musun bu musun diye sorarsan cevap vermeyeceğim demiştim
Sena: Yok sen soğuk gibisin
Sena: telefonları topluyorlar çıkışta öğrenirim ben her şeyi (08:07)
Siz: Beklerim (08:07)
Evet biraz moralimi bozmuştu Sena. Sorun, o musun bu musun, demesi değildi. Kim olduğumu öğrenmesi umrumda bile değildi. Er ya da geç fark edecekti zaten. Sorun Furkan'dı, Sena'nın deyimiyle sarışın yakışıklı. Bir bilseydi o çocuğun ne mal olduğunu...
Furkan'la bu yıl aynı sınıfa düştük. Önceki yıllarda da adını duymuştum. Hemen hemen herkesin tanıdığı biriydi. Okulda hiç yalnız gezdiğini görmedim. Yanında hep birkaç kişi olurdu. Onların arasında Furkan koyun sürüsünün başındaki bir çoban gibi görünürdü.
