Yazardan~
Asla hatalar yapmayacağına inanmıştı, Jungkook. Ne olursa yaptığı her şeyde haksız olsa dahi bir taraflarda haklı olacağına inanırdı.
Ancak yanılmıştı.
Jimin kollarında ağladığında daha çok anlamıştı ne kadar incindiğini. Ve onu incitenler arasında kendinin de bulunması göğsünü sıkıştırıyordu.
Jimin hayatında gördüğü en güzel Omega'ydı. Ama ona çirkin hissettirmişti. Diğer herkes gibi...
Eşinin kendisini yetersiz gördüğünü iliklerine kadar hissetmişti bugün. Onun yerine kalbi yerinden sökülüyordu, kim bilir o ne hâldeydi.
Neredeydi onu da bilmiyordu. Gece olalı çok olmuştu. Ama en son Taehyung'un evinde görmüştü. O zamandan bu yana arasa da açmıyordu telefonu.
Başına bir şey geldiğini düşünüp endişeleniyordu. Yüreğine su serpen şeyse bir saat önce 'Ekmek dışında bir şey lazım mı eve?' diye mesaj atan eşiydi.
Şimdi odasında dört dönüp duruyordu. Kapının açılma sesi kulaklarına ulaştığında koşar adım odasını terk edip merdivenlere koşmuştu.
Hole girdiğinde Omega'sının solgun tenini görmek kalbine keskin bir acı saplamıştı. Hiçbir şey olmamış gibi elindeki poşeti köşeye bırakıp ayakkabılarını çıkaran eşine seslenirken dudakları titremesin diye büyük çaba vermişti.
"Hyung"
Omega gözlerini buluşturdu ve yorgun bir tebessümle "Hyung'unun gülü" diye ona hitap ettiğinde ona adımlamıştı Alfa. Her adımda ağlamaktan kan çanağı olmuş gözleri görmek canını öylesine yakmıştı ki. Tüm dünyayı aleve vermek istemişti.
Gözlerinden okunuyordu bu öfkesi. Jimin ise görmeyecek kadar kör değildi. Onun yıldızlarla parlayan gözlerini baktı uzunca ve derin bir iç çekiş kaçtı dudaklarından.
Jungkook "Hyung" diye tekrar ettiğinde tam karşısında titreyen gözlere karşı koyamadı Jimin. Gözyaşları ondan izinsiz yanağına süzüldüğünde onu ağlatan gözlere karşı tutamadı kendini.
"Belanı sikeyim, Jungkook"
Vücudunu kollar sardı. Alfa onun alın kenarına öpücük kondurarak "Ben de seni seviyorum, Jimin" dediğinde dizlerinin bağı çözüldü.
Jimin hayatı boyunca Jungkook'a küfür etse de alacağı tek karşılık sevgi sözcükleri olacaktı.
Bu sevginin ağırlığını daha fazla taşıyamadığından Alfa'nın kolları arasında zemine kaydığında sıkıca tutmuştu onu Jungkook.
Omega'nın içli ağlayışı kendi gözyaşlarını tutmasını zorlaştırsa da eşine destek olmak için sıkıyordu kendini. Gerçi ne yapacağını da bilmiyordu.
Ağlayan bedeni kucağına alıp odalarına yol aldığında direk banyoya adımlamıştı. Küvetin kenarına oturttuğu Omega gözyaşları içinde küvete suyun doluşunu izledi.
Kocası ikisini de soyup küvete soktuğunda başı onu kolları arasına alan Alfa'nın göğsünü buldu. İlk defa bu kadar açık şekilde birisinin kollarına sığınıp ağlamak Jimin'i daha da etkilediğinde hıçkırıkları sığlaştı.
Sıcak su tüm bedenini gevşetirken güven verircesine sırtını okşayan el, saçlarına sevgiyle bırakılan öpücükler acılarını somutlaştırdı.
"Seni seviyorum, güzel Omega'm"
Sıcaktan, yorgunluktan mayıştığını hissederken göz kapakları ona ihanet etmişti. Sevdiği adamın kolları arasında yeni hayatının başlangıcı olan uykuya dalarken duyduğu cümle buruk bir tebessüm bırakmıştı dudaklarında.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bluebell Jikook
Fanfiction"Yaşlı bunak! Seninle evlenmesem evde kalmıştın sonsuza kadar!" [Jikook] [Omegaverse]