🔫38. Lem-Yezel, Odada

2K 134 15
                                    

🚨Mihre-i Lem-Yezel 🎨

38.Bölüm
(Bakalım ne olacak)

Kalacağımız kata çıkmıştık. Ben sürünerek çıktığımda kızlara yalvarıyordum ama kimse kıkıldayamaz. Erkekler sabit, kızların da başka yeri yoktu. Babaanneleri yanında biri daha olursa her şey tamamdı ama...gidemeyiz!

"Hatice bir yol bulun biz...biz kalamayız!"dedim. Yalvarıyordum. Afakankar basıyordu. Böğrüme öküz oturmuş gibi nefesim daralıyordu. Derince nefes alıp kızlara bakarken Hatice umutsuzca "Mihre birimiz yerimizde oynarsak facia olur. Ne Yasin ne de Taner odaya gelebilir. Babaanneleri saymıyorum bile"dedi. Kahretsin ki haklısın ama ben ne yapacağım? Onunla mı kalacağım?

Gözlerimi kapayıp sabır diliyordum. Acaba o ne düşünüyor? Benim kadar gergin olmadığına eminim.

Eda babaannelere gülümseyip "Mihre bunu da şans olarak gör"dedi. Şans mı? Acaba oyun oynadığım adamla ne gibi şans olabilir. İçeride evcilik mi oynayacağız? Hiç sanmıyorum!

Merakla ona bakarken Eda yanıma doğru yanaşıp eşsiz parfümünü burnuma burnuma doldurarak "Bak bu gece sizin ilk geceniz..."deyip tamamen o elaları bana dikmişti. Sağol hatırlattığın için panik değildim şimdi panikleyebilirim!

Eda'nın omuzuna vurup "Ya niye hatırlatıp duruyorsun?"dedim. Oy ayaklarım tutmuyor inme indi! Elimi kendime yelpaze yapıp bayılmaya yer ararken Eda kolunu tutup "Ya Mihre, Feriha gibi bayılmaya yer arıyorsun! Bir dur!"dedi.

Siz yerimde olsanız ne yapardınız? Oyun oynadığınız kocanız ünlü mankenlerle, o sitelerde en yakışıklı oyuncu, en yakışıklı ünlü sıralamalarındaki adamlarla aynı kulvarda olsa  ne yapardınız? Şahsen ben o odaya girince geleceğimi pek parlak görmüyorum.

Hatice sırıtarak arkaya baktı ve "Çıktı enişte bey...seni bekliyor!"dedi. Ne? Hamza geldi mi? Ne çabuk? Ay yok ben gidemem asla gidemem! Hayır olmaz hayır!

Gözlerimi çevirip babaanneleri kontrol ederken babaanne yan yan bakmaktan gözü sürahi neneye dönecekti. Bana bakıyordu.

Eda koluma girip "Mihre bak bu sana büyük şans olacak. İyi dinle beni"dedi ve beni karşısına aldığında ciddi bir ifadeyle "Bu gece biliyorsun ki her evlenen çift için özeldir. Senin hoşlandığın aşikâr ama Hamza abinin ne olduğu biz de kesinleşmiş olsa da sen de hala soru işareti. Adamdan uzak duracaksın diye elinde çerez tabağıyla salonu gezdin!"dedi.

Evet olabilir ama seçenekler bu olmamalıydı. Ben gözüne de bakar anlardım. En kötü sorardım. "Gardaş senle olurumuz var mı?" Derdim illa aynı odaya gerek var mı?

Peki ben nasıl anlayacağım? Eda'ya bakıp "Ben de hoşlanıyorum demedim ama...onu tartmam gerek doğru...ama ne yapacağım?"dedim. Aklıma türlü türlü komik sahneler geliyordu. Fakat kurtarnıyordu.

"Kızlar haydi! Görende hiç görmediniz sanır! Evli evine köylü köyüne! Hamza! Mihre! Evladım yarın sabah görüşürüz haydi odanıza!"dedi. Ya babaanne rabbim can alırken bile direkt öldürmüyor en azından Azraili görevlendirdi, sorgu meleklerini koydu ama sen direkt cehennem! Odun ateşi de Hamza oldu.

Sadece durup Hamza'nın tepkisine bakarken gayet normal halde başını sallayıp mavileri bana çevirdi. Bana bakıyor? Bana mı bakıyor? Belki Eda'ya bir şey diyecektir. Evet bana bakıyor! Zorla yutkunup bir adım attım ve kapıya yaklaştığımda durmayıp "Aaa ben susadım gidip su alayım!"dediğim anda birden babaannem elindeki suyu uzattı.

Uçakta herkes içip bitirdi ama babaannem çeyizine kaldırmış. Ağlayacak halde elinden aldım ve "Sağol babaanne....yorulmamış oldum"dedim. Kaçışım yoktu. Kaderime boyun eğmiş halde kızlara döndüm ve el sallayıp odaya doğru ilk adımı attım. O an vuran tatlı hanımeli kokusu ila yürümeye devam ettiğim de Hamza'nın herkese iyi geceler demesi ile kapı kapanmıştı.

Mihre-i Lem-YezelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin