İblis Kılıcı Bakiresi

Kitap 1: C18: Shikigami Sakura

İBLİS KILICI BAKİRE

Pubfuture'a göre reklamlar

Kibirli kızın sesi devam etti: "Eğer benim yüzümden olmasaydı, o gece yüzlerce iblis tarafından paramparça edilebilir veya bir insan kuklasına dönüştürülebilirdin! Bana teşekkür etmedin ve hatta kılıcınla beni kesmek mi istedin?”

"Ha?" Lily şok olmuştu. O günkü gece yürüyüşünü hâlâ canlı bir şekilde hatırlıyordu ama yine de odanın her yerine şüpheyle baktı, "J-Neredesin? Peki sen kim olabilirsin?”

"Ne? Bana teşekkür etmeyecek misin? O zaman yo1'den ayrılacağım.

“Sana minnettarlığımı ifade etmeden önce en azından kendini göstermen ve bana kimliğini söylemen gerekmez mi? Aksi takdirde kalbimde minnettarlık hissetsem bile bunu ifade edebileceğim bir hedefim yok!” Lily paniğe kapıldı.

Bunu bir anlık sessizlik izledi.

O kızın sesi biraz depresif geliyordu, "Eğer kendimi gösterme yeteneğim varsa neden saklanayım ki?"

Lily şunu duydukça kafası daha da karışıyordu: "Üzgünüm velinimeti. Size çok minnettarım. Ancak sözlerinizi gerçekten anlayamıyorum. Sen kimsin? Kendini gösteremeyeceğini söyledin, peki şimdi tam olarak neredesin?”

"Sen çok aptalsın... Beynin için gerekli olan besinlerin hepsi göğüslerine mi gitti?"

"Ha?" Lily bilinçsizce göğüslerini kapattı, "A-Sen gerçekten bir tanrı mısın? Neden sözünüz bu kadar gayri resmi?”

"Bir tanrı? Hehehe, sana benim bir tanrı olduğumu kim söyledi, en fazla, ben sadece bir shikigamiyim," dedi kız.

Şikigami mi? Bu Lily'yi şok etti. Son zamanlarda bu dünyayla ilgili pek çok şey öğrenmişti, ancak iş shikigami'ye gelince ondan yalnızca bir veya iki kelimeyle bahsediliyordu. Sadece bir shikigaminin inanılmaz şahsiyetler tarafından kontrol edilebilen gizemli güçlere sahip bir ruh olduğundan bahsetmişlerdi.

Lily kendi kendine düşündü, Eğer bu ses bir shikigamiden geldiyse, bunu zaten birçok kez duymuşumdur. Başka bir deyişle bu shikigami başından beri beni mi takip ediyordu? O zaman bu, bu shikigamiyi kontrol edebileceğim anlamına mı geliyor?

Ancak bu shikigami kulağa biraz kibirli geliyordu. Onunla tartışmamalıyım, onun akışına bıraksam daha iyi olur. Şu an için herhangi bir tehlike görünmüyor. Kendini gösterdiğine göre belki bir nedeni vardır?”

Lily yumuşak bir şekilde gülümsedi, "Yani aslında Lord Shikigami... Lord Shikigami neden sıradan dünyaya indi?"

"Ah, en başından beri bu kadar mantıklı olsan ne kadar iyi olurdu, yoksa değerli uyanma zamanımı boşa harcamam."

Uyanıyor musun? Lily, bu kızın ona harika bir tavsiye verdikten sonra sesinin nasıl aniden yarı yolda kaybolduğunu hatırladı. Kim bilir bu sefer ne kadar uyanık kalacaktı.

"Hangi shikigaminin Sayın Yargıç olduğunu ve nerede kış uykusuna yattığınızı öğrenebilir miyim?" Lily saygıyla sordu.

“Hehehe, nerede kış uykusuna yattım? Her gün seninle aynı evde uyuyordum ama sen bunu bilmiyordun değil mi?

"Ha?" Lily bunu duyunca kasıldı. Her ne kadar uyku duruşunun hanımefendilere benzediğini hissetse de, uykuya daldığında bacaklarının kendiliğinden ayrıldığı anlar da oluyordu. Ayrıca kıyafetlerinin kayarak açığa çıkmaması gereken kısımları açığa çıkardığı zamanlar da vardı. Bu shikigaminin her zaman yanında olduğunu düşünen Lily, kulaktan kulağa kızarmadan edemedi.

“Bana bu tür bir ifade gösterme, olur mu, ben de bir kızım!”

"Ben-öyle mi..." Lily bunu duyunca rahatladı. Kız olduğu için aynı odada uyumanın bir sakıncası olmamalıydı. Sadece... bunu önceden bilmediği için biraz tuhaf hissetti, "Sen belki de aynanın ruhu musun?"