8

13 3 3
                                    

Herkes kafasını ayarlanmış gibi aynı anda sağa çevirdi,Charın babasına doğru.Sarı saçları karışıktı ve yeşil gözleri yorgundu,Char kahverengi gözlerini annesinden almış.Ağzının kenarında ve alnında yaralar vardı.Char babasına doğru koştu ve sarıldı. Babası kızının kokusunu içine çekti. Askerler,kral ve kraliçe onların yanında idi.Char babasından ayrıldı ve "neler oldu?" diye sordu.Babası o saldırıdan bir şekilde kaçtığını ve bir şekilde hayatta kaldığını söyledi. Ardından herkesin buraya toplandığını görmüş ve nolduğunu sorup öğrenmiş.Kral onu sarayda bizimle birlikte ağırlayacağını söyledi,annemi de öyle. Tekrardan herkes ailesinin mezarlarının yanına gitti ve uzunca bir süre sadece hıçkırık sesleri vardı. Babamın mezarının üstündeki fotoğrafa baktım. Gözlerim bulanık görüyordu,bu fotoğraf anılarımda da bulanık idi. Galiba 5-6 yaşında idim,babam üst rütbeye geçtiği için heyecanlanmış ve fotoğrafını değiştirmek istemişti ben de onunla gitmiştim. Fotoğraf çıkışı yemek yemiştik. Birden babamla olan bütün anılarım zihnimde depreşti. Babam beni okula bırakıyor,öpüyor,saçlarımı tarıyor,benimle oyun oynuyor,bana sarılıyor. Anılar can yakıcıdır,anılar yürek yakıcıdır.kafamı toprağa gömdüm ve saçımdaki birkaç toprak parçasıyla ağlamaya devam ettim.annem ceketiyle mezarın üstünü örttü. Babamın ona hediye ettiği ceketle.
Yaklaşık 4 saat ağlamıştım ve göz damarlarım patlamak üzereydi kendimi durmaya zorladım zar zor olsa da başardım.
Saraya döndüğümüzde saat 20.15 civarıydı.Kraliçe Madra bizi yemeğe çağırdı.Masada herkes için sevat(saveyra evreninde cenaze sonrası yenen bir yiyecek,havuç ve bezelye bir hamura sarılır,pişirilir ve üstüne limon sıkılır) vardı. Yemek sonrası o kadar yorulmuştum ve o kadar yaşamak istemiyordum ki sadece uyumayı düşünüyordum,o merdivenleri nasıl çıktığımı bile hatırlamıyorum.

Sabah kalktığımda elimi yüzümü yıkayıp annemin yanına gittim. Uyanmıştı ama uzanıyordu. Yanına uzandım ve ona sarıldım "Seni çok özledim kızım" dedi "ben de" dedim. Saçımı öptü,okşadı.
Annemin odasından çıktıktan sonra Eliyle karşılaştım.
"Selam" dedim.
"Selam" dedi.
"Nasıl olduğunu biliyorum ama yine de sorayım,nasılsın?"
Kısık sesle gülüp "bok gibi"dedi.
"ben de pek farklı değilim."dedim "Bir ara konuşmaya ne dersin?"
"Neden?"
"Çok fazla şey oldu ve içimizi dökmemizin iyi olacağı kanaatine vardım."
"peki Emy" dedi ve gülümsedi. O gülümsemesinin bana bir şey hissettirmediği hiçbir an olmamıştı.
Kral Louis kahvaltıdayken,öğlen konuşmamız gerektiğini söyledi.
Öğlen geldiğinde dünkü masaya oturduk ve Louis halk ile bir oylama yapıldığını oylamanın konusunun "sarayda 15-18 yaş arası ateş ve suların eğitim görmesi"olduğunu ve halkın bunu onaylayıp onaylamadığını seçtiğini gösteren iki seçenek olduğunu söyledi. %65 ile insanlar onaylamıştı o yüzden ateşler de gelecekti. Bizleri okul okul böleceklerini ve her katta bir okul olacağını söyledi. Krallığımızda iki tane kocaman saray olduğu için yerleşme olayını dert etmemişlerdi. Bu haber karşısında ne tepki vereceğimi bilemiyordum. Saraydaysak güvendeyizdir herhalde?
"Ne zaman?"diye heyecanla sordu Yijin. Neden heyecanlandığını biliyordum.Leylein
"Yarın genç hanım" dedi kral büyük bir tebessümle.

Sabah seslere uyanmıştım. Yijin yatağında değildi. Ne olduğu ortadaydı. Gözlerimi ovuşturup yataktan kalktım. Kapıyı açtığımda ateş sınıf arkadaşlarımı gördüm,sanki onları yıllardır görmüyormuş gibi hissediyordum. Koridorda bir sürü kişiyle konuşup sarıldım. Kısa an için kısa sözcükler "Nasılsın?,başın sağ olsun,huzur içinde yatsınlar"gibi
Aşağı indiğimde Yijin sırtını kapıya dayamış dışarıyı seyrediyordu. Pardon Leylein'i. Eliy Leylein ile konuşuyordu,daha önce onları hiç konuşurken görmemiştim veya umursamamıştım,bilmiyorum. Okul hayatımda kesinlikle sosyal biri değildim. Bu bana bir şeyi daha fark ettirdi,Eliy'e karşı her ne kadar sürekli bir şeyler hissediyormuş gibi olsam da sadece ismini,soy ismini ve dış görünüşünü biliyordum. O'nu sadece sınıfta konuşurken, gülüşürken falan gördüm. Onu doğru dürüst hiç tanımıyordum. Neyse bu akşam konuşacaktık. Umarım

biraz fazla zaman atlaması olduğunun ve kısa olduğunun farkındayım ama bu bölüm uzun zaman ardından yakın zamanda yazdığım tek bölüm ve hikayenin dinamiğini unutmuşum. Düzene sokacağım ama. Umarım

Krallıkların SavaşıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin