Ben duşumu alıp saçımı kuruttuktan sonra çalan zil sesiyle kapıya doğru yöneldim ve karşımda son zamanlarda sıklıkla karşılaştığım ve beni rahatlatan o kahverengi gözleri gördüm.
"hosgeldin"
"hoşbulduk"
"gelsene içeri bende hemen hazırlanıyım sonra çıkarız "
"ben salonda oturuyorum o zaman"
"mutfak ,salon,takıl kafana göre"
"tamam sende ne meraklıymışsın"
"geç hadi"
beratla atışmayı bırkaıp odama geçtim ve hemen üstümü giyindim daha sonra kapatıcı, rumel,allık ve ruj sürerek makyajımı tamamladım saçlarımında uçlarına maşa yaptım ve hazırdım.
odamdan çıkıp salona doğru ilelrledim o sırada berat da kanepeye oturumuş telefonundan bir oyun oynuyordu,ben hazırım dediğimde bakışları bana döndü baktı sadece ama bakışlarındaki anlam o kadar güzeldi ki ve gözleri o kadar hoştu ki hangi kelimeyi söylesem hakaret eder gibi geliyordu hani derler ya kelimeler yetersiz kalıyor tam olarak şu an için geçerliydi bu,sonunda gözlerini benden ayırdı ve konuşmaya başladıberat:en azından beklediğime değmiş.
alev:Güzel olmuş muyum dedim gülümseyerek.
berat:hayır cadılara benzemişsin.
alev:ne dedin sen bana az önce.
berat:tekrarlayamam hiç hadi gidelim ayol.
alev:nereye gidiyorsun niye bana cadı dedin.
berat:cadı mı dedim ben ayyy çok kusura bakma yanlış demişim.
alev:tabi olum ne cadısı? olsa olsa benden Balkız falan olur.
berat:kamyon şoförü diyecektim ama neyse.
alev:canına mı susadın lan?
berat:susamak derken git bir su getir kızım sana laf yetiştirmekten dilim damağıma yapıştı.
alev:tamam,dur getiriyim hemen.
arkamı dönmemele beratın bana çelme takmasıyla tam yere yapışıcakken beni bir anda belimden kendine çekti ve sırtımı kendi bedenine yapıştırdı anlık refleksle,o an saniyeler dakikalara,dakikalar saatlere dönüştü ne kadar bilmiyorum ama bir süre öyle kaldıktan sonra bir adım ileri atıp konuşmaya başladım.
alev:ben sana suyunu getiriyim.
berat:iyi olur.
mutfağa gittiğimde hemen sürahiden suyu doldurdum ve bir peçete alarak boynumdaki teri sildim berata suyunu götürdüm ve tek dikişte içti daha sonra evden çıktık ve kapıyı kilitledim.
apartmandan çıktığımızda arbasına doğru ilerledik konuşmaya başladım.
alev:senin araban bmw mi?
berat:evet beğenemedin mi alev hanım.
alev:beğendim ama mercedesi tercih ederim.
berat:senin araban mercedes mi?
alev:evet üniversiteye geçince aldım.
berat:baban mı aldı?
alev:bir iki yerde çalışarak ben aldım babam parasını ödemek istedi ama istemedim çok azını ödedi.
berat:iyiymiş.
alev:seni sormayacağım futbolcuların parası iyi oluyor diye biliyorum.
berat:yani ne kadar başarılı olursan o kadar alıyorsun.
alev:öyle tabi senin ilk takımın trabzonspor muyud?
berat:yok Osmanlıspordan transfer oldum tranzonspora.
alev:maaşın orada yükselmiştir tabi.
berat:maaşa taktın bakıyorum da hayırdır beni mi alıcan kendine?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Anda
Fanficani fren sesiyle durduğumda o gözleri gördüm endişeli,korkmuş ve bakmaya doyamadığım o kahverengi gözleri.