Sonra ayağıma kadar akan kanı görünce yukarı doğru çıkmaya başladım. Umut'da aşağı iniyordu.
"Masal yardımcı olayım mı? Hem anlatacaklarım var." dedi Umut.
"Yok kendim hallederim de benimde konuşacağım birşey var. Ama yanıma gelebilirsin."
"Tamam."
En yukarı odama çıktık. Bende banyodan ilk yardım çantasını alıp odama geçtim.
"Barış-" aynı anda konuşmuştuk.
"Sen söyle?" dedi.
"Ben sadece ne yaptın diye sormak istiyorum?" dedim.
"Dövdüm zaten o da birşey yapmadı. Evler birbirine yakın dikkat et. Birde çok özür dilerim ama koruma kullandı mı?" dedi çekinerek.
"Bilmiyorum ağlıyordum. Eğer kullandıysa sıkıntı yok ama kullanmadıysa ben şimdi hamile mi kalmış olurum?" dedim sıkıntıyla.
"Kadın olmadığım için bilmiyorum. DNA testini almaya beraber gidelim gitmişken kadın doğuma uğrarız?" dedi merakla.
"Olur ya abimlerde gelirse?" dedim sıkıntıyla.
"Gebelik testi alırız." dedi.
"İyi. Umarım düşündüğüm gibi değildir." dedim sıkıntıyla.
Bacağından ayağıma kadar olan kanı zar zor çıkardığım için yarayı yeni açtım.
"Senin hastaneye gitmen gerekiyor bu ayağının hali ne ciddi ciddi Barış yapmadı dimi?" dedi merakla.
"Hay-"
"Barış kim?" dedi merakla.
"Kimse." dedim sesim oldukça kısık çıkmıştı.
"Masal!" dedi Akın sinirle.
"Akın." dedim sakince.
"Herşeyi duydum." dedi aynı sinirle.
"Bizi mi dinledin?" dedim şaşkınlıkla.
"Evet. İnanamıyorum bize ayak üstü bin tane yalan uydurmuşsunuz!" dedi aynı sinirle.
"Akın aramızda kalsa olur mu?" dedim korkarak.
"Bana neden yalan attın! En azından bana anlatabilirdin tüm sinirini aynadan çıkarmana gerek yoktu!" dedi sinirle.
"Ne yazık ki ben kirlerim ile dolaşıyorum bırakmıyorlar peşimi!" dedim sinirle.
"Peşini mi bırakmıyorlar yoksa sen kafana göre yaşıyorsun?" dedi. Gerçekleri söylemek zorundamıydı!
"Evet ben kafama göre yaşıyorum. Evet ben iğrenç bir insanım. Evet ben kendi kendimi büyüttüm. Evet hiç kimse beni olduğumu gibi kabul etmiyor. Ben buyum ben değişemiyorum bir keresinde denedim başıma gelmeyen bela kalmadı. Ben bir kere dağıldım o da Deniz öldüğü zaman ama ne oldu baktım o da yaşıyor bu sefer ne öğrendim benim kendi ailem bile ailem değilmiş! Herşey çok üstüme geliyor gelmesinler istemiyorum. Sen eğer beni o gün Talha'nın yaptığı şeylerden kurtarmasaydın ben intihar ederdim. Keşke kurtarmasaydın keşke o gün intihar etseydim! Şunu bilin ölüm bana herşeyden çok yakın!" dedim sinirle. Nefret ediyorum herşeyden.
Gözyaşlarımı sildim. Hiçbir şey olmamış gibi bacağıma pansuman yapmaya çalıştım. Sildiğim gözyaşlarım tekrardan akmaya başlayınca pansumanı yapamayınca sinirden elimdekileri yere fırlattım. Daha çok ağlamaya başladım.
"Bunu bile beceremiyorsun aptal!" kendi kendime kızdım.
Nefes almak için odanın terasına çıktım. Mahallede Barış ve Yağız vardı.
Beni gördüler. Odama koştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRGIN RUHLAR
Teen FictionKonusunu inanın ben bile bilmiyorum yazdım ve devamı geldi. Tek bildiğim; Hep başlarına kötü şeyler gelse bile sonunda aşkı bulacak o çift Masal ve Akın. ALINTI: "Nereye gidiyorsun domatesler güzeli?" dedi. "Cehennemin dibine Akın gelicek misin?" de...