Sena'dan
Dersin bitmesine on dakika kalmıştı. Telefonların dağıtılmasını bekliyordum sadece. Normalde bu kadar heyecanlı olmazdım ama bugün iyi bir sebebim vardı. Görkem'i görecektim.
Tam olarak ne zaman onu bu kadar merak eder oldum bilmiyorum. Öğrenmek de istemiyorum. Merak ediyorum işte, o kadar.
Telefonları getirdiler, zilin çalmasına beş dakika kaldı. Ne olurdu şu adam beş dakika erken bıraksa... Bırakmadı tabii.
Zilin çalmasıyla telefonumu almam, telefonumu almamla mesajlara bakmam bir oldu. Ancak hepsi bir hayal kırıklığı içindi.
Görkem: Bugün acil bir işim çıktı. Okuldan erken çıktım (14:17)
Görkem: Başka bir gün görüşmemiz gerekecek (14:17)
Siz: Ne zaman (15:20)
Görkem: Önümüzdeki hafta falan (15:23)
Siz: Yarın neden olmasın (15:23)
Görkem: Öyle işte
Siz: İşinin ne olduğunu sorsam cevaplar mısın
Görkem: Cevaplamasam
Siz: Peki cevaplama
Görkem: Bu çok pasif agresif bir cevaptı ama
Siz: Sana öyle gelmiş
Siz: Yazışarak kendimi iyi ifade edemiyorum
Siz: Yüz yüze olsak güzel olurdu
Görkem: Ben seni böyle de gayet iyi anladım
Siz: Anladıysan iyi
Siz: Konuşuruz sonra
Görkem: Şimdi de konuşamaz mıyız
Görkem: Hem otobüste yapabileceğin daha iyi bir şeyin var mı
Siz: Müzik dinleyebilirim
Siz: En iyisi müzik dinleyeyim
Siz: Sonra konuşuruz
Telefonu kapattım. Birkaç mesaj daha geldi ama açıp bakmadım. Müzik de dinlemedim. Öylece oturdum bir süre. Tabii insan hiçbir şey yapmayınca etrafına daha çok odaklanıyor. Fark etmediği şeyleri fark ediyor.
İster istemez arkamda oturan çocuğun telefon konuşmasına kulak misafiri oldum.
"Tabii oğlum ne sandın? Kolay mı öyle ispiyonlayıp keyfine bakmak? Görkem fazla kaşındı."
Görkem... Başka Görkem'dir. Ülkedeki tek Görkem'in o olacak hali yok ya.
"Ya yok mu bizim sınıftaki Görkem."
Kapıdan kovuyorum, bacadan giriyor. Onu düşünmeden iki dakika huzur içinde oturamayacak mıyım?
"Yok lan, o kadar büyük bir kavga değil. Benim bir şeyim yok ama onu bilemem. Kavgadan sonra görmedim. Ailesi erkenden aldı götürdü."
Gerçekten benim Görkem mi? Bu kadar tesadüf olamaz. Şaka maka iyi mi ki? Ailesi alıp götürdüyse ciddi bir şeyi olabilir. Sorsam söylemez de. Hatta belki beni sorguya çeker. Ufak bir ihtimal de olsa belki farklı Görkem'dir... Bu dediğine sen inandın mı Sena?
"Gittiği için bir şey olmadı ki ama bir hafta rehberliğe gider geliriz beraber. Neyse, iyi hadi yarın konuşuruz."
Arkamdaki çocuk telefonu kapattı. Arkamı bir dönsem hangi Görkem olduğunu sorsam cevap verir mi ki? Nasıl biri acaba? Kavga da etmişler...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hâlâ Otobüste Misin? | Yarı Texting
Teen FictionO da kendisine ne olduğunu bilmiyordu ama ilk gördüğü anda tutulmuştu kıza. Nedense onunla deli gibi konuşmak istiyor ama bir yandan da ona yaklaşmaktan çekiniyordu. En son bir yol buldu bulmasına da... Her şey Sena'nın uzun zamandır bindiği otobüst...