Bluebell Jikook

XIV🪻

Çok istek geldi diye bir güne yazdım. Umarım yorum gelir;)

Yazardan~

"Belamı da sikmişsin oğlum"

"Hyung ne yapayım ya?! Kokunu alınca vahşileşmem yetmiyormuş gibi tadın da enfesti"

Jimin kızmış gibi kaşlarını çatmıştı. Ancak başını eğdiğinde kıvrılan dudağını görmüştü Alfa.

Saçını kurulayan Omega'sı havluyu gelişi güzel kanepe başlığına bırakıp oturduğunda onu süzmeden edemedi.

Boynunda mühür, izler ile artık tümüyle onundu. Elinde olsa tüm dünyaya haykırırdı bunu. Her türlü Jimin eşiydi ve kimse hayatına karışamazdı artık.

"Gevşek gevşek sırıtma velet. Alırım altıma görürsün gününü"

Jimin diyene kadar sırıttığının farkında bile değildi. Söz konusu eşini düşünmek olduğunda kendini kaybeder olmuştu resmen.

Bunun bile farkındalığını yaşamak daha çok sırıtmasına sebep olmuş, bacaklarını genişçe açıp kolunun tekini kanepe başlığına uzatan Omega'sına adımlamıştı.

Artık çekinme duymadan eşinin kucağına oturduğunda giydiği şort biraz daha yukarı sıyrılmış, elleri de göğüslere konmuştu.

Dün aylar sonra seviştiğinden kendini oldukça enerjik hissediyordu. Elinde olsa şu an sevişmek isterdi ama Jimin'in yorgun olduğunu biliyordu.

"Hayırdır koçum?"

Kaşının teki havalanmıştı kısa boylunun. Buna tezat eli Alfa'nın beline konmuştu çoktan. Hatta tişörtü sıyırmış parmakları çıplak teni okşamaya başladığında onun ürperdiğini hissetmek zevkini körüklemişti.

"Belki de hyunguma kucak dansı yapmak istiyorumdur?"

Kalçasını Omega'nın kasığına bastırdığında dudağı kıvrılan beden kıkırdamadan edemedi. Elleri sıkı kalçalara konduğunda dudaklarına eğilen Alfa "Seni sürmek istiyorum" demişti cilvesiyle.

Bu oldukça heyecan vericiydi. Jimin açık konuşursa eğer sanki içinde bir yerlerde yatıyordu bu arzu. Sanki bir Alfa olarak doğulmak varmış ruhunda. Partneriyle seviştiğinde baskınlık kurmak epey ilgi çekici geliyordu ona.

Dudaklarını birleştirmek için uzanıyordu ki, kapı zilinin yüksek sesi ortamı doldurduğunda ikisi de elektrik çarpmış gibi geri çekilmişti.

"Sikeyim! Zamanı mıydı?!"

Alfa küfürler eşliğinde oturduğu kucaktan kalkıp kapıya adımladığında bir nebze kendini toparlayabilmek adına hemen Jimin de ayaklanmıştı.

Koridorun başına adımlayıp kimin geldiğini kontrol etmek isterken elleri kolları poşetlerle dolup taşan amcasını ve yengesini görmeyi beklemiyordu. Kendinden bağımsız tişörtünü çekiştirip mührünü gizlediğinde zaten onu görmezden gelen yengesi yanı başından geçmiş, kendini koltuğa atarken amcası da telefonla konuşarak salona girmişti.

Stresle onlara bakıyorken yanı başına gelen kocası onu belinden destekleyerek oturma odasına iteklediğinde telefon görüşmesini bitiren adam da karısının yanı başına oturmuştu beklemeden.

Jungkook tam ağzını açıp neden geldiklerini soracakken "Oğlum, hayırlı bir iş için geldik. Çok güzel bir Omega bulduk. Yakın olduğumuz sürülerden. Liderin tek kızı. Hem güzel, saygılı, temiz kalpli. Onunla mühürlenirsen Jeon sürüsünün geleceğini aydınlatacaksın. Biz de torun görmüş olacağız" diyen kadınla sarsılmıştı Jimin.