DENİZ'İN ANLATIMIYLA:
Gözümüzün önünde Masal'a bir şey yaptıkları yetmiyor gibi bir de benim onu kurtarmam için beni çözmüşlerdi. Onu kurtaracaktım ama biraz zor olacaktı. Hayatımda hiç bu kadar sevdiğim ve değer verdiğim birisini ameliyat etmemiştim. Her şey önceden planladığı için beni ameliyathane gibi yaptıkları bir odaya götürdüler. Yapmam gerekenlerin hepsini yaptım. Kurşun bebeğin kafasına isabet etmişti ve bu yüzden hayatını kaybetmişti. Yeğenim daha doğmadan ölmüştü. Kardeşimi kurtarmıştım. İşim bitince başımda bekleyen Talha, yeğenim Emre Aslan'ı ellerimden aldığı gibi gitti. Aslında aklımda beni çözdükleri onları bir güzel benzetmek vardı ama Masal'ın kafasına silah dayamışlardı. Şuan yaşadıklarım beni çok derinden etkiledi. Kardeşime yaşattıkları, üstüne bugün yaptıkları ve biz onun yanında olmadığımız zamanlar beni çok kötü hissettirmişti. Barış yanıma gelmişti. Bende onu dövmüştüm. Ağzı yüzü kan içindeydi. Bizimkileri çözmüştüm.
"Karım ve oğlum nasıl?" dedi Akın korkuyla.
"Masal iyi ama Emre Aslan..." dedim ve devamını getirmedim.
"Ne!" dedi ve koşturarak Masal'ın yanına gitti.
"Abi olamaz böyle bir şey sikerim böyle işi!" dedi Oğuz sinirle.
"Doğmamış çocuktan ne istediler amına koyayım!" dedi Anıl sinirle.
Akın yanımıza Masal ile gelmişti. Masal kucağındaydı. Uyuyordu.
"Oğlum nerede?" dedi Akın.
"Talha götürdü." dedim.
"Ne diyorsun lan!" dedi bir anda Akın sinirle.
Bir şey diyemedim.
"Neden engellemedin? Ne yaptı Allah bilir!" dedi Akın.
Tam o sırada içeri Talha girdi.
"Bir şey yapmadım mezarlığa gömdüm. Bugün sizi öldürüp, sizi de gömeceğim. Akın ve Masal için aile mezarlığı yaptım. Siz tabi ki de evli olamadığınızdan sizin hepinizi yan yana gömeceğim." dedi Talha mal mal sırıtarak.
Masal, Akın'ın kucağından hareketlenmeye başladı. Uyandı.
MASAL'IN ANLATIMIYLA:
Gözlerimi açtığımda Akın'ın kucağındaydım. Her yerim sızlıyordu. Karnımdaki sızıyla elimi karnıma götürdüm ve eski şişlik yoktu.
"Burası neresi? Kabus evreni mi?" dedim korkuyla.
"Ne yazık ki gerçek evrendeyiz." dedi Akın fısıltıyla.
Gözleri kızarmıştı. Ağlamıştı. Emre Aslan'a bir şey olmuştu.
"Akın bebeğimiz?" dedim.
"Üzgünüm güzelim koruyamadık." dedi üzgünce.
Akın'ın kucağından yavaşça indim. Gözyaşı düşen yanağıma öpücük kondurdu.
"Aşkınız bittiyse eski yerinize dönün!" dedi Talha.
Akın ile aynı anda Talha'ya adım attık.
"Ne yaptın sen? Neden yaptın? Ne istediniz bizden? Azıcık mutlu olalım, aile kuralım istedik ama sen, sen engel oldun Talha." dedim acıyla.
"Siz her şeyi hakediyorsunuz!" dedi Talha sinirle.
Tam bu sırada silah sesi yükseldi. Yana döndüğümde Oğuz yere düşüyordu.
"Siktir! Birisi daha olmaz hayır hayır kayıp edemeyiz." dedim yanına ilerlerken.
Oğuz gözleri açık bir şekilde bana bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRGIN RUHLAR
Teen FictionKonusunu inanın ben bile bilmiyorum yazdım ve devamı geldi. Tek bildiğim; Hep başlarına kötü şeyler gelse bile sonunda aşkı bulacak o çift Masal ve Akın. ALINTI: "Nereye gidiyorsun domatesler güzeli?" dedi. "Cehennemin dibine Akın gelicek misin?" de...