28. Bölüm Düğün

2 1 0
                                    

7 ay sonra:

Zaman hızıyla ilerliyordu. Bugün o mutlu gün gelmişti ve biz evleniyorduk. Kuaföre gidip saçlarımı yaptırdım ardından gelinliğimi giyinip Akın'ın gelmesini bekledim. Gelinliğimin üst kısmı korse şeklindeydi altına doğruda orta derecede kabarıklık vardı. Üst kısmından biraz aşağıya doğru çiçekli bir sürü sarmaşıklar vardı. Kol kısımlarıda yana düşmüş tül ile kaplıydı. Akın'ın damatlığı ise siyahtı gömleğide beyazdı. Akın gelince fotoğraf çekilmek için gideceğimiz yere gittik. Birbirinden güzel resimler çekildik. Her bir fotoğrafta ayrı bir mutlulukla bakıyorduk, en çokta aşkla bakıyorduk. En yakın arkadaşlarımızla da resim çekilmiştik. Hepimiz çok güzel çıkmıştık ama tek sıkıntım aramızda olmayan ve olamayanlar ile bir daha asla böylesine güzel fotoğraflar çekilemeyecektik ya da çekilsek bile bu kadar özel bir andaki mutluluk gibi olmayacaktı. Düğün saati yakınlaşmaya başlayınca düğünün yapılacağı yere gittik. Orada da birkaç çekim yaptık. Gelin ve damat odasına gittik. Tüm davetliler gelmeye başlamıştı. Tek korkum vardı Talha'nın veya onlardan birinin düğünümüzü basmasıydı. Kapıya tıklatıldığında hemen son kez kendime bakıp çıktım. Karşımda bütün yakışıklılığı ile Akın duruyordu.

"Her zamanki gibi çok güzelsin güzelim." dedi elimi tutarken.

"Sende her zamanki gibi yakışıklısın sevgilim." dedim.

"Birazdan karım olacaksın." dedi gülümseyerek.

"Birazdan kocam olacaksın. Ne zorlu şartlar atlattık be." dedim gülerek.

"He güzelim o konuyu hiç açma." dedi gülerek.

Gelin ve damat anonsu yapılınca hemen çıktık. Ellerimizi daha çok birbirine kenetledik. Düğüne çıkma şarkımız adanmış hayatların umudu şanlı Galatasaray marşıydı. Bugün şampiyonluk belli olacaktı ve şansa düğün günümüze denk gelmişti. Büyük ihtimalle düğünün yarısında maç izleyecektik. İlk dans şarkımız Simge-aşkın olayımdı.

"Güzelliğinden gözlerimi alamıyorum." dedi Akın gülümseyerek.

"Akın şuan dans ediyoruz farkındaysan iltifatı etmeyi kesersen çoook mutlu olacağım." dedim gülümseyerek.

"Niye utandın mı?" dedi gülerek.

"Hayır dansa adapte olmak istiyorum." dedim.

Aklıma tam ensesine vurmak geldi ama şuan düğünümüzün tam ortasında dans ediyorduk.

"Dua et Akın valla bak dua et düğünümüzdeyiz!" dedim omuzuna bastırarak.

"Acıdı ama." dedi dudak büzerek.

"Yalan atma, yalan atma." dedim gülerek.

Dans bitti ardından. Çifte telli oynamaya başladık. Bizimkilerde yanımıza geldi hep beraber oynadık. Sadece bugünlük abim benimle konuşuyordu. Tabi ortamda biz bize kalınca benimle konuşmuyordu. Çok fazla eğleniyorduk ve maçı dev ekrana verdirmek istedik. Hem oynuyor hemde maça bakıyorduk. İcardi gol atınca ben, Akın, abim ve Alaz aynı anda gol diye bağırdık. Roman havası açtırdık. Balca ile karşılıklı oynamaya başladık. Balca'nın oğlu rahat durmuyordu. Daha dört aylıktı. Batu abi yeğenine baktığı için Batı ve Balca bize eşlik ediyorlardı...
Maç dört sıfır bitmişti. İcardi hat-trick yapmıştı diğer golüde Yunus Akgün atmıştı. Maç bittiğinde marşlarla eşlik ettik ondan sonrada zaten her yöreden şarkı çalmaya başladı. Düğüne bir anda Bora abiler geldi. Akın ile halay çekerken hemen elinden tutup çıkardım ve Bora abilerin yanına gittik.

"Bora abi hoşgeldiniz." dedim sıkıca sarılarak.

"Hoşbulduk canım." dedi Bora abi.

"Kuzen hayırlı olsun." dedi Seda abla sarılırken Akın'a.

KIRGIN RUHLAR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin