Bodrum Katı (18+)

BÖLÜM 11



Yazar: Aylin Şova
Lütfen oy vermeyi ve yorum yazmayı unutmayın öptümm.

Öylece donup kalmıştım. O ise sadece gözlerimin içine bakarak ayakta kalmıştı. "Noldu Olivia Korkmaz?" Demişti alaylı sesiyle. Bense hala kendimi boşlukta hissediyordum. Bunca zaman rakipim olan insan beni kurtarmıştı ve şimdide şirketıme dava açmıştı.

"Yakışmıyor muyum senin rakipin olmaya?" Dedi. Ama bir anda aklına ne geldiyse yüzündeki alaylı gülümseme silindi. Gözleri yeri buldu ve bir şeyler düşünmeye başladı. Düşündüğü şey onu çok tedirgin ediyora benziyordu. "Sende korktun değilmi benden?" Demişti yeniden gözleri gözlerimi bulurken.

Kendime gelmek için 3 saniye verdim. Ve gözlerimi kapattım. 1..2..3... Gözlerimi açtığımda yüzüme bir sırıtma koyarak ona doğru yürümeye başladım. Onu bunu beklemiyor olacak ki şaşkın şekilde bana bakıyordu. "Sen kimsin ki ben senden korkayım?" Dedim biraz daha ona yaklaşırken.

"Ben Olivia Korkmaz. Evet rakipim olmaya layık değilsin. Benim rakipim en az benim kadar olmalı. Benim gibi acımasız ve insanların duygularıyla oynayarak onları kaybettiren biri olmalı. Evet ben bu iğrençlikte olan bir insanım. Ve senin için yenilmeyecek bir rakip başkaları için ise 'göze göze gelsek hayatıma şans gelicek' söylenilen bir kadın. Ayrıca senin o bıçak izinden bir trajik olay çıkartamıyorum. İnan çıkarsam çok iyi dalga geçicem ama malasef."

Dedikten sonra fazla yakın olduğumuzu anladım ve 1 addım geriye çekildim. Oysa gözlerimin içine öyle bakıyordu ki, bir anlık ona ilanı aşk yaptığımı düşümedim değil. "Ne kadar konuşsanda senin birinin yarasına tuz basacak biri olmadığını ben senden daha iyi biliyorum Korkmaz." Demişti daha da yaklaşırken.

"Neyse. Konumuz bu değil" dedim konuyu kapatmak isteyerek. "Şirketime dava açmışsın? Sebep?" Dedim ona sorularımı sunarak. "Evet açtım. Ve bu yüzden sana hesap vermiyeceğim değilmi?" Demisti sandelyesine doğru yürürken. Bu saçma tavrı git gide beni sinirlendi yordu.

Yanımda duran dosyanı alıp onun önüne doğru attım. "Bana bak Aras Wizard. Seninle uğraşmaya vaktim yok. O davanı çekeceksin bu kadar. Yoksa senin bu şirketini başına yıkmak kendime borç bilirim." Demiştim sinirle onun yüzüne bakarken. "Yaparsın doğru." Demişti sadece.

"Sana bir teklifim var Olivia Korkmaz." Dedi gözleri bedenimi tararken. "Ne teklifinden bahs ediyorsun sen be?." Demiştim daha da çilleden çıkarak.

"Hemen agresifleşme Korkmaz. Eğer sana dava açmasaydım, seni buraya getirmeyi bırak bir tekliften bile bahs edemezdim. Akabey şirketi. Belki tanıyorsun ama şirketin sana yapmak istedikleri hakkında bir fikrin yok. O şirket sahibi benim kuzenim Emir Akabey. Ve senin koruman olan Giray Hunterle bir anlaşma yapmak istiyorlar ama galiba Giray sana gerçekten sadık bir koruma. Neyse konumuz bu değil. Seni içten mahvetmek istiyorlar ve sen bunun farkına vardığında gerçekten koskoca Pride şirketi artık senin olmaya bilir. Ve benim sana olan teklifim ise benimle birlikte iş yapman. Eğer yapmazsan zaten bir ekstra bir şey yapmama gerek kalmadan şirketin batar ve inan buna biraz daha üzülmem. Ki, sen dedin benim rakipim benim gibi acımasız olmalı. İşte o zaman sana rakip olurum. Ve senin bunu istemeyeceğin bir gerçek." Dedi tek nefeste. Bense nefessiz kalmıştım.

"Şimdi Olivia Korkmaz." Dedi yeniden söze girmek isterken. "Neden bana yardım etmek istersin ki?" Dedim aniden. "Zamanı gelince öğrenirsin." Demişti. Bu soruya çalıştığı belli oluyordu. "Şimdi burda karar vermeni demiyorum. Tabii ki düşüne bilirsin ve bu yüzden sana 7 saat veriyorum." Kendinden emin halde dedi. Bu ani karardı. Giray'ın son hallerinden dolayı şübhelendiğimden daha da gerçekliği artıyordu.