İblis Kılıcı Bakiresi

1. Kitap: C68: Blade Maiden (bölüm 1)

İBLİS KILICI BAKİRE

Pubfuture'a göre reklamlar

Peki bu insanlar kimdi? Kesinlikle Genji Dojo'nun kapısının yanındaki eve izinsiz girme cesaretleri vardı. Leydi Sakiko burada değildi ama yaşlı kadın ve kendisi buradaydı. Hedefleri açıkça kendisiydi.

“Bir, iki, üç… Toplamda on üç kişi. İçlerinden birinin güçlü bir ruh gücü dalgalanması var, benim mavi ruh gücümden çok daha güçlü!"

Lily hemen tepki vermedi. Katanasını yanında tutarak odasına oturdu. Sanki etrafta hiçbir şey olmuyormuş gibi sakin görünerek kendine bir fincan yeşil çay doldurdu.

Odasının dışındaki göletin güzelliğini izlerken keyifle çayının tadını çıkardı.

Lily, saldırganların dalgalanmaları tespit edip edemediğini doğrulayamadığı için ruh gücünü serbest bırakmadı. Davetsiz misafirlerin onun hazırlıklı olduğunu bilmemesi onun için daha iyi olurdu.

Neredeyse duyulamayan ayak seslerine rağmen Lily bu insanların geldiğini hissedebiliyordu. Son derece hassas işitme duyusu, tavanda koşan farelere benzeyen minik sesleri yakaladı. Ancak ne bu odanın içinde, ne çevresinde, ne de koridorda hiçbir ses duyulmuyordu.

Kim bu kadar tedbirli bir şekilde hareket edebilir? Samuraylara benzemiyordu. Dikkatsiz olamazdı.

Çayını bitirdikten sonra tavandan gelen tıkırtı sesi sonunda Lily'nin başının üzerindeki bölgeye ulaşmış ve onu endişelendirmişti.

Ruhsal gücünün algılama yeteneğiyle değil, kadınsı sezgileriyle, birinin kimonosunun yakasının üzerinden açıkta kalan boynuna baktığını hissedebiliyordu.

Ancak hiçbir şey olmamış gibi davranmaya devam etti. Kendine biraz daha çay doldurdu ve yavaşça yudumladı. İçten içe, bu kadar gergin bir durumda son derece gergin olmasına rağmen hala zarif bir şekilde çay içebildiğine şaşırmıştı. Zihni su kadar sakin olduğu için çay tuhaf bir şekilde soğuktu.

Bir anda tavandan hızlı bir gıcırtı sesi yükseldi.

“Gürültü ——!” Tavan döşemelerinin birçoğu aynı anda düştü.

Dört ninja dışarı atlayıp Lily'nin çevresine inerken, kırık ahşap kiremitlerden toz yükseldi.

Lily aniden Seiwa Tamashi'sini yakaladı. Çay bardağı elinden düşüyor.

Dört ninja, Lily'yi dört yönden kesmek için chokuto'larını çekmeye çalışarak ellerini geriye attı.

Ancak Lily çoktan dizlerinden birini kaldırmıştı. Bir dizi eksen olarak yere değecek şekilde döndü ve aynı anda Seiwa Tamashi'sini çizdi.

"Tangın!"

Kılıcı hilal şeklinde bir yay çizdi!

“Püfff!!!” Üç ninja aynı anda kesildi. Seiwa Tamashi'nin cesetleri kestiği sırada çıkan sesler sürekli yankılanıyordu.

Üç ninja kılıçlarını çekmeye fırsat bulamadan öldürüldü!

Lily'nin çapraz arkasında duran son ninja şaşkına dönmüştü. Durum onun hesaplamasının ötesinde gelişmişti. Kılıcını bile çekemedi, bu da onu kınında bıraktı.

“Kiaaaaaa——!” Ninja paniğe kapıldı. Kendi cesaretini artırmak için öfkeyle çığlık attığında gözleri kötü niyetli bir hal aldı. Sonra nihayet ninja kılıcını çekti ve Lily'yi yaralamak için elinden geleni yaptı.

O anda Lily çoktan dönmüştü. Ninjanın gördüğü son şey, Lily'nin dalgalanan kahküllerinin altındaki güzel, keskin gözleriydi.

“Puf——!”